Geçen haftaki Lefke deplasmanında alınan galibiyet puan olarak her ne kadar MTG kanadını memnun etse de verilen sakatlar bu haftaki maçı fazlasıyla etkiledi.
İlk beş haftada sahaya çıkan ideal kadroda yer alan başta kaptan Erdoğ olmak üzere Gürçin ve Kadir’in de sakatlıktan dolayı oynayamaması, savunma bloğunun tamamen bu maçta değişmesine neden oldu. Bunlara bir de orta sahada yaratıcı ve sonuca götürecek oyuncu tipi olarak yer alan Ikedia’nın da eklenmesi üstüne tuz biber oldu.
Rakip Tatlısu’nun teknik direktörü Tayfun Kurtarıcıoğulları maç öncesi özellikle dikkatimi çeken cümlesinde Mağusa’ya “puan için geldik”(Puanlar için değil). Yani hedef takımın yarısı sakat olduğu halde Mağusa Türk Gücü’nden çekinerek ve bir puana oynayarak sonuca gitmeye çalışan bir Tatlısu takımı vardı sahada. İlk devrede iki takımın da vasatın üstüne çıkmayan futbollarına gol pozisyonlarının da yokluğunu eklemeleri tribündeki az sayıda seyirci ve biz spor yazarları için seyredilmesi zevksiz bir maça geldik izlenimi verdi. Osman’ın orta sahadan bireysel çabasıyla (Bildiğimiz Osman tarzı driplingle rakip ceza sahasına dikine gitme) Tatlısu ceza sahasına kadar götürdüğü ve kaleye vurduğu sert şutunda Özgür’ün gole izin vermediği pozisyon dışında kaleleri bulan gollük vuruş bile yok.
İkinci devrede MTG teknik heyeti skordan ve oynanan futboldan memnun olmasa gerek Deniz ve Nikolou değişiklikleriyle oyuna başlayarak golü ve puanları istediğini gösterdi. Her ikisi de sakatlıktan yeni çıkmış ve maç eksiği dolayısıyla maç kondisyonuna sahip olmadıkları halde mecburiyetten sahaya sürüldüler notunu da düşmeliyiz bu arada. Fakat oyuna giren Deniz ve Nikolou ile birlikte son on dakikada Jacques’ın da eklenmesine rağmen kâğıt üstünde beş hatta altı golcü isim yer almasına rağmen sahada MTG adına pek de gol pozisyonu üretilemeyince bir puanı almaya razı oldu. Rakip Tatlısu’nun özellikle iki yabancısı Allen ve Morris’in yanına Nurettin’in de eklenmesiyle kontra atağa dayalı futbola yönelik anlayışta başarılı bir görüntü sergiledikleri fakat MTG defansını ve kaleci İbrahim’i geçme becerisini gösteremediklerini söyleyebiliriz. Maçın bu skorla tamamlanması herhalde en çok Tatlısu cephesini sevindirmiştir. Çünkü maç öncesi hedefledikleri bir puanı alarak Girne’ye dönerken taraftarlarına ve camialarına da Bayram Şekeri niyetine bu bir puanı hediye ettiler.
Fehim Dayı ve yardımcılarının temposu düşük ve gol pozisyonundan yoksun oynanan bu maçta doğal olarak zorlanmadan ve herhangi bir hata da yapmadan maçı tamamladıklarını belirtebiliriz.
Bu arada ‘’Herkese kazasız belasız HAYIRLI BAYRAMLAR’’ dileriz.