Kısa bir ayrılıktan sonra tutkumuz futbol tekrar start aldı. Dün Bostancı Bağcıl kendi evinde Cihangir’i konuk etti. Artık hangi teknik adamın takımına az çok nasıl bir futbol oynattığını, hangi mantalite ile sahaya çıktığını kestirmek zor değil. Savunma anlayışını her zaman ön plana çıkaran Cihangir takımının hocası Mehmetali hocanın da her şeyden önce yenemezse yenilmemeyi hedeflediği bir maçtı Bağcıl maçı.
Öte yandan Ertaç’ın takımdan ayrılması ile daha farklı bir kimliğe bürünen bir Bağcıl takımının kazanmaktan başka bir düşüncesi olmadığı başlama düdüğü ile birlikte ortaya çıktı. Cihangir karşısında agresif, saldıran, top kovalayan ve pozisyon üreten bir takım buldu. Cihangir’in özellikle sol kanadının aksaması Bağcıl’ın ekmeğine adeta bal sürdü. İlk yarıda Devrim’in sağ kanattan bindirmeleri ve orta alanda Raif ile Çıdamlı’nın üretkenliği bol gol pozisyonlu bir maç izlememize neden oldu. Üstelik Bağcıl’ın hücum ettiği kalenin ters istikametinde esen sert rüzgâr bile Bağcıl takımının organize ataklarla Cihangir üzerine gelmesine engel olamadı.
Bu ataklar sonucunda bir gol bulan Bağcıl takımı devreyi üç veya dört farklı önde kapatacakken ne ilginçtir ki soyunma odasına mağlup girdi. Peşin sıra kaçan gollerin ardından sürpriz bir şekilde gelen Cihangir golü Bağcıl’da şok etkisi yarattı. Cihangir kalesine inerken defansı çok ileride kuran Bağcıl rüzgârın da yardımıyla gelebilecek Cihangir ataklarını nasıl karşılayacağını belki hesaba katmış olabilir ancak defansın emniyet sübablarından Ahmet Zaifoğlu’nun hata yapabileceğini veya kötü bir gününde olabileceğini hesaba katmadı anlaşılan.
Organize ataklar geliştiren Bağcıl fakat kalesinde golleri gören yine Bağcıl’dı. Maçın ikinci yarısında rüzgârı da arkasına alan Bağcıl’ın golleri bulacağını ve öne geçeceğini düşünenler yanıldı, zira Bağcıl maçın ikinci devresinde ilk devredeki etkili oyununu sürdüremedi. Buna bir de Cihangir kalesinde harikalar yaratan kaleci Raif eklenince Bağcıl için mağlubiyet kaçınılmaz oldu.
Maçta akıllarda kalan en güzel anlardan biri de “bir yandan Raif vuruyor, diğer yandan Raif kurtarıyor” diye açıklayabileceğimiz Raif Selden’in mükemmel gol vuruşlarını Cihangir kalecisi Raif Pehlivan’ın aynı mükemmellikte kurtarmasıydı.
Ancak, kaleci Raif’in sakatlık bahanesi ile kendini çok fazla yere atması ve oyunun süresinden çalmaya çalışması bana göre çok abartılıydı. Üstelik tedavi ettirdiği sağ ayağı ile ayağa kalktıktan sonra uzun degajlar yapmasını spor ahlakıyla pek bağdaştıramadım. Sonuç olarak bir puan niyetiyle Bostancı’ya gelen Cihangir’e üç puan nasip olurken, üç puanı hedefleyen Bağcıl’a da bu hafta puan kısmet olmadı.