Nestoros: Kayıplarla ilgili yeni bilgiler araştırılacak…

Sevgül Uludağ

 

 

Lefkoşa, 8 Temmuz 2016 (T.A.K): Afrika Gazetesi'nden Şener Levent’in kaleme aldığı ve “1974’te Türkiye’ye götürülen Kıbrıslı Rum esirlerden bir kısmının orada vahşice öldürüldüğü ve gömüldüğüne dair tanıklar olduğuna” ilişkin haber, dünkü Rumca gazetelerde de geniş yer aldı.

Fileleftheros gazetesi “300 Esir Hiçbir Zaman Türkiye’den Dönmedi” başlıklı haberinde, Afrika gazetesinin haberi dolayısıyla, kayıplarla ilgili bazı bilgilerin de yeniden gündeme geldiğini yazdı.

Esir olarak Türkiye’ye gönderilen ve hiçbir zaman geri dönmeyen Kıbrıslı Rumların yaklaşık 300 kişi civarında olduklarının tahmin edildiğini yazan gazete, konuyla ilgili “sarsıcı bilgilerin” de Afrika’nın haberinin ardından, yeniden gün yüzüne çıkmakta olduklarını kaydetti.

Öte yandan gazete, toplu mezarın nerede bulunduğuna dair durum karmaşık olsa dahi, Rum kayıp yakınları arasında bir panik hüküm sürdüğünü de belirtti.

NESTOROS

Habere göre, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Kıbrıslırum üyesi Nestoras Nestoros ise, Şener Levent’e konuşan görgü tanığıyla görüşmeye hazır olduğunu dile getirdi.

Gazeteye göre Nestoros, Girne limanı yakınlarındaki bir bölgede veya St. Barnabas kilisenin bahçesinde toplu mezar olduğuna dair bilgiler bulunmadığını sözlerine ekledi.

Alithia gazetesinin “Türkiye’ye Bağlı Adana’da Toplu Mezar Olduğuna Dair Tanıklık” başlıklı haberine göre ise Nestoros, gazeteye açıklamasında, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin bu yeni bilgileri araştıracağını söyledi.

Adana’daki toplu mezar konusunda ise Nestoros, geçmişte de buna benzer bir bilgi ortaya çıktığını ancak bunun teyit edilmediğini ifade etti.

Gazeteye göre, konuyla ilgili haberi yorumlayan Nestoros, Afrika’nın haberinde yer alan bütün yeni bilgilerin araştırılması amacıyla, hali hazırda bütün gerekli adımları attığını söyledi.

Afrika gazetesine konuşan görgü tanığıyla konuşmayı istediğini ve bunu yapmaya çalışacağını dile getiren Nestoros, öte yandan Kayıp Şahıslar Komitesi’nin Adana veya St. Barnabas Kilisesinin bahçesinde toplu mezar olduğuna dair bilgilere sahip olmadığını dile getirdi.

Geçmişte Adana’da toplu mezar bulunduğuna dair bir bilgi ortaya çıktığını ve bu bilginin Kürt bir askerden geldiğini de ifade eden Nestoros, bu bilginin kendilerini hiçbir zaman bir gömü noktasına götürmediğini kaydetti.

“(Rum esirlerin) ilk kez canlı canlı gömüldüklerini duyduğunu” ifade eden Nestoros, Adana’da mezar olduğuna dair bilgilerin teyit edilmesi halinde ne olacağının kendisine sorulması üzerine ise, Kayıp Şahıslar Komitesi’nin görev-yetkileri arasında, bütün adaya erişimin bulunduğunu, ancak Türkiye’de de araştırma yapılmasının gerekmesi durumunda, ayarlamanın yapılması için, yöntemler araştırılması gerekeceğini ifade etti.

Kayıp Şahıslar Komitesi için, “Girne’deki Botanik Bahçeleri bölgesi” gibi, infazların sonucunda meydana gelen toplu mezarlar bulunduğunu dile getiren Nestoros, bununla ilgili olarak hayatta olan Kıbrıslırumlar’ın tanıklıkta bulunduğunu, ayrıca bölgede ölülerin toplandığına dair bilgiler olduğunu da ileri sürdü.

Bu gibi durumların araştırılmasına zamanında “Klerides ile Denktaş arasında yapılan anlaşmanın” da atıfta bulunmakta olduğunu yazan gazete, kayıpların akıbetinin araştırılmasında Türk Ordusu’nun arşivlerinin de büyük rol oynadığını, ancak buna erişim olmadığını sözlerine ekledi.

Politis gazetesinin “Onları Canlı mı Gömdüler?... Kayıp Şahıslar Komitesi Kayıplarla İlgili Görgü Tanıklığını Araştıracak” başlıklı haberine göre ise Nestoros, Girne’de toplu mezarlar tespit edildiğini, bununla birlikte hiçbir zaman Kıbrıslırum kayıpların canlı gömüldüklerine dair bir tanıklık ortaya çıkmadığını söyledi.

Konuyla ilgili görgü tanıklığının araştırılacağını dile getiren Nestoros, Şener Levent’le görüşmek isteyeceğini de sözlerine ekledi.

SERGİDİS

Gazeteye göre, “Tüm Kıbrıs Kayıp Yakınları Örgütü” Başkanı Nikos Sergidis, konuyla ilgili açıklamasında, Türkiye’ye gönderilen ve hiçbir zaman geri dönmeyen Kıbrıslı Rum esirlerin sayısının, 300 civarında olduğunu ifade etti.

Gazeteye göre Sergidis “bizzat Türklerin ifadeleri temelinde, bu sayının, Türkiye’ye gönderilen ve Kıbrıs’a geri dönen rakam arasındaki farktan ortaya çıktığını” öne sürdü.

“Kürt gazetesi Yeni Ülke’nin 15 yıl önce iki Türk şoförün tanıklığına yer verdiğini” de anımsatan Sergidis, “devlet içindeki gizli güç odaklarının bu iki şoföre makineleriyle toplu bir mezar kazmaları talimatı verdiğini, büyük bir hendekten söz edilmekte olduğunu ve kamyonlarla buna naylon torbalar içerisinde 200 civarında ceset taşındığını” iddia etti.

Gazeteye göre, bu durumun, Afrika gazetesinin haberiyle bir ilgisi olup olmadığını ya da başka bir şeyle mi olduğunu bilmediğini dile getiren Sergidis, o dönem gazeteye el konulduğunu, ancak bazı sayfalarının kendilerine de ulaştığını sözlerine ekledi.

YUNAN ASKERİ MEZARLIĞI ESKİ HALİNE GETİRİLDİ

Öte yandan Alithia gazetesi, Rum yetkili birimlerinin, “Noratlas” uçağı kazılarının akabinde, Yunan Askeri Mezarlığını tamamen eski haline getirdiklerini yazdı.

Rum Yönetimi’nin İnsani Konulardan Sorumlu Komiseri Fotis Fotiu’nun, dün eski haline getirilen yeri ziyaret ettiğini yazan gazete, Fotiu’nun, devletin, Noratlas uçağından çıkan 15 Yunan komandonun kalıntılarını teslim etmeye hazır olduğunu söylediğini ekledi.

(TAK Ajansı Rumca Haber Bülteni’nden – 8.7.2016)

----------------------------------------

Kıbrıslırum Dışişleri Bakanlığı:

“Türkiye’nin kayıplar konusunun çözülmesinde önemli sorumluluğu var…”

Kıbrıslırum Dışişleri Bakanlığı da Afrika gazetesinde yer alan haber üzerine yaptığı açıklamada Türkiye’ye çağrıda bulunarak bölünmüş Kıbrıs’taki kayıpların akıbetini belirlemek amacıyla yürütülmekte olan uluslar arası çabalarla işbirliği yapmasını istedi. “Türkiye’nin kayıplar konusunun çözülmesinde önemli sorumluluğu var” denen açıklamada, Ankara’nın Kayıplar Komitesi’ne 1974’teki Türk askeri arşivlerindeki bilgileri açması gerektiğine dikkati çekti.

Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “Geçmişte de benzer haberler ortaya çıkmış ve bu da kayıp yakınlarına adil olmayan ve gereksiz acılara neden olmuştu çünkü bu haberler asılsız çıkmıştı” denildi.

“Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilgili yetkililerinin ortaya çıkan tüm bilgileri her zaman dikkatle ve sorumlulukla araştırdığına” dikkat çekilen açıklamada, “buna geçen gün Kıbrıslıtürk basınında çıkan durum da dahildir” denildi.

(SIGMALIVE TV – 8.7.2016)