O, kimsenin adamı olmadı: Bilbay Eminoğlu

Eralp Adanır

Bu ülkede “gazeteci” olarak anılmak çok da zor değil.

Tıpkı “yazar”, “sanatçı” “Tv-Radyo-programcısı” şeklinde isimlendirilmesi gibi.

Çünkü işin fıcırığı çıkmıştır.

Birine “gel sen de yazmaya başla sana bir köşecik verelim” denilmesi üzerine görülen kabulle, o kişi rahatlıkla kendini bir “köşeyazarı” olarak görebilir, öyle algılanmasını da sağlayabilir.

Ha bir de daha ileriye gidilerek “gazeteci” olarak da kendisini yorumlayabilir.

Tıpkı “gel sen de televiyonda-radyoda bir programcık yap” denilmesi üzerine bir anda Tv-Radyo programcılarının artmasıyla birlikte, bu münasebetle kendisini “gazeteci” olarak görenler gibi.

Olsun tabii ki.

Gazetelerimizde, televizyon kanallarımızda, radyolarımızda yeni yüzler, gençler, konusunda uzman kişiler yazsın, söylesin, konuşsun. Bu bir zenginlik olur. Ama “nitelik-alt yapı” eksikliği birgün ortaya çıkar ve bu toplum için nasıl bir değer/değersiz olduğu zaman içinde kendisini gösteriverir.

Bilbay Eminoğlu... 1984 yılında BRT’ye girdiğinin 2 yıl sonrasında kendisini sıklıkla görebildiğim, aynı ortamı paylaştığım, Merkez Postahane’nin (Lefkoşa) üzerindeki BRT Radyosu’u olmuştu. 1999 yılına kadar çalıştığı bu kurumda, “haber bölümünde” olmamama rağmen yine de karşılaştığımız, saygıyla selam verdiğim bir ağabeyimizdi.

İşte bu cenerasyondan çok fazla aktif yazar kalmasa da bir Akay Cemal’i, Ahmet Tolgay’ı da anmadan geçmemek lâzım.

 

Bilbay Eminoğlu; Kıbrıs Türk gazetecilik serüveninde önemli bir isim.

Birilerinin kalemi olmak yerine, gerçek haberlerin ve toplumun kalemi olmayı yeğlemiş birisi. Kıbrıs gazetesi’nde yer alan köşe yazılarının her biri, toplumsal tanıklık, sosyo-kültürel yaşam, siyasi saptamalarıyla kalıcılık yönünde damgasını vurmuş, her yazısı neredeyse arşivlik bir değer taşımıştır.

Özellikle Kıbrıs gazetesinde yer almış “nostaljik yazıları”nı kitaplaştırmak için kendisine görev edinen Eminoğlu, bu çalışmasına başlamış ve kitabın baskıya hazır hale gelmesinden sonra maalesef yaşamını yitirmiştir.

Ve bir “vefa” göstergesinin en güzelini, evlatları bu kitabı babaları ve en önemlisi bu toplum için çıkarmayı başararak göstermiştir.

Mesarya Ajans sahibi, gazeteci Deniz Gürgöze’nin editörlüğünde hazırlanan “Bilbay Eminoğlu-Dillere Destan Kıbrıs” kitabı, toplumsal izdüşümlerin yer aldığı arşivlik bir kitap.

53 köşeyazısının bulunduğu kitapta neler yok ki!

Bazı başlıklara bakalım isterseniz:

“Padişah’ın arkasından bütün Lefke ağlamıştı”, “Güzel Dilber’in oteli ve Horoz Nuri’nin Bedia’sı”, “Cincırakçı Ahmet Efendi”, “İşte Mida’nın hiç yazılmamış, hiç duyulmamış inanılmaz maceraları”, “Nerede o keçeler, keçeciler”, “Eski Lefkoşa’da su kavgaları...”  

Böylesine uzayıp gitmektedir, her biri “kaynak” nitelikteki köşeyazıları.

Bilbay Eminoğlu ağabeyimiz; bedenen bu hayattan göçmüştür ama yazdıklarıyla sonsuza dek yaşayacağı bir gerçek...