Müjde... Hükümetimiz kuruldu

Erdinç Gündüz

Ben bu satırları yazarken,  kahve partileri tamamlanmış, Sn.Büyükelçimizden onay alınmış, koltuklar paylaşılmış, yeni Hükümetimiz  için ‘müjde’ verilmişti.  Yeni bir dönemin başlangıç müjdesiydi bu.  En azından,  ‘Hükümetsiz’ kalmayacaktık.

Yani artık,  

Ayarı kaçmış Cumhuraşkanı’na biraz ayar verecek bir Hükümetimiz var...

Sütten dili yandıktan sonra yoğurdu üfleyerek yiyecek bir Hükümetimiz var...

Türkiyemizin istediği gibi oluşturulmuş  istikrarlı (!) bir Hükümetimiz var...

Çözüm-mözüm istemeyen, boş şeylerle uğraşmayacak olan bir Hükümetimiz var...

Parayı verenin düdüğünü çalacak bir Hükümetimiz var....

Dış Politikamızın da Maliyemizin de emin ellerde olduğu bir Hükümetimiz var...

Müjdeler olsun.

***

Hükümetimizin resmen kurulmasıyla birlikte, halkın gündemi de değişti bu arada. Bakanların kimler olacağı açıklandı. Sırada,  atanacak yeni Müsteşarlar, yeni Bakanlık Müdürleri vardı ? Kimler olabilirdi ?

Bu ‘büyük’ (!) merak da giderilecektir kısa süre içinde...

***

Hükümet görüşmeleri sürerken, kahve partileri devam ederken,   yeni, olası Hükümet konusunda bir kelime bile yazmakta isteksizdim açıkçası. Nedenini bilmem... Sorgulamalarım devam ederken ne yazacaktım ki bu konunda ?

Ama,  -bana göre-  bazı gerçekleri kabul etmemizin zamanı geldi de geçti bile artık.

Mesela, iplerin kimin elinde olduğu gerçeğini...

Mesela, ipleri kimin, ne zaman başkalarına teslim ettiği gerçeğini...

Mesela, ekonomik bağımsızlığımız olmadığı sürece, iplerin hep başkalarının elinde olacağı gerçeğini...

Mesela, Hükümet(ler) hangi siyasi partilerle kurulurlarsa kurulsunlar, çarkı döndürebilmek için, ‘Protokol’lar imzalamak zorunda kalacakları gerçeğini...

Mesela, ülkede “Dün dündür bugün bugündür” diyenlerin her geçen gün biraz daha çoğaldığı gerçeğini...

Ve  daha çoook ‘mesela’lar var. Sıralayın sıralayabilidiğiniz kadar...

Dün dündür bugün bugündür

“Dün dündür, bugün bugündür” dedim de aklıma geldi...

Bunu ilk kez, yıllar önce Süleyman Demirel’den duyduğumuzu hatırladım.  İlk söylendiği zaman,  “Bu da ne demek ?” diyerekten önce sinirlenmiş, ama biraz üzerinde düşününce, ne kadar anlamlı ve hatta ‘doğru’ olduğu gerçeği ile yüzyüze kalmış, gülmüştük de arkadaşlarla.

Düşüncelere daldım yine...

Ne kadar çok “Dün dündür” diyen türedi aramızda ?

Ne kadar çok, “Dün dündür...” diyen politikacımız var ortalarda gezinen ?

Ne kadar çok, ‘Dün’ dediklerini unutup, ‘Bugün’  bambaşka şeyler yazan, söyleyen gazeteci var medyamızda ?

Ne kadar çok, ‘Dün’ küfrettikleri, yüzünü bile görmek istemedikleri kişilerle,  ‘Bugün’ kucak kucağa olanlar var aramızda ?

Durum bu iken gel de rahmetle anma Süleyman Demirel’i...


                                                           Sokak Ağzı

“Bundan sonra herşey daha güzel olacak... Hiç endişelenmeyin...Maaşlar takır takır ödenecek; yatırımlar tam gaz ilerleyecek; yollarımız bile yeniden asfatlanacak. Herşey çok daha güzel olacaj, hiç merak etmeyin.”

***

“Merak etmeyin, bu millet, kimin ayarının bozuk kimin ayarının düzgün olduğunu çok çok iyi biliyor.”

***

“Başbakan, Cumhurbaşkanı’na ayar verecekmiş... Daha ilk günden böyle gaf... Şaşırdım  kaldım...Bundan sonraki gafları  büyük bir merakla beklemeye başladım.”

***

“Duyduğuma göre, yeni Hükümetin ilk icraatı Meclisteki kırmızı koltukları değiştirmek olacakmış. Hepsini AK  koltuk yapmaya karar vermişler.”

***

“Ayarı bozuk hükümet,  ayarı düzgün olanlarla,   ayarı mükemmel olanlar tarafından değiştirildi. Şimdi sıra ayarı bozuk Cumhurbaşkanı’nda.”

***

“Memleketten manzaralar mükemmel !!!  Yeni moda, beğenmiyorsan kurşunla....”

***

“Lefkoşanın en işlek caddelerinden birinde, yeni kameralar, bundan böyle, kırmızı ışıkta geçenleri de saptayacakmış... Bu yeni kameralara harcanan parayla, Şeref Tribünü önündeki kaldırım birazcık daha daraltılsa daha iyi olmaz mıydı ?”

***

“Galatasaray şampiyon oldu, kutlarım. Benim en çok dikkatimi çeken, şapiyonluk maçı önesinde,  GS’li futbolcuların İstiklal Marşı okunurkenki tavırlarıydı. Malum, büyük Türk takımı GS, Yürk futbolcularıma hiç güvenmemiş,  maça onbir yabancı futbolcu ile çıkmıştı.”


                                                            Anlayana

“Aynadaki görüntünü beğenmiyorsan, aynayı değil,  kendini değiştir.” (İran Atasözü)