Ne münasebet (!)

Cenk Mutluyakalı

Birkaç ay görevde kalacak hükümetini sunduktan sonra henüz birkaç saatlik Başbakan basının karşısına çıktı.

Muhabir soruyor:
Ulusal Birlik Partisi Parti Meclisi’ne seçimi kaybeden ve AKP’nin de temsilcisi olan bir kişiyi atadığınız söyleniyor. Doğru mudur?

Yeni Başbakan son derece rahat, ferah, hiç de gerilmeden ve sıkılmadan “doğrudur” diyor.
Hatta üç kez yineliyor bu sözcüğü…

Doğrudur… Doğrudur… Parti içerisinde belli dengeler vardır ve benim tercihimdir. Kimse sorgulayamaz, tercihimi o şekilde yaptım, doğrudur.”

Seçime girmiş ve kaybetmiş, delegenin seçmediği biri için söylüyor bunu Başbakan.
AKP’nin Saner’i “seçilmeden” Başbakan ataması gibi Sucuoğlu da kendi partisine “seçilmemiş” hatta “seçimi kaybetmiş” bir Meclis Üyesi atıyor.

Yeni(lenmiş) demokrasimizde kimin “kazanacağına” ya da kaybetse de aslında kimin “seçildiğine” uzaktan karar veriliyor.

Bir başka ülkenin siyasi parti temsilcisi, “dengesiz” bir siyasetin “dengesi”ne dönüşüyor aniden!

*  *  *

Doğrudur” kelimesini ne kadar çok kullanırsanız o kadar doğru olmuyor.
Ayrıca “kimse sorgulayamaz” lafı da fazlaca “otoriter” duruyor olduğu yerde!

*  *  *

Gördüğünüz gibi gayet rahat!
Hatta…
Henüz Başbakan olmadan ve elinde “hükümeti kurma görevi gezerken” bir başka ülkenin Elçiliği’nden içeriye giriyor Başbakan!
Bunu da soruyorlar.
Yine umarsız, rahat, sıradan bir mesele gibi…

Kendileri gelecekteki ama bazı dosyalar vardı. Dedim, bırakın, ben hemen gelirim. Görelim, nedir durum…”

Mesele “mali durummuş” aslında ve henüz daha Başbakan olmamış Başbakan, Maliye Müsteşarı’na gittiğini anlatır gibi bir başka ülkenin Büyükelçiliği’ne gittiğini anlatıyor.

Dedim ya son derece normalleştirerek!
Tabii oraya gitmişken bir de merhaba, nasılsınız Elçim, dedim… Ama gidip da efendinim işte bu budur, şunu böyle yapalım. Ne münasebet! Böyle bir şey olabilir mi?”

*  *  *

İşte bu!

Sahi nerede kalmıştık?
Merhaba, nasılsınız sayın Başbakan!”
Hani o koltuğa gelmişken, belki de Başbakansınız, kim bilir!

“KKTC devleti vardır, yalnız değilsiniz” sözlerini daha dün bir “toplu sünnet töreni”nde söylemiştir Cumhurbaşkanı.
Boşuna değildir. (!)
Doğrudur…
Devletiz devlet (!)
Ne münasebet.