Ne tambur kaldı, ne okka!

Cenk Mutluyakalı

Kıbrıs sözüdür, “5 Tambura 4 Okka.”

Umarsız, hesapsız, gailesiz insanlar ya da gruplar için söylenir.

“Hiç merak etmeyiniz; Ekonomik, Sosyal, Kültürel Kalkınma Planı yürürlüğe girecek” demişti Üstel oluşumu, geçen sene…
Biraz da muhalefetten kopya çekerek demişti…

Ne oldu?

Hiç…
Yine yalan söylediler.
Yalan olduğunu bilerek söylediler.

Böylesi bir plan için öncelikle nüfus sayımı gerekiyor zaten...

Kendi kendilerini saymıyorlar.

***

Nüfus Sayımı da yetmez bir başına...

Yeni bir nüfus ve yurttaşlık politikası da şart!

Ayrıca bu yönetimin sağlıklı bir nüfus sayımı yapabileceğini de düşünmüyorum.

İnsanları evlere kapatacaklar ve sayım memurları ev ev gezecek.

Ne yapacaklar?

Gördüklerini sayacaklar!

Asıl sorun göremediklerimiz değil mi?

***

Meclis’te BÜTÇE görüşmeleri başladı.
AÇIK BÜYÜK.
Öyle böyle değil…

3 milyar'dan 6 milyar TL'ye çıktı önceki sene açık...

Bu kez "rekor" kırıldı.

2025 yılı için öngörülen bütçe açığı 18 milyar 279 milyon TL'dir.

Üstelik kimse de bu rakamla sınırlı kalacağına inanmıyor.

Bir yanda personel giderler artıyor, bir yanda hayat pahalılığı…

Bütçe açığı büyüdükçe yoksulun sırtına yükleniyorlar.
Vergiyle, fonla, pulla, harçla…
İşiniz de “haraç”la yürüyor ayrıca…

***
Tam bir bütçe disiplinsizliği var ortada...

Basit bir örnek...

"Cumhurbaşkanlığı"nın yurt dışı geçici görev yollukları için bütçe ödeneği 3.9 milyon TL olarak ön görülmüştü.

Gerçekleşme 11 milyon TL oldu!

3.9 milyon nerede, 11 milyon nerede?

O kadar para harcandı da ne oldu yurt dışında?

Dişe dokunur tek bir görüşme, toplum için tek bir kazanım, geleceğimiz için tek bir başarı var mı?

Timsah kuyruğuyla ya da başa takılan takkeyle verilen pozlar var.
"5 Tambura 4 Okka."

***
"İzaz İkram" bütçeleri 197 milyon TL oldu.

Birkaç okul yapılırdı bu paraya...

Yediler, içtiler.


Yine bir örnek...

Yalnızca "Başbakan Yardımcılığı"nda ağırlama giderleri 4 milyon TL'den 17 milyon TL'ye yükseldi.

Dört misli arttı.

İş yollara, hastanelere, okullara, altyapıya, hayat kalitesine geldiği zaman "para yok" diyorlar.

***
5 Tambura 4 Okka.
Ne tambur kaldı, ne okka!
 


Ekonomi yönetimi çökerken

Turizm sektörü – ki öncü sektör diyorlardı – çöktü.
Gelir getirici tarafı kalmadı.
Biraz kumar!
O da topluma yansımıyor pek…

Yükseköğrenim perişan…
Avrupa’daki uluslararası kalite kuruluşları da “çürümenin” farkında…
Öğrenci sayısı gibi kalite de düşüyor.

İnşaat sektör tarihi krizini yaşıyor.
Yabancılara mülk satışındaki hesapsızlık, mülkiyet sorununu görmezden gelen duyarsızlık, peş peşe gelen davalar ve tutuklamalar, bunların üzerine Türkiyeli yatırımcıyı adaya taşıma odaklı yasa değişikliği sonrası inşaat sektöründe yaprak kımıldamıyor.

“Kur Ekonomisi” de bitti.
Yeniden kuzeyden güneye kaydı ekonomi…

Tufan hoca Meclis kürsüsünde dile getirdi:
“Merkez Bankası üçüncü çeyreğin hesabını yaptı. Bu senenin üçüncü çeyreği ile geçen sene arasında, kuzeyden güneye geçişlerde yüzde 18 artış var, güneyden kuzeye geçişlerde ise yüzde 11 eksilme var.”

Kıbrıslı Rumlar, sigara ve benzin almaya geliyor, yalnızca...

Bir de meraklısı kumara...

Belki biraz da diş tedavisi, saç boyama...

Kıbrıslı Türkler ise giyimden kuşama, elektronikten gıdaya, etten patatese alışveriş için güneye geçiyor şimdi.

***

Ekonomi yönetimi çöktü...

Türk Lirası'nın son dönemde istikrarına rağmen çöktü...

"Şu anda buralarda kahve dahi hem güneyin, hem de İtalya'nın iki katına satılıyor.”

Personel giderlerini şişirdiler ama alım gücü korunamadı.

"Türkiye'den para gelsin, memuru ödeyelim, o da alsın maaşını, gitsin güneyde alışveriş yapsın..."

Pratik bu!

Türkiye'den gelen kaynak da giderek azalıyor üstelik...

Kendi yandaş firmalarına ya da projelerine para gönderiyor Türkiye...

Bütçeye değil!

N’olacak!
Sürüklene sürüklene erken seçime gidecekler…
Süründüre süründüre!


Savaş var, erken seçim olmaz!

“Erken Seçim” talebine savaşı gerekçe göstererek "ret" yanıtı verdi, Ünal Üstel…

Oy çokluğu ile "erken seçim" için ivedilik talebi reddedildi.

Dünyanın gözü aydın (!)
İsrail-Filistin, Ukrayna-Rusya ve Ortadoğudaki savaşları "UBP-DP-YDP Koalisyonu" sonlandıracak (!)

Öyle dediler...

Sandığa gitsek, yeni bir hükümet seçsek, dünya barışı tehlikeye girecek demek ki…

Bunu da söylediler (!)


"Oto Galeri ve Tamir Bakım Sitesi Projesi"

Türkiye Sanayi Bakanlığı ile bir anlaşma imzalandı ve Türkiye'den sanayicilerin adaya gelişine yeni kolaylıklar getirildi.

Öncesinde, 20 milyon Euro değerinde "büyük yatırım" hedefi olan yabancı sanayiciler için öngörülen teşvik, bir anda 3 milyon Euro'ya çekildi.
Yasa, sözleşmeyle çiğnendi.

***
"Organize Sanayi Bölgeleri Yasası"na göre yabancı bir sanayicinin ülkeye gelmesi için şartlar vardı.

Burada olmayan bir yatırım varsa, o koşulda gelebilirdi, yabancı sanayici...

"İhtiyaç Analiz Raporu”na göre!

İhracat odaklı gelebilirdi yalnızca…

O ihracat da "Yeşil Hat Tüzüğü"nü tehlikeye atmak için değil…

En önemlisi de 20 bin Euro yatırım bedeli gerekiyordu, yine yasayla...

İşte bu şartları son dönemde yaptıkları "uluslararası anlaşma" ile deldiler.

"Uluslararası Anlaşma" dediler ki yasaların da üzerinde olsun...

İşin aslı, Türkiye'de hazırlanan anlaşma, buraya gönderildi, "imzalayınız" dendi, imzalandı.
Kimse ağzını açamadı.
Sanayi Odası itiraz eder gibi oldu ama sesini yükseltmedi.

***

Türkiye sermayesi adaya yerleşiyor ya...

Sanayici de yerleşecek.

Tufan Erhürman dün Türkiye'de yayınlanan kimi reklamları gösterdi, Meclis kürsüsünden...

"Küçük Esnaf Karma İmalathane Sitesi Projesi" çizilmiş Türkiye'de...
Reklam ediyorlar!
Kıbrıs’ta Organize Sanayi Bölgeleri için çağrı yapıyorlar.
İsteyen gelsin!

"Oto Galeri ve Tamir Bakım Sitesi Projesi..."

Memlekette elinizi sallasanız oto galeriye çarpıyor ama...
Yine de gelecekler…

Bu oyunu bozmazsanız eğer onlar gelecekler ve siz gideceksiniz!