Cumhuriyetçi Türk Partisi’nin 45. yıl kutlama etkinlikleri çerçevesinde dün akşam Rum eski Hükümet Sözcüsü ve AKEL Politbüro Üyesi Stefanos Stefanu ve CTP Güzelyurt milletvekili Armağan Candan, CTP Güzelyurt İlçe Binası’nda “Kıbrıs’ta Barış Süreci” adlı panel düzenledi. Kıbrıs’ın kuzey ve güneyinden birçok kişi panele katıldı. Oldukça kalabalık geçen toplantıya CTP Genel Sekreteri Tufan Erhürman, CTP MYK Üyesi ve Dışilişkiler Sekreteri Muhittin Tolga Özsağlam ve Güzelyurt İlçe Başkanı Doğan Şahali de katıdı. Panelde ilk sunumu Stefanos Stefanu gerçekleştirirken, ardından da Armağan Candan söz aldı. İki konuşmacı da bölünmüş bir Kıbrıs’ta yaşamak yerine iki toplumlu, iki kesimli ve siyasi eşitliğe dayalı bir federasyon oluşturulabilmesi için ortak mücadele çağrısı yaptı.
STEFANU: ÇÖZÜM OLMADIĞI SÜRECE GELECEĞİMİZ BELİRSİZ
Rum eski Hükümet Sözcüsü ve AKEL Politbüro Üyesi Stefanos Stefanu, AKEL olarak genel görüşlerinin Kıbrıs’ta kalıcı bir çözüme ulaşılmadığı sürece adada yaşayan insanların geleceğinin belirsiz olacağı yönünde olduğunu belirtti. Yeniden birleşme adına iki toplumu da hazırlamak gerektiğinin altını çizen Stefanu, Kıbrıs sorununu çözmek için çaba harcamaya devam edilmesi gerektiğini kaydetti. Bütün Kıbrıslılar için temel hak ve özgürlüklerin garanti altına alınacağı bir çözümden bahsettiğini dile getiren Stefanu, yabancı üslerden ve yabancı askerlerden uzaklaştırılmış bir Kıbrıs geleceği hayal ettiklerini ifade etti. Tek egemenliğe, tek uluslararası kimliğe ve ortak yönetime dayalı birleşik federal bir devletin oluşması vaktinin artık geldiğine değinen Stefanu, çözümün hem bulunabilmesi hem de yaşayabilmesi için hem liderler hem de toplum düzeyinde desteklenmesi gerektiğini söyledi.
“FEDERASYONDAN BAŞKA ÇÖZÜM MODELİ YOK”
Kıbrıs Rum toplumunda bazı çevrelerin federasyon haricindeki başka çözüm modellerinden bahsettiğini kaydeden Stefanos Stefanu, bu modellerin hiçbir temeli olmadığını ve bu formülleri dillendiren kesimlerin Kıbrıs’ın geleceğinde herhangi bir rol oynamalarının mümkün olmadığını açıkladı. Hristofyas’ın ardından göreve gelen Nikos Anastasiadis’e Eroğlu ile yürüttüğü müzakereler esnasında bir takım fikirler sunduklarını ve sürece katkı yapmaya çalıştıklarını belirten Stefanu, buna rağmen hiçbir ilerleme sağlanamadığını vurguladı. Bu yıl ise CTP’nin de güçlü desteğiyle Kıbrıs Türk liderliğine getirilen Mustafa Akıncı’nın çözümü savunan bir lider olduğunun altını çizen Stefanu, Akıncı’nın göreve gelmesiyle havanın değiştiğini ve Hristofyas ile Talat arasında anlaşmalar çerçevesinde müzake sürecinin yeniden başladığını söyledi. Stefanu şu an oluşan olumlu havayı Mehmet Ali Talat ve Dimitris Hristofyas’a borçlu olduklarını çünkü müzakerelerin bu iki lider arasında varılan anlaşmalar üzerinden yürütüldüğünü ifade etti.
CANDAN: ÇOK YOĞUN VE KRİTİK BİR DÖNEMEÇTEYİZ
CTP Güzelyurt milletvekili Armağan Candan, Kıbrıs müzakerelerinde 11 Şubat 2014 açıklaması zemininde başlamış olan yeni sürecin Akıncı’nın seçilmesi ve CTP Lefkoşa milletvekili Özdil Nami’nin de Özel Temsilci olarak atanmasıyla birlikte yoğun ve kritik bir dönemece girildiğini kaydetti. Siyasi çözüme ulaşmak ve federal bir barış kültürünün yaratılmasının zaman alan, yorucu ve liderlik isteyen bir iş olduğuna değinen Armağan Candan, federal Kıbrıs’a mesafeli duran çevrelerin zaman zaman çeşitli manipülasyonlara başvurabileceklerini söyledi. Güneydeki malum çevrelerin süreci iki ayrı devlete hizmet eden bir süreç olarak nitelendirdiğini belirten Candan, kuzeydeki malum çevrelerin ise sürecin Kıbrıslı Türkleri Kıbrıslı Rumlara yama yapmaya çalıştığını iddia ettiklerini söyledi. Bu çevrelerin ortak noktalarının federalizme, ortak vatana ve iki toplumun siyasi eşitliğine inanmamak olduğunu dile getiren Candan, “Kıbrıs gibi çok dilli, çok dinli insanları bir arada tutabilecek en iyi yöntem federal bir devlettir” dedi.
“KIBRISLI RUMLAR TÜRKİYE’YLE, KIBRISLI TÜRKLER DE YUNANİSTAN’LA TEMAS KURMALI”
Kıbrıslı Rum liderlerin Türkiyeli liderlerle, Kıbrıslı Türklerin de Yunan liderlerle iletişim kurması gerektiğinin altını çizen Armağan Candan, CTP olarak bunu teşvik etmeye çalıştıklarını söyledi. Kıbrıs’ta 2 toplumun geçmişte yaşadıkları gereği oluşan bölünmüşlüğün işleri kolaylaştırmadığını kaydeden Candan, federasyonun iki toplumlu ve iki kesimli karakterine saygı gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Güvenlik kaygısının her iki toplumda da bulunduğuna dikkat çeken Candan, bu hassasiyeti karşılayacak güvenlik sisteminin oluşturulmasına müzakere sürecinin sonunda başlanacağını kaydetti. Kıbrıslılar olarak bölünmüş düzenden dolayı yeterince zaman kaybettiklerini belirten Candan, iki halkın güçlerini birleştirerek bir araya gelmesi halinde çok daha etkili olunacağını ifade etti. Akdeniz’de şu anda bir savaş ortamının hakim olduğunu anımsatan Candan, “Bölgemize örnek olup Kıbrıs’ı Akdeniz’in parlayan yıldızı yapmak kendi elimizdedir” diye konuştu.