Yükseköğretim Planlama, Denetleme Akreditasyon ve Koordinasyon Kurulu (YÖDAK) Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Hasgüler, onlarca farklı ülke ve kültürden bir arada eğitim, bilim ve kültür çalışmalarını sürdüren öğrenci ve akademisyenlerin insanlığa ve ülkeye katkılarının 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesiyle bir kez daha takdir edilmesi gerektiğini vurguladı.
YÖDAK Başkan Yardımcısı Hasgüler, 10 Aralık İnsan Hakları Günü nedeniyle mesaj yayımladı.
Hasgüler, 10 Aralık 1948’de Birleşmiş Milletler tarafından kabul edilen İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin İkinci Dünya Savaşı sonrasında barışın sağlanmasında en önemli araçlardan biri olduğunu kaydetti. Hasgüler, bu Beyanname’nin 26 ve 27. maddeleriyle güvence alınan eğitim hakkının bugün evrensel bir hak olarak görüldüğünü kaydetti.
“ÖĞRETİM İNSAN ŞAHSİYETİNİN TAM GELİŞMESİNİ VE İNSAN HAKLARIYLA ANA HÜRRİYETLERİNE SAYGININ KUVVETLENMESİNİ HEDEF ALMALIDIR”
“Öğretim insan şahsiyetinin tam gelişmesini ve insan haklarıyla ana hürriyetlerine saygının kuvvetlenmesini hedef almalıdır. Öğretim bütün milletler, ırk ve din grupları arasında anlayış, hoşgörü ve dostluğu teşvik etmeli ve Birleşmiş Milletlerin barışın idamesi yolundaki çalışmalarını geliştirmelidir” şeklindeki İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi 27. maddesi 2. fıkrasını hatırlatan Hasgüler, mesajında şunları kaydetti:
21 YÜKSEKÖĞRETİM KURUMU
“Ülkemizde eğitim veren 21 yükseköğretim kurumunda bugün beş kıtadan, onlarca farklı ülke ve kültürden bir arada eğitim, bilim ve kültür çalışmalarını sürdüren öğrenci ve akademisyenlerimizin insanlığa ve ülkemize katkıları, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü vesilesi ile bir kez daha takdir edilmelidir. Yükseköğretim kurumlarımızın bir insanlık ayıbı olan izolasyonlar altında bile bilim ve eğitimli bireyler üretme kararlılığı takdire şayandır. Bilimin tüm kısıtlamalara rağmen, kafalardaki sınırları aştığı gerçeğini içinden geçtiğimiz pandemi sürecinde bir kez daha idrak etme zorunda kaldığımızın altını çizerek, bilim ve eğitimin İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’nin belirttiği gibi ‘Herkes, topluluğun kültürel faaliyetine serbestçe katılmak, güzel sanatları tatmak, ilim sahasındaki ilerleyişe iştirak etmek ve bundan faydalanmak hakkını haizdir.’”