Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) milletvekili ve Dış İlişkiler Sekreteri Fikri Toros’la buluşarak, Ankara ziyaretini değerlendirdik.
Bir özet yapmak gerekirse…
Türkiye’nin iki önemli siyasi gücüyle Kıbrıs’ın en köklü partisi CTP’nin diyalog ve iletişimi önemliydi. CTP, 5 yıl aradan sonra AKP ile temas kurdu, “Kıbrıs’ta kapsamlı çözüm” hedefini konuştu, yol haritasını anlattı. CHP ile yapılan görüşmede ciddi yakınlaşma sağlandı.
Fikri Toros, “Şimdiki siyasetin hiçbir amaca hizmet etmediğini detaylı anlattık” dedi. Kıbrıs sorunu yanı sıra Türkiye’ye alınmayan Kıbrıslı Türkler hakkında da geniş bir sunum yaptıklarını söyledi. Toros’un “Derin hayal kırıklığımızı ilettik, bu uygulamanın gözden geçirilerek, kaldırılmasını istedik” ifadeleri önemli…
Sonuç alınır mı?
Göreceğiz.
“7 bin 500 hüküm verildi ancak sadece bin 500’üne ödeme yapıldı”
Fikri Toros, “AKP ve CHP ile yaptığımız toplantıların gündemini 4 ana başlıkta belirledik” diyerek ziyaretin çerçevesini özetledi.
Kıbrıs sorunu ve Türkiye’ye alınmayan Kıbrıslı Türkler başlıklarını söyleşimizin ilk bölümünde paylaşmıştık…
“Mülkiyet”le devam edelim.
“Üçüncü başlığımız mülkiyetle ilgili gelişmeler oldu. Özellikle de güneyde başlayan tutuklamalar ve bunun hem Kıbrıs’a hem Türkiye’ye yansımalarını değerlendirdik. Mülkiyet meselesinin siyasi bir sorununun müzakere başlığı olduğunu anlattık. Dolayısıyla Kıbrıs Türk tarafının müzakere zeminini terk etmesi ve iki devletli çözümü ön koşul olarak ortaya koymasının bir misillemeye dönüştüğünü izah ettik.
Kuruluşunda öncülük ettiğimiz Taşınmaz Mal Komisyonu’nun yarattığı boşluğu rakamlarla dile getirdik. Şimdiki hükümet TMK’yı ciddiye almadığı gibi Rum malları üzerinden rantı teşvik ediyor.
Meselenin ciddiyetini en ince detayına kadar anlattık.”
“Sizin görüşünüz nedir diye sorulmadı mı” diyerek araya giriyorum.
Fikri Toros, her iki görüşmede CTP’nin gündeme getirdiği önerileri sıralıyor.
“Müzakerelere geri dönmeliyiz!
Bunu çok açık olarak ortaya koyduk.
Mülkiyet meselesini de yakınlaşma elde ettiğimiz diğer başlıklar arasında katabiliriz.
Ayrıca, Taşınmaz Mal Komisyonu etkin bir noktaya getirilmelidir.
7 bin 500 hüküm verildiğini ancak sadece 1.500’üne ödeme yapıldığını anlattık.
Bu tavır komisyonun etkinliğini ortadan kaldırıyor.
Hatta Taşınmaz Mal Komisyonu’na daha fazla başvurunun yapılmasını sağlayacak siyasi hamleler şarttır. Oysa mevcut hükümet ve sayın Tatar bunun tam aksi davranıyor, kendilerini inkâr pozisyonunda tutuyor.”
Fikri Toros, Ankara ziyaretlerindeki dördüncü gündem başlıklarının bölgedeki savaş riskleri olduğunu söyledi: “İsrail – Lübnan arasında mevcut gerginliğin bir savaşa dönüşmesi olasılığı ve bunun Kıbrıs’a yansımalarına yönelik endişelerimizi paylaştık. Maalesef burada da tüm süreçlerin dışında kalıyoruz.”
“Kıbrıslı Türklerin haklarının en önemli güvencesi federal çözümdür”
Adalet ve Kalkınma Partisi Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş ve Cumhuriyet Halk Partisi Başkanı Özgür Özel’le görüşmelerde, CTP’nin paylaştığı “yol haritası”nı öğrenmek istiyorum.
Fikri Toros özetliyor.
“Öncelikle masaya döndüğümüzde yeni müzakere sürecinin nasıl kurgulanması gerektiğine dair görüşlerimizi anlattık. Siyasi eşitlik ve dönüşümlü başkanlık gibi unsurlar Birleşmiş Milletler kararları ile tanımlanmıştır. Yönetime etkin katılım da siyasi eşitliğin içerisinde yer almaktadır. Bunlar pazarlık konusu olamaz. Yeni bir müzakere sürecine başlarken, Crans Montana’ya kadar varılan uzlaşılara kesin bağlılık ortaya konması son derece önemlidir. Yeniden kurgulanacak müzakere sürecinin, bir takvime bağlı olması gerektiğinin özellikle altını çizdik. Bizler sonuç odaklı müzakere istiyoruz. Müzakerelerin stratejik siyasi anlaşma ile sonlanması ve en baştan, süreç sonlandığı zaman statükoya geri dönüşün olmayacağının güvence altına alınması yaşamsaldır.”
Federal çözüm konuşulmadı mı?
“Olur mu hiç! Elbette tüm bu görüşlerimizi federal çözüm temelinde dile getirdik. Yegane gerçekçi çözümün iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitliğe dayalı federal çözüm olduğunu belirttik. Federal çözümün bir Türk tezi olduğunu hatırlattık ve şunları ilave ettik. Federal çözümle ilgili tüm Güvenlik Konseyi kararlarını oybirliği ile alınmıştır, dolayısı ile bağlayıcıdır ve uluslararası hukukun parçasıdır.
Kıbrıslı Türkler, adanın tümü üzerinde muhtelif haklara sahiptir. Halkımız bu haklarından vazgeçerek, adanın sadece yüzde 30’undaki hakları ile sınırlanmayı kabul etmez. Kıbrıslı Türkler 2004’ten bu yana her ne kadar eleştirsek de bölünmüş ama Avrupa Birliği üyesi bir ülkenin yurttaşıdırlar.
Türkiye, Yunanistan ve Birleşik Krallık, 1959 Zürih anlaşmaları çerçevesinde Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası ve toprak bütünlüğünün garantörüdür.
Bunların tümünü anımsattık.
Doğu Akdeniz genelinde ve Kıbrıs özelinde, doğal gaz ve enerji kaynakları üzerinde haklarımız olduğunu yeniden gündeme getirdik.
Federal Çözüm olmaması halinde bu hakların tümünün ortadan kalktığını özellikle izah ettik. Bu son derece önemlidir. Kıbrıs Türklerin tüm haklarının en önemli güvencesi federal çözümdür.”
“İç siyasete hiç girmedik”
CHP’nin bu diyalogdan etkilendiğini görüyoruz. Peki, AKP?
“AKP Genel Başkan Vekili Mustafa Elitaş, Türkiye’nin kapsamlı çözümü desteklediğini söyledi; Türkiye’nin Kıbrıs’ta stratejik hakları, çıkarları ve güvenlikle ilgili beklentileri olduğunu anımsattı. Ama özellikle de kapsamlı çözüm ifadesini kullandı. İlgiyle dinlendi, not aldı, sorularını yöneltti. Kapsamlı çözüm yolunda bu çıkmazın nasıl aşılacağını ve görüşlerimizi bizlere sordu. 1,5 saati aşan bir süre bunu anlattık. Diyalog budur. Gerisi biattir, itaattir.”
Bir de şunu soruyorum:
“Dört Başlık” dediniz ama Türkiye’yle bir sorunumuz da adanın kuzeyinde demokrasiye ve iradeye yönelik müdahaledir. Ankara ziyaretinde “Demokrasi ve İrade” gibi 5’inci bir başlık neden yoktu?
“Bu bizim tercihimizdir. Dört başlıkta durduk. İç siyasete hiç girmedik” diyor Fikri Toros.
“CHP’nin açıklaması vardı, her iki parti iktidara gelecek…”
“Kamuoyu araştırmalarında hem partimizin önde olduğu, hem de önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçiminde başkanımız Tufan Erhürman’a halkımızın ağırlıklı desteği biliniyor. Ancak biz iç siyasete hiç girmedik. Biliyorsunuz CHP, 31 Mart seçimlerinden sonra yakın tarihinin en önemli başarısını elde etti. Yeni bir başkan olarak Özgür Özel, heyecan duyarak, kardeş parti olarak gördüğü CTP’yle birlikte iktidara gelme temennisini dile getirdi. Hepsi bu…”
“20 Temmuz’da Meclis ziyareti bilgimizde değil”
20 Temmuz’da neler olacak?
“Sayın Erdoğan adaya gelecek, CHP ve MHP de gelecek. Şu ana kadar Meclis’te bir konuşma ya da özel toplantı olacağına yönelik bir bilgi yoktur. Ne Meclis’e ne de Dışişleri Bakanlığı’na bu yönde bir bilgi verilmiştir. Bunun bir öngörü olduğunu düşünüyorum. Böyle bir olasılıkta CTP, Meclis’te yerini alır, bu işin doğalıdır ancak dediğim gibi, şu anda bize ulaşan böyle bir gündem yoktur”