Ersin Kaşif
Geçtiğimiz hafta, Gençlik Merkezi Birliği ile yaptığımız Polonya seyahatini yazmaya başlamıştım ya, bu hafta da Bydgoszcz’dan bahsedeceğim. Yaşananlar ve yaşatılanlar, gezip gördüğümüz yerleri, güzel saatleri, bir haftaya sığdırmayı adeta imkansız kılıyor. Artık klasik olacak ama, Avrupa’nın her ülkesinde olduğu gibi, Polonya’da da durum aynı. Tertemiz sokaklar, yemyeşil parklar, düzenli ve düşünülerek yapılan yollar. Muhteşem bir şehir planı derken, geçmişi 19. Yüzyıla kadar uzanan bir şehirden bahsediyoruz. Almanya sınırına sadece beş saatlik uzaklıkta olan bu yemyeşil kent, imrendiriyor. Saat 23.00’ sularında hava kararıyor. Sabaha yakın dört civarlarında ise güneş tamamen doğmuş oluyor. Çok kısa süren karanlık, insanların hayat düzenlerini de kendine göre şekillendiriyor. Marketlerden tutun da, tüm alışveriş merkezleri, barlar, eğlence yerleri, cafe’ler saat 23.00’ü gösterirken kapılarını çoktan kapatmışlar bile. Parklar dev ağaçlarla kaplı ve yemyeşil demiştik ya, sakın bu parklardan birinde gece gece alkol içmeye kalkmayın, cezasına da katlanacaksınız artık.
Euro yok, zloti var
Polonya, euro bölgesinde olmayan ülkelerden. Kendi para birimini kullanıyor ki, bir euro yaklaşık dört zloti’ye karşılık geliyor. 19. Yüzyıla dayanan bir geçmişi olan Bydgoszcz’un, tarihi görüntüsünü rahmin etmişsinizdir. Hemen hemen tüm binalar tarih kokuyor. Muhteşem görüntüsüyle saraylar ve katedraller, dev kiliselerden gözlerimizi alamıyoruz. Zaten, şehrin tam göbeğinden geçen nehir, bizleri kendine çoktan bağlamış. Şehri süsleyen heykeller, tam bir sanat harikası. Nehrin tam bitişiğine yapılan Opera Nova, sanatın merkezinin kendisi olduğunu adeta haykırıyor. Şehre gittikçe ısınıyoruz, alışıyoruz. Şehirle bizler arasındaki elektriğin voltajı da artıyor artık. Havasına ve suyuna da alışırsınız derler ya hep; Gündüzleri 23-24 dereceye kadar yükselen hava sıcaklığı, gece kendini çok sürpriz birşekilde değişerek belli ediyor. 6-8 dereceler bizlere çok soğuk geliyor ve geceleri çok üşüyoruz. Şehirde sizleri konuk edebilecek çok güzel oteller var ve bu otellerin herbiri de tarihi simgeliyorlar. Şehirde iki çok önemli sanat galerisi yanında onbir de müze bulunuyor. Şehrin tam göbeğinden geçen nehirde gemi gezintisi de yapabilirsiniz. İçkinizi yudumlarken, tarih ve bu tarihi yaşayan doğa sizlere eşlik ediyor. Bydgoszcz’un tümünü tramvay gezintisi yaparak da görebilirsiniz.
Vagon fabrikası
Kentsel ulaşım tramvaylar ile sağlanıyor ve çok da başarılılar. Bydgoszcz tren yapımında çok iyi bir yerde. Şehirde kocaman bir fabrika var. Vagon inşaa ediliyor. Birçok ülkeye buralardan tren vagonu ihraç ediliyor. Bydgoszcz, genelde sesiz ve sakin bir şehir. Dünyanın değişik bölgelerinden henüz daha iş gücü için göç almamış. İnsan yapısı değişmemiş bozulmamış. Şehirde kurulan üniversiteler sayesinde, dünyanın birçok ülkesinden öğrenciler, eğitimleri için buradalar. Polonya Bydgoszcz’un güleryüzlü sevecen insanları ile hemen kaynaşabiliyorsunuz. Bydgoszcz’ta meşhur şehir merkezi, eski marketlerin meydanı, katedral, nehri geçen adam heykeli, su şelaleleri, su tramvayı, sanat müzeleri, konser salonları, hepside çok etkileyiciydiler. Bizler Gençlik Merkezi Birliği olarak 18 kişiden oluşan grubumuzla birlikte “BİM” için buradaydık. Bu sene 36.sı yapılan Bydgoskie Impresje Muzyczne uluslararası festivali, kusursuz bir organizeyle bizleri konuk etti. Bir hafta süren bu güzel ve etkileyici festivale, artık veda etme zamanı gelmişti. Polonya’nın en güzel kentlerinden biri olan Bydgoszcz’a veda ettik. Beş saatlik bir yolculuğun sonunda, yeni bir macera ekibimizi bekliyordu. Haftaya, Almanya’nın başkenti Berlin’de merhaba diyeceğiz. Kalın sağlıcakla.