Facebook 2 yıl öncesinden bir video hatırlattı geçen gün...
Ben paylaşmışım.
Tanımadım önce...
Hatırlamakta güçlük çektim ne olduğunu...
Bir araba, yağmurlu ve karanlık bir ortamda ilerlemeye çalışıyordu.
Trafik ışıkları bile zar zor seçiliyordu.
Dışarıda sert bir rüzgar vardı.
Rüzgarın sesi videoda duyulabiliyordu.
Araba benimdi.
Böyle soğuk bir gecede ne diye video çekmiştim acaba?
* * *
Meğer gece değil, sabahmış!
Zifiri karanlıkta işe gidiyormuşum.
Soğuk, yağmur, rüzgar...
Hatırladım işte!
Tam iki yıl önce, 2016'da yani...
Böyle günlerde...
Günlerin kısaldığı, gecelerin uzadığı dönemlerde...
Her sabah buna benzer 'korku filmi' sahneleri yaşıyordu insanlarımız...
Dönemin hükümeti karar almıştı.
'Suudi saati'ne geçmiştik.
Bir sabah ansızın hem de...
Neden?
Türkiye öyle hükmetmiş, Batı ülkelerine mesaj vermek istemişti.
Ankara'nın 'yaz saatini sürekli hale getirmesi'ni kopyalayan Hüseyin Özgürgün hükümeti, hiçbir hazırlık ve araştırma yapmadan benzer bir karara imza atmayı marifet saymıştı.
* * *
Geçen sene de niyetleri aynıydı, ancak ocak ayındaki seçimler yaklaştığından, sokaktaki vatandaşın tepkisinden çekinmişler ve -istemeye istemeye- yaz-kış saati uygulamasına geri dönmek durumunda kalmışlardı.
Ne var ki dönemin hükümeti de, şimdiki yeni UBP liderliği de Türkiye'de yasa ile 'sürekli' hale getirilen 'Suudi saati' uygulamasına geçmekten külliyen vazgeçtiklerini asla açıklamadılar.
Aksine, 'Türkiye ile uyum' adına bu konuda yasal düzenleme ye gidecekleri sinyalleri vermişlerdi.
UBP'nin yeni Genel Başkanı Ersin Tatar'ın gerek Kıbrıs sorunu, gerekse ekonomik konulara dair mesajları da benzer bir içerik taşıyor.
Mesajlarında sürekli 'Ankara ne yaparsa doğrudur' demeye getiriyor ve Ankara'ya 'Beni hükümet yapın' diye adeta yalvarır bir görüntü sergiliyor.
UBP'nin doğası gereği 'hükümet'te olup nema dağıtmak istemesinde şaşılacak bir durum yok.
Ancak gelinen aşamada TC-KKTC ilişkilerinde 'ast-üst' ilişkisi ve hatta 'Kraldan çok Kralcılık' Kıbrıslı Türklere bir fayda sağlamaz.
'Suudi saati' gibi mantık ve bilim dışı uygulamalar bunun örneğidir.
Bu 'omurgasız', 'evet efendimci' kafadan çok çekti bu toplum...