Mülteci Hakları Derneği, "geri göndermeme ve cezalandırmama" ilkelerine saygıyı içeren bir Mülteci Yasası'nın acilen kabul edilmesini istedi.
Dernekten yapılan yazılı açıklamada, geçen hafta, Suriye’deki savaştan kaçıp, ülkeye düzensiz yollarla gelen 13 yaşındaki bir çocuğun hapsedilmesi vakası üzerine kamuoyunda oluşan duyarlılıktan dolayı konu ile ilgili açıklama yapma ihtiyacı doğduğu belirtildi.
Çocuklar savaş, zulüm ve yerinden edilmelerin doğurduğu tehditlerden korunmaya en çok ihtiyacı olan gruplar olduğu kaydedilen açıklamada, kaçmak zorunda bırakılan çocukların mahallelerini, okullarını, arkadaşlarını, güven duygularını, bu vakada olduğu gibi birçok durumda anne babalarını ve çoğunlukla çocukluklarını geride bırakmakta oldukları belirtildi.
“İç hukukun parçası olan Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 22. maddesi, yetkilileri; ister tek başına olsun isterse velisi ile birlikte bulunsun, mülteci statüsü kazanmaya çalışan ya da uluslararası kural ve usuller uyarınca mülteci sayılan bir çocuğun, insan haklarına veya insani konulara ilişkin koruma ve insani yardımdan yararlanması için gerekli bütün önlemleri almakla açıkça yükümlü kılar. Mülteci çocuklara ilişkin olarak Sözleşmeden kaynaklanan yükümlülükler, yasama, yürütme ve yargı olmak üzere devletin bütün organları için geçerlidir.” ifadeleri kullanılan açıklamada, yapılan çalışmaların çocukların tutuklanması veya hapsedilmesinin psikolojik ve fizyolojik olarak onlara zarar verdiğini ve bilişsel gelişimlerini kötü yönde etkilediğini ortaya koyduğu belirtildi.
Alıkoyma koşulları, sürenin kısalığı ve aileleri ile birlikte olup olmadıkları fark etmeksizin, tutuklanma ve hapsedilmenin çocukların sağlık ve gelişimlerini olumsuz etkilediği yönünde güçlü kanıtlar olduğu beliritlen açıklamada, çocukların alıkonuldukları cezaevi ve polis karakolları gibi birçok ortamda farklı şiddet ve istismar türlerine maruz kalma ihtimallerindeki artışın da göz ardı edilemez olduğu kaydedildi.
Tüm bunlara karşın çocukların tutuklanması veya hapsedilmesinin sığınmacı hareketleri veya düzensiz göçü engelleme bağlamında caydırıcı olduğu yönünde hiçbir verinin bulunmadığına da dikkat çekilen açıklamada, Dernek olarak talepleri bir kez daha yinelendi.
Talepler
Mülteci Hakları Derneği'nin talepleri şöyle:
“Mülteciler, yaşamlarının ve özgürlüklerinin risk altında olduğu ülkelere geri gönderilmemeli ve uluslararası koruma ihtiyaçları, geri-göndermeme ilkesi doğrultusunda değerlendirilmelidir.
- Sığınma talebinde bulunmak bir suç değildir. Savaş ve zulümden kaçanlar söz konusu olduğunda, belgesiz ve düzensiz bir şekilde bir ülkeye girmek, evrensel bir insan hakkı olan sığınma talep etme hakkını hükümsüz kılmaz.
- Sığınma talebinde bulunma ve yararlanma temel haktır. Bu bağlamda, Fasıl 105 Yabancılar ve Muhaceret Yasası, bu haklara göre değiştirilmeli; asgari olarak geri göndermeme ve cezalandırmama ilkelerine saygıyı içeren bir Mülteci Yasası acilen kabul edilmelidir.
- Kişinin özgürlük ve güvenlik hakları temel insan haklarıdır. Sığınma talebinde bulunmak hukuka aykırı bir eylem olmadığından, sığınmacıların temel insan haklarını ihlal ettiği için tutuklamadan, hapsetmeden kaçınılmalı ve gerektiğinde alternatif sığınma yerleri geliştirilmelidir.
- Çocukların tutuklanması veya hapsedilmesi ise, hiçbir zaman çocuğun yüksek yararına olmadığı için gerçekleştirilmemelidir.”