Ülke büyük acı yaşıyor. Malum kaza ve kayıplar yüzünden. Tepki büyük. Kazaya neden olana da, yolların bakımsızlığına da, yöneticilerin, bunca yıllık duyarsızlığına da v.s. v.s. v.s. Olan, yavrularını kaybedenlere, hala hastanelerden çıkamayanlara oldu...
Yazmayacaktım. Hafta boyunca tüm arkadaşlarım yeterince yazmış, radyolarda televizyonlarda konu bol bol tartışılmıştı. Ama dayanamadım yine de. Yahut duyarsız kalamadım...
Birkaç satır da benden...
***
Karayollarımız –şehir içi yollar da- son derece bakımsız. İlgilenen yok...
Okul otobüslerinin, minibüslerin çok büyük bir bölümü, çok yaşlı... ‘Muayene’ nasıl yapılıyor ? Bunlara nasıl trafik izni veriliyor belli değil ? İlgilenen yok...
Aynı şey TIR’lar, büyük kamyonlar, iş arabaları, iş araçları için de geçerli... İlgilenen yok...
Türkiye’ye yalakalık uğruna, saatlere dokunmayanlar, sabahın karanlık saatlerinde okuluna, iş yerine gitmeye çalışanların farkında mı acaba ?
***
Söylenecek sözcükler acıları dindirmek için yeterli olamaz. Olan hayatını yitirenlere, büyük korku yaşayan yaralananlara, ailelerine oldu. Ne dersek diyelim. Artık boş...
Ama bundan sonrası ? Daha büyük kazaların olmasını, daha çok kayıplar verilmesini mi bekleyeceğiz ?
1834 TL
Anlıyorum, anlamaya çalışıyorum. Mevzuat böyle. Kayıtdışı işçi çalıştırmanın cezası bu. 1834 TL....Kaza’ya neden olan TIR şoförü ‘Kayıtdışı’ imiş. Cezası (!) hemencecik kesildi. 1834 TL.....
Bari şimdi, tansiyonun bu kadar yüksek olduğu şu günlerde açıklamasaydınız bunu...
Tabii ki bu büyük kazaya sebebiyet vermenin ceza kararı mahkemeden çıkacak. Belki ilgili kişiye, sürüş ehliyeti iptali dahil, hapislik; belki de ek olarak çalışma izni yasağı da getirilecek. Ama ‘şimdi’, 1834 TL cezanın açıklanması zamansız oldu gibime geldi.
Şu ‘saat’ meselesi
TC karar verdi. İleri saat uygulamasından cayıverdi. “Ben Avrupa değilim, Araplara daha yakınım” dedi. Nedenleri Türkiye’de de çok tartışıldı. Bazıları “Avrupa’ya tepki için” dedi, bazıları “Namaz vakti...” için.... Bazıları ise başka başka nedenler üzerinde durdu. Ama sonuçta, ‘karar’ yürürlüğe girdi. Daha biz “Bu nerden çıktı ? Neler oluyor ? Şimdi ne olacak ?” derken, hooop diye ‘bizimkiler’ de atlayıverdi kararın üzerine hemencecik. Anavatan bir karar verecek de biz ayrı mı kalacaktık ??? Ve sonuçta Avrupa ile değil Suudi Arabistan’la aynı çizgide oluverdik. Gururla (!!!.
Çok merak ediyorum... Başbakanımız dahil, Bakanlarımız saat kaçta kalkıyorlar sabahları yataktan ? Kaçta iş başı yapıyorlar ?
Bu karara balıklama dalarken, saat 06.00’da, zifiri karanlıkta, kalkmak zorunda bırakılan insanları; karanlıklarda iş başı yapmak zorunda bırakılan işçileri; aynı saatlerde kalkıp okula yetişmek zorunda kalan öğrencileri; öğretmenleri düşünmüşler miydi ? Farkında mıydılar o saatlerin kapkaranlık olduğunu ? Avrupa’da, ileri saat uygulamasının, keyiften değil, bilimsel bir hesaplamanın sonucu ortaya atıldığını biliyorlar mıydı ?
Ve karar
Hükümetimiz, tepkilere karşın, saatler konusunda, “Aldığımız kararı değiştirme niyetimiz yok...” dedi. Sonuç: Mesai saatlerine de, okullardaki ders başlama saatlerine de küçücük bir dokunuş gerçekleştirildi.
Sorun bitti mi ? Yoksa çabuk hırsız ev sahibini bastırdı mı ? Sendikalar bu karardan mutlu oldu mu ? Hangisi doğruydu ? ‘Başlama’ saatini 30 dakika öne almak mı ? Yoksa, Türkiye’ye rağmen, ‘İleri saat uygulamasına’ dönmek mi ?
Bu arada,
Yollarımızın AB standartlarına getirilmesi için de ilginç bir karar alınmış. Maaşları bilmem ne kadar ve üstünde olanlardan %’de bilmem ne kadar kesinti yapılacakmış...
Başka başka ‘giderler’den kısıntı yapılacak mı ? Bu kadar zamandır, seyrüsefer ruhsatlarından elde edilen gelir nereye gidiyordu ?
Ve daha bir sürü soru...Üret üret bitmez...
------------------------------------------
Sokak Ağzı
• Başkanlık, savaş, terör tartışmaları devam ederken Türkiye’de yapılan bir ankette, insanların Türkiye’nin iyiye gittiği sonucu çıkmış... Şaşırdım. Demek ki halk olup biten herşeyden memnun....
• TMT’ciler açıklamışlar. “Çözümsüzlüğün yegane çıkış yolu KKTC’nin tanınmasıdır” demişler. Demek ki TMT’ciler, bağımsız (!), bağlantısız (!) bir KKTC’den yana...
• TMT Mücahitler Derneği, “yegane çıkış yolu KKTC’nin tanımasıdır” açıklaması yapmış. Bari kimlerin tanıyacağının da bir listesini yapsalar da biz de öğrensek...
• Güney’de, 1342 adet Türk malı ev Rum vatandaşlara ‘yazlık’ olarak kiralanmaktaymış. Bizde de aynen öyledir (!!!)... Ama bizim Kuzey’de ‘yaz’ 45 yıldır bitmedi. Tek fark bu...
• YDÜ Kadınlar Basketbol Takımı başarılı bence... En son Yunanistan’nın Olympiakos takımını da ezip geçtiler. Kutlamak lazım....Tek üzüntüm YDÜ takımının bir Kuzey Kıbrıs takımı olarak değil, Türkiye takımı olarak tanınması ve bilimesi..