“Her şeyimiz elden gidiyor” diye etrafı velveleye verenlerin ciddi bir haksızlık yaptığını fark ettim.
Yok efendim elektrik peşkeş çekilecekmiş…
Suyu vermişiz ama acısını çok çekecekmişiz...
Telefon elden gidecekmiş…
Vay zaten havaalanı ve havayolları batırılmışmış…
Şimdi başa geçen iki parti ‘ya beleş’ her şeyi elden çıkarmaya hazırmış…
Eğer vermezlerse zaten ay başı maaş ödenemezmiş…
Süt parası bekleyen hayvancı aç kalırmış…
Müteahhite çek çıkmazmış…
Çiftçi kuraklık parası göremezmiş…
Patlayan su borularının tamirini bile yapamıyormuşuz, çünkü onu da Yardım Heyeti veriyormuş…
Ama tüm bunların ödenebilmesi için illa ‘peşkeş’ lazımmış…
Ankara da itiraz eden partiyi kaldırıp yerinde itiraz etmeyenleri getirmiş…
Falan filan…
***
Tüm bunların ‘yalan’ olduğunu fark ettim.
Ne zaman mı?
Açık havadayken!..
Akşam üstü giydim şortumu, tişörtümü, spor ayakkabımı.
Çıktım yola…
Yürüdükçe açıldım.
Kaslarım rahatladı, eklemlerim açıldı…
Ve ciğerim de!..
Akciğere bol, taze oksijen girdikçe kafamdaki bu saçma sapan düşünceler dağıldı.
Hele kulaklıktan gelen nefis müzikle ruh sağlığım yerine geldi!
Müziğin ve sporun sonucu olarak ‘sağlam kafa ve sağlam vücut’a erdim sanırım.
***
İşte tam o erme anında beynime kanla beraber birtakım yeni, taze düşünceler de hücum ediverdi.
Taze fikirler taze oksijenle gelirmiş demek de biz farkında değildik!
Önce oksijeni düşündüm zaten…
Dedim ki kendi kendime, “Herşey peşkeş çekildi tezi doğru değil. Doğru olsaydı eğer, oksijeni böyle bol ve de bedava ciğerime dolduramazdım ki!..”
Değil mi ama?
Hani her şey satılmıştı?
Her şey paraylaydı?
İşte oksijen. Bedava!..
***
O oksijen ki akla da yarıyor, ciğere de yarıyor, vücudun her bir yerine yarıyor.
Eğer bu ülkede her şey peşkeş çekilmiş olsaydı, havayı da özele devretmezler miydi?
Bu kadar faydası var sağlığa…
Herkese lazım.
Müşterisi çok yani…
Satsan köşeyi dönersin!
Doldur poşete, yaz üstüne ‘temiz hava’, doldur bankadaki hesabını!..
İşten güçten anlamayan benim aklım kesiyor da, sermaye sahiplerininki kesmiyor mu sanıyorsun?
Yok ama!..
Devletimiz buna mani…
Satmıyor oksijenimizi…
Vermiyor kimseye temiz, taze havamızı…
Koruyor bizi ve ülkemizi devletimiz…
Bakmayın ‘peşkeş’ edebiyatı yapanlara…
Onların işi hikaye!..
Siz koşun ovaya, çekin oksijeni içinize…
Ve bağırın “Yaşasın devletimiz, yaşasın Anavatanımız” diye…