Evrenin göğsüdür gökyüzü...
Alnı mavi...
Özgürlüktür düşü...
***
İlişkileri öldüren, ‘düş’ün kırılmasıdır, en fazla...
İncinmesidir, yeni hazlara gebe bir meyvenin susuz bırakılan kabuğu gibi...
İhtimallerin eksilmesidir, köklerine su yürümeyince...
Mülkiyetçi bir hırsla pranga vurulmasıdır, sevgi üzerinden gözlere...
- Bakma(sa) olmaz ki!
Şehvete hileli bir sahiplik dürtüsüdür, illa ki ‘ait’ olmak birine...
***
Kimi yakın kimi uzak dostlarımızın peş peşe ayrılıklarını konuşurken ürktük...
Elbette, hayatın bir yüzü...
Toprağın suyu özlemesi kadar doğal, gün gele, kuraklaşarak çatlaması kadar kaygılı.
***
Niye evlenir insanlar?
‘Bu kurum bu akılla bu çağa uymaz’ derim de....
Çok sorarım bu soruyu...
- ‘Sevdim’ denir, mesela...
- Şart değil ki evlenmek, sevmeye kim engel!..
***
Birkaç gerekçe eşeler durur bilinci;
biri ve önemlisi, toplumsal rol genelde...
Bir diğeri, çocuk...
Ve elbette aile...
***
İnsanların ‘niye evlendiği’ değil bu yazının konusu.
Çünkü İsa’dan önceden beri böyle gelmiş, böyle gitmiştir; o kadar ki çivi çekiç tabletler vardır tarihte, evlilik sözleşmesi niyetine...
İyi de, niye bunu keyfe dönüştürmüyor insanoğlu?
En güzel sözcükleri yazmak ortak, birlikte, emekle, kaliteli zamanlar yaratarak.
Ve sözcükler içinde, her bir harfin yeni tümceler kuracağını bilmek, kendi özgünlüğünde...
Bir kuşun kanatlarını kırparak kondurmadan ‘vasat’a, anılarla dalmak bakmalar denizine...
***
Evrenin göğsüdür gökyüzü.
Alnı mavi...
Bulutlanırsa çapakları, kaşları çakar, gürler gözleri...
Özgürlüktür düşü...
Ama yalnız ama birlikte...
------------------------------------------------------
Evlenmek için doğru, yanlış sebepler
Peki uzmanlar ne diyor?
Evlilik terapisti Michele Weiner Davis, ‘The Sex-Starved Marriage’ (Seks-Yoksunu Evlilik) ve ‘The Sex-
Doğru ve yanlış nedenleri anlatıyor.
• Çok fazla insan cinsel çekimi aşkla karıştırıyor ve bu da kısa süreli evliliklere yol açıyor!
• Öğüdü net: İki kişi arasında cinsel çekim iyidir ve evliliğe enerji getirir. Ancak eğer iletişim sadece cinsellik üzerineyse, uzun süreli şansı yoktur.
• “Bütün ilişkilerde anlaşmazlıklar vardır,” diyor Davis. “Farklılıkları hakkında konuşabilen çiftler anlaşmazlıklarını aşar…”
• Evliliği ‘anne-baba’ evinden çıkmak için fırsat görmek, yanlış seçim!..
• ‘Ortak ilgi alanları’nı paylaşmak, ilişkiyi güçlendirir. Dikkat!.. ‘Ortak ilgi alanları’, yani, gerçekten, rol yaparak değil ya da mecburi, illa ki içten !
• Kulağa küpe: “Bazı insanlar evlendikleri zaman bir şeylerin sihirli bir şekilde çözüleceğini düşünür, fakat bu olmayacaktır”
• Bir alıntı: “İnsanları gerçekten bir arada tutan şey dostlukları, mahremiyetleri ve dayanışmaları. Bir de birbirlerini özel ve değerli hissettirmeleri.” (Terri L. Orbuch, Michigan Üniversitesinde Evliliğin Erken Yılları Proje Direktörü)
-----------------------------------------------------------------------------
Bizde de neden olmasın?
Limasol ziyaretimden biriktirdiğim notları, tüketemedim daha...
En fazla tartıştığımız konulardan biri, ‘engelli’ park yerlerindeki işgaller!..
Henüz ‘engelliler için park kültürü’ne kavuşamadık, ne yazık.
Oysa Cyprus Mall’da farklı kültürleri de gözlemledik.
Motosikletler için özel park yerleri...
Bir de bisikletler..
Elbette kentin dört bir yanındaki ‘bisiklet istasyonları’ dikkat çekici...
Kredi kartınız ile alıyor, geziyor, bırakıyorsunuz..
Çok uzakta değil.
Yanı başımızda...
-----------------------------------------------------------------
haftanın notcukları
• Yemek yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem / Ama kahvaltının mutlulukla bir ilgisi olmalı (Cemal Süreya)
• SEVDİKLERİNİZE zaman ayırınız, sürpriz yapınız, güzel ve birlikte ‘kahvaltı’ için, üstelik kendi ellerinizle.
• Kıbrıs Atasözü; “Doşan lastik yama dutmaz” (Ahmet Muratoğlu yazmıştı, mesaj kimeyse...)
• Lüzinyan, Venedik hele de İngiliz sömürgesini öğrendik de, bu Fransızca "mersi" sözcüğü nereden yapıştı dilimize, yazmıştım geçen hafta... Aptallığım !.. İlk mesaj Filiz Besim'den geldi.
• "Lüzinyanlar Fransa'nın göbeğinde geçen bin yılın önemli bir hanedanıydı. Lüzinyanlar has be has Fransız!.. Bu adada en sevdiğim dönem Lüzinyan dönemidir. Uygarlığın ve kültürün dönemi. Bu adada hiç de savaşmadılar."
• Belki de biz Lüzinyanız :))
• Girne Amerikan Üniversitesi, Çetinkaya'ya 'sponsor' olacakmış!.. Bölgecilik diyeceksiniz ama 'Girne' adını taşıyan bir Girne Halk Evi var Girne'de, senelerin Doğan'ı var, Ocak var. Niye 'yakınlarına' el atmıyor ki üniversite önce...
• 13 yeni üniversite başvurusu daha varmış!. Bu iş iyiden ticarete dönüşüyor; yüksek lisansa falan bedelli hakkı tanınması daha bir körükledi galiba. ‘Bakkaldan çok üniversitemiz’ olacak, ‘sosis’ niyetine diplomalar...
• Üniversite başvurusu var da, niye kimse ‘işçi’ ve ‘zanaatkar’ yetiştirmek için kuyruğa girmiyor, asıl ihtiyaç bu alanda...
-------------------------------------------------------
Biliyorduk ,
Soluğumuz tükenip , gözlerimiz birbirine değdiğinde
Korktuğumuz şeye yakalanacaktık .
Konuşamadıklarımıza ...
Murathan MUNGAN | teşekkürler gaye |