Hey Dünya,
Sana ne deyim ki ben?
Bir tarafta yoksulluk,
Bir tarafta zenginlik,
Ve bir tarafta son nefesini vermekte olan küçük bir çocuk…
Yoksulluğun,
Açlığın,
Vahşetin,
Cinayetin,
Kimliği olur mu hiç?
Ölen çocuk Somali’den olsa,
Ölen çocuk Güneydoğu’dan olsa,
Çok bir şey mi değişir?
Cinayete kurban giden çocuk,
Annesinin sıcak kucağından,
Toprağın yalnız ve karanlık kucağına girse,
Çok bir şey mi değişir?
Hey Dünya,
Sana ne deyim ki ben?
O kadar barbarlaştın ki artık,
O kadar maddeleştin ki artık,
Ben senden,
Sen de benden değilsin…
Anne karnında,
Henüz doğmadan,
Ölüm günü okunmuş kulağına,
İsmi söylenir gibi,
Altı aylık kınası yakılır gibi,
Henüz doğmadan,
Öleceği günü biliyormuş.
Hey Dünya,
Alacağın olsun senin,
Ağıt yakılır mı hiç,
Henüz cenin bebeklere?
Ağıt yakılır mı hiç,
Henüz dünyayı tanımayan,
Tatmayan çocuklara…
Çok kırgınım,
Sana,
Çok yabancıyım,
Sana…
Ne zaman değiştin sen?
Ne zaman bu kadar acımasız oldun sen?
Hey Dünya,
Sana ne deyim ki ben?
Bir tarafta yoksulluk,
Bir tarafta zenginlik,
Ve bir tarafta son nefesini vermekte olan küçük bir çocuk…
Yoksulluğun,
Açlığın,
Vahşetin,
Cinayetin,
Kimliği olur mu hiç?
Ölen çocuk her nedense Somali’den,
Ölen çocuk her nedense Güneydoğu’dan,
Ağlayan ana her nedense çaresiz,
Ne yapacağını bilmiyor…
Ne günler için doğurmuş bir ana evladını,
Oğlu olmuş, çok sevinmiş,
Havaya kurşunlar sıkılmış,
Yüzünün akı olmuş oğlu…
Ne günler için doğurmuş bir ana evladını,
Kızı olmuş, üzülmüş,
Kızının da bahtının ona benzemesinden korkmuş,
Kız demek doğar doğmaz beşik kertmesi,
Kız demek ergenliğe girer girmez başlık parası için evlendirilmek,
Hem de imam nikâhıyla…
Törenin,
Yazgının,
Kimliği olur mu hiç?
Töre yüzünden, cinayete kurban giden kız,
Annesinin sıcak kucağından,
Toprağın yalnız ve karanlık kucağına girse,
Çok bir şey mi değişir törelerin gözünde?
Ne günler için doğurmuş bir ana oğlunu,
Toprak için feda olsun diye mi?
Vatan için şehit düşsün diye mi?
“Vatan sağ olsun” diye mi?
Ağlama anam,
Ağlama benim güzel anam,
Bir tek sen yanarsın bana,
Ağlarsa anam ağlar,
Gerisi yalan ağlar.
Neylerim ben öyle bir toprağı,
Neylerim ben öyle bir vatanı,
Canımı,
Cananımı benden alacaksa…
Analar her gün oğul doğurmuyor,
Doğursa bile ölen gibi kokmuyor,
Yüz tane de oğul doğursa,
Yüz tane de kız doğursa,
Ölenin yerini hiç tutar mı?
Ölen gibi kokar mı yeni doğanlar?
Yoksulluğun,
Açlığın,
Vahşetin,
Cinayetin,
Kimliği olur mu hiç?
Olmaz…
Ana yüreğinde hele hiç olmaz…
Bütün anaların yüreği yanar,
Bütün anaların ruhu sızlar,
Her ölümde,
Her yok oluşta…