Geçiş Hükümeti’nin Eğitim Bakanı Asım İdris, YENİDÜZEN’in sorularını yanıtladı, İlahiyat Koleji ile ilgili bir gerçek daha ortaya çıktı
“Başvuran öğretmenlerin nakillerini sendikayla birlikte yaptık”
Didem MENTEŞ
Geçmiş Teknokrat Hükümeti’nin Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanı Asım İdris, UBP Hükümeti döneminde temelleri atılan ve geçtiğimiz gün açılışı yapılan Hala Sultan İlahiyat Koleji’ne, öğretmen nakillerinin Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS) ile birlikte yapıldığını açıkladı. Öğretmen nakil tüzüğü üzerinden sıralamaların yapıldığını söyleyen İdris, 89 öğretmen ihtiyacının 45 tanesine onay verildiğini söyledi. Asım İdris, İlahiyat Koleji’nin ‘toplumunu geleceği açısından toplum birlikteliğine ve ahengine konulmuş bir dinamit’ olduğu yorumunda bulundu.
İlahiyat Koleji’nde eğitim alan gençlerle, modern eğitim gören gençlerin ileride ortak bir noktada birleşmesinin mümkün olmadığını belirten İdris, ileride iki ayrı grupta yetişen gençlerin çatışma noktasına gelme tehlikesinin bulunduğunu söyledi.
“Eğitim uzun vadeli olmalı”
KKTC’deki eğitim sistemindeki problemin ‘uzun vadeli plandan uzak’ ve ‘partizanlık’ olduğunu vurgulayan Asım İdris, Eğitim Bakan’ı değişimlerinin de eğitimde olumsuz etki yarattığını dile getirdi.
“Eğitim bir süreçtir” diyen Asım idris, bir gecede kararlar değiştirerek, eğitimin spesifik ve slogan şeklinde kullanılamayacağını, sistemin Türkiye ve dünyadaki eğitim sistemiyle denklik sağlaması gerektiğini vurguladı. Eğitimdeki problemlerin kategorize edilebileceğini ifade eden Asım İdris, eğitimde öğretmen, fiziki alt yapı ve müfredatların da oturması gereken bir eğitim felsefesi olması gerektiğini vurguladı.
Özel okulların problemine de değinen Eğitim eski Bakanı Asım idris, “eğitimde fırsat eşitliğinin” önemine vurgu yaparak, Türkiye’den gelen özel okullar ile yerli özel okullar arasında, özel okullar ve devlet okulları arasında hatta devlet okullarının kendi arasında da eşitsizlik olduğunu söyledi.
***
“Sendikayla birlikte nakiller yapıldı”
Eski Bakan Asım İdris, Hala Sultan İlahiyat Koleji’nin ‘toplumun geleceği açısından toplum birlikteliği ve ahengine konulmuş bir dinamit’ olduğunu dile getirdi. “İlahiyat Koleji’nin açılması ‘başkaları için ne kadar önemli’ olduğunu anlamamızı sağlayan bir durum var” diyen İdris, kolejin bir yerde bizlere önemli olduğunun duyurulmaya çalışıldığını söyledi. Asım İdris, geçiş hükümetinde “eğitimde birlik ve eşitliği” vurgulamaya gayret ettiklerini belirterek, “eğitimde birlikten kastımız; devlet eliyle bir öğrenciyi dini temeller nezdinde yetiştirirseniz, buna göre dünya görüşünü ve hayata bakışını şekillendirirsiniz. Bir taraftan da başka öğrencileri kolejlerde ya da modern eğitim felsefesi içerisinde yetiştirirseniz, bu iki grubun ilerde ortak bir noktada birleşmesi mümkün değil. Ve ileriyle ilgili devlet algısı da devlet bekası da farklılaşacaktır” vurgusunu yaptı.
İleride bu iki ayrı grupta yetişen gençlerin çatışacaklarının altını çizen İdris, bu gençlere çatıştıkları için zaman zaman kızılacağını hatta ceza alıp problem çıkacağını söyledi. Kıbrıs Türkü’nün toplum mühendisliğine bakıldığı zaman, dini değerlerle eksikliği ya da dönüştürülmesiyle ilgili arzunun, uzun vadeli bir planın sonucu olduğunu kaydeden Asım İdris, bu durumu “çok tehlikeli” gördüğünü dolayısıyla İlahiyat Koleji’nin toplumun ahengine konulmuş bir dinamit olduğunu vurguladı.
“İlahiyat konusunda CTP-BG’den büyük beklentim var”
Eğitim eski Bakanı İdris, şöyle devam etti: “Bugün İlahiyat Koleji’nin açılmasıyla mutlu olanlar veya gurur duyanlar ya da susup durunlar aslında ileriye dönük çok büyük günahları olduğunu düşünüyorum. Aslında tabi sadece olay binayla bitmiyor, bu süreç içerisinde bu okulun normal sistem dışında tutulması, öğretmenlerin normal nakil sistemleri dışında atanmasıyla ilgili büyük gayret sarf ettik. Bu konuda da yasalar çerçevesinde normal nakil içerisinde de bize bağlı olması açısından ciddi bir duruş sergilediğimize inanıyorum. Bu noktada devamlılık önemlidir, 3 aylık bir dönemde ciddi bir duruşun sergilenmesi, böyle ciddi bir planı ve tehlikeyi ortadan kaldırabilmesi mümkün değil. Kimse bana kırılmasın ama bundaki süreçte bu konuda DP’den böyle bir beklentim yok. Ama özellikle CTP-BG’den büyük beklentim var. Toplumun beklentisi de bu yöndedir. Umarım CTP bu konuda hayal kırıklığına uğratmaz, bu hayal kırıklığı CTP’ye değil topluma yansır”
“Başvuran öğretmenlerin nakilleri sendikayla birlikte yapıldı”
Teknokrat Hükümeti Eğitim Bakanı Asım İdris, İlahiyat Koleji’ne atanacak öğretmenlerin nakil işlemlerini Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası ile bakanlık yetkililerinin birlikte yaptığını açıkladı. İlk etapta İlahiyat Koleji’ne normal nakil tüzüğünden atama yapılmasının istenmediğini söyleyen Asım İdris, Başsavcılıktan alınan görüş çerçevesinde normal nakil tüzüğüne göre işlemlerin yapıldığını söyledi. İdris, sendikayla birlikte başvuran öğretmenlerin normal sıralamasına göre nakillerinin yapıldığını vurguladı. İlahiyat Koleji için 89 öğretmen ihtiyacı olduğunu, Maliye Bakanlığı’nın sadece 45 tane öğretmen nakili yapılmasına onay verdiğini belirten Asım İdris, orta eğitimdeki diğer okullarda boşluklar olacağı gerekçesiyle geçici öğretmen ataması yapıldığını kaydetti.
İdris, İlahiyat Koleji’nin açılması nedeniyle orta eğitimdeki diğer okullarda 41 tane öğretmen açığı kaynaklandığını bu nedenle ek münhala ihtiyaç doğduğunu ifade etti.
İlahiyat’ın kolej bölümüne ülke öğretmenlerinin ders verdiğini söyleyen Asım İdris, Kuran-I Kerim, hadis ve teshir dersleri için bakanlığın görevlendirme öğretmen sağladığına dikkat çekti.
Asım İdris, son dönemlerde bu işlemlerin
“9’uncu sınıftan sonra başlıyor”
İlahiyat konusunun sıkıntılı bir süreç olduğunu ve çok kolay olmadığını belirten İdris, bu işlerin ciddi duruş istediğini çünkü yeri geldiğinde parti ya da toplumca bedel ödenebileceğini aktardı. İdris şöyle devam etti: “Hala Sultan İlahiyat Koleji’nin ortaokulu kolejdir ama liseye geçtiği zaman İmam Hatip’tir. Bize paketi güzel, isimlendirmesi güzel ve PR’ı güzel olmuş şekilde sunuldu. Kolejler Orta Eğitim Dairesi’ne bağlıdır ama bu kolej Mesleki Teknik Dairesi’ne bağlıdır çünkü lisesinde imam hatip vardır. Basında ‘merak etmeyin birkaç tane din dersi vardır’ deniliyor. Bu ortaokul için doğrudur ama lise programları incelenirse öyle olmadığı görülecektir. 9’uncu sınıftan sonra sadece dini eğitim var, 1- 2 kültür dersi dışında başka hiçbir şey alınmayacak ve üniversiteye sadece İslam dinini öğrenerek gidecekler”
“İlahiyat Koleji ilerinin Gezi Olayları olarak kabul edilebilir”
Asım İdris, İlahiyat Koleji’nden yetişecek kişilerde bir imam hatip söz konusu olduğunu, bunun yaygınlaşması, büyümesi, farklı olduğunun vurgulanması yönünde de Türkiye’deki hükümetin çok ciddi uğraşları olduğunu dile getirdi. İdris, ülkede birçok okulun hazır olup olmadığı, okulların bitip bitmediği konuşulurken, diğer taraftan 12 milyon TL’lik yatırımıyla bir okulun bütününe daha fazla ayrıcalık verilmesinin irdelenmesi gerektiğini vurguladı. İdris, “Türkiye’de meydana gelen Gezi Parkı olayları çok önceden temeli atılmıştır. İlahiyat Koleji Kıbrıs’ta ilerinin Gezi Olayları olarak kabul edilebilir. Umarım yanılırım, bir gün geldiğinde böyle olaylar var ise sorumlular o günün sonuçlarını yaşayanlar değil bugünü yaşayanlardır. UBP döneminde bu adımlar atıldı. Bu konu Meclis’te de gerçek boyutuyla tartışılmıyor. Sanki sadece bir okuldur açılan ve bundan seviniyoruz. Evet bir okulun açılmasına seviniriz ama bu boyutu da toplumun gözünden kaçırmak, farklıymış gibi söylemek ya da korkup susmak kabul edilebilir bir şey değil” şeklinde konuştu.
***
“Seçim yasakları atamaları geciktirdi”
Okullardaki öğretmen eksikliğine ve nakillerine de değinen Eğitim eski Bakanı Asım İdris, öğretmen münhallarının yapılamamasının “seçim yasakları” nedeniyle gerçekleştiğini dile getirdi. Seçim yasakları nedeniyle öğretmen münhallarının gecikeceğini ve Kasım ayını bulacağını görevdeyken defalarca dile getirdiğini belirten İdris, bu durumun ‘sürpriz olmuş’ bir şekilde algılanmasına şaşırdığını ifade etti. Seçim yasaklarından dolayı münhallarının geciktiğini ve bunda yeni Eğitim Bakanı’nın da bir suçu olmadığını aktaran İdris, “işlemler yapıldı, nakiller, münhallar gönderildi. Yetki alıp münhalların açılması konusu seçim yasaklarından sonra gerçekleşecekti. Bunun içinde bir zamana ihtiyaç vardı” dedi. Meclisteki tüm partilerin kendi pozisyonlarına göre seçim tarihini uzatma ya da kısa tutmak açısından hareket ettiğini söyleyen İdris, UBP ile CTP-BG’nin seçim tarihini kendi açılarından daha olumlu görerek erkene almasının eğitimdeki durumu etkilediğini ifade etti. Sadece parti çıkarlarının değil eğitim yapısının da düşünülmesi gerektiğini hatırlatan Asım İdris, seçim yasaklarının diğer bakanlıkları etkilese de zamanında yapılması gereken eğitim işlemlerini çok ciddi vurduğunu söyledi. Bakanlığı döneminde nakillerin tamamlanmasında biraz gecikme yaşandığını, sendikalarla bir problem yaşanmadığını ifade eden İdris, bütün süreçte uzlaşı içerisinde ve bundan sonraki hükümetlere örnek olacak bir ilişki yürüttüklerini belirtti. Gecikmeye rağmen seçim yasakları içerisinde öğretmen nakillerini bitirdiklerini hatırlatan Asım İdris, nakillerin gecikme sebeplerinden birinin de İlahiyat Koleji olduğunu kaydetti.
İlköğretim okullarında Müdür ve Müdür Muavini eksikleri yanında okullarda hademe eksiklerinin de yaşandığına dikkat çeken İdris, “aslında bunların yazıları yapılmış ve gönderilmişti. Ama seçim yasakları nedeniyle biz de hayata geçiremezdik. Şimdiki hükümet önceden sorumlu değildi ama şimdi biran önce atamaları hayata geçirmekle, gecikmeyi uzatmamakla yükümlüdür” dedi. Geçici öğretmen atamalarını da Şubat ayına kaydırılmasını doğru bulmadığını söyleyen Asım İdris, partililere yararlanmak için yanlış adımlar atılmamasını, çok iyi düşünülüp hassas ve şeffaf olunması gerektiğini söyledi. Eğitim sistemimizde geçici öğretmenliğin mümkün oldukça az olması gerektiğine dikkat çeken Asım İdris, sendikaların bugüne kadar yapılanlardan dolayı tedirgin olduğunu bu nedenle geçici öğretmen konusunda da ‘partizanlık’ yapılmasından endişe duyulduğu gerekçesiyle tepki gösterildiğini ifade etti.