Kıbrıs’ın müzik üstadı Vahan Bedelyan’ın keman dersi vermiş olduğu Kıbrıslıtürk öğrencilerinden Birol Yeşilada, Amerika’da yaşamını sürdürmekte olan bir profesör… Profesör Dr. Birol Yeşilada, hocası Bedelyan’la ilgili hatırladıklarını şöyle kaleme aldı:
“Sevgili Sevgül,
Bedelyan Hoca ile ilgili anılarım hayal meyal ancak şunları iyi hatırlarım: Ben henüz altı yaşındayken anaokuldaki öğretmenler müzik kulağımın çok iyi olduğunu ve müzik dersi almamı annem ve babama söylemişler. Onlar da en iyisi keman öğrenmeme karar vermiş. En meşhur öğretmen Bedelyan olduğu için rahmetli babam gidip kendisini ziyaret etmiş. Bedelyan Hoca babamı iyi anırmış ancak ben çok küçük olduğumdan ve ayrıca ders saatleri dolu olduğundan pek olumlu bakmamış. Israr edilince, “Bu çocuğu bir göreyim” demiş. Beni alıp götürdüler ve iyi hatırlarım o günü.
İhtiyar (bana göre tabii) bir adam beni karşısına aldı ve çalacağı notaları sesimle tekrar etmemi istedi. O çaldı, ben cevap verdim.
“Perfect pitch” bir kulağım olduğunu ve ders almazsam günah olacağını ama hafta içinde ders zamanları olmadığı için Pazar günleri bana özel ders verebileceğini, bunu kabul edersek hemen başlayabileceğimi söyledi. Rahmetli babam kabul etti ve gidip bana bir çocuk kemanı aldılar. Her Pazar günü herkes gezmeye giderken, ben Bedelyan Hoca’ya keman dersine giderdim. Çok iyi hatırlarım, cılız, zayıf bir çocuktum ve keman çalarken kolum yorulur düşer, kendisi de kemanının yayıyla kolumun altından tutar, yukarıya kaldırırdı. Bir saatlik ders içerisinde bunu defalarca tekrarlar, hiç üşenmezdi. Çok iyi ve sabırlı bir öğretmendi, sevgi doluydu. Bir iki dersten sonra hemen şunu fark etmişti: Ben müziği önceden duyarsam hemen bir iki çaba ile hemen çalabilirdim ve notaları okumazdım. “Perfect pitch” kulağı olan çocuklar böyle işin kolayına kaçarlarmış. Hoca anında bana “Hadi notaları oku bakalım, yapabilecek misin?” diye işi zorlaştırırdı. Ama çok da iyi yaptı. İşte böylece benim müzik hayatım başlamış oldu. Ancak keman derslerim 1963 hadiselerinin de kurbanı oldu ve derslere devam edemedim. Kimbilir bu olaylar olmasaydı, belki de çok iyi bir viyolinist olurdum. Bunu çok düşündüğüm oldu. Savaş döneminde, çocukluk işte, keman yerine gitar çalmayı öğrendim. Amerika’ya geldikten sonra da saz çalmaya, daha sonra tambur çalmaya başladım. Michigan Üniversitesi’nde doktora yaparken Türk arkadaşlar ile Feridun Özgören abimizin garajında ellerimizle 14 tambur yaptığımız da oldu. Kalipların şemasını bize Neyzen Niyazi Sayın abimiz getirmişti. 43 senedir saz çalarım ve müzikteki temel eğitimimi Bedelyan hocaya borçlu olduğumu hiç unutmam… O’nu her zaman sevgiyle anarım, ışık içerisinde uyusun…
Sevgiler,
Birol Yeşilada…”
-----------------------------------------------
*** Bedelyan’ın Kıbrıslırum öğrencisi Tony Vouros:
“Bedelyan, yetenekli ama fakir öğrencilere ücretsiz ders verirdi…”
Kıbrıs’ın müzik ustası Vahan Bedelyan’ın Kıbrıslırum öğrencilerinden Tony Vouros, Bedelyan’la ilgili yazdıklarımızı POLITIS gazetesinde okuduktan sonra bizi aradı ve Bedelyan’ın torunu Vahan Ayneciyan’ın, Bedelyan’ı çok iyi tarif ettiğini söyledi.
Tony Vouros, kendisinin de Bedelyan’ın bir öğrencisi olduğunu, Bedelyan’ın çok kibar, çok sabırlı bir insan olduğunu çok iyi hatırladığını anlattı. Tony Vouros, bilmediğimiz bir noktaya da dikkat çekti: Eğer bir öğrenci fakir ama yetenekli ise, bu öğrencilere Bedelyan herhangi bir ücret almaksızın beleş ders verirmiş…
Tony Vouros’a da paylaştığı bu bilgiler için teşekkür ederiz.