Sokağa çıkma yasağının ilk sabahıydı…
‘Tak tak tak’ inşaat sesleriyle uyandım.
‘Ben mi yanlış hatırlarım acaba!’ diye tarihe baktım;
Evet, sokağa çıkma yasağı başlamıştı.
Ama inşaatlar çalışıyordu.
Bir de Başbakan’ın açıklamasına baktım;
“Hayvancılık, tarım, inşaat, gıda ve bu sektörlere ait ihtiyaç tedarikçilerinin faaliyetlerinin devam etmesi uygun görülmüştür” maddesi de var.
Başbakanın açıklaması diyorum çünkü Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu’nun örneğin bu maddeyi de kapsayan bir önerisi olduğunu sanmıyorum.
Daha önce casinoların açık kalacağı ama aynı bölgedeki işyerlerinin kapatıldığı, okulların bir kısmının online, bir kısmının yüz yüze olacağı kararlarda olduğu gibi Bakanlar Kurulu’nun kendine göre üst Kurulun kararlarını ucube hale getirip açıklama yapmasına alıştık artık…
Bu çerçevede baktığımızda dün itibarıyla ne Lefkoşa, ne de Girne’de sokağa çıkma yasağı gibi bir görünüm yoktu.
Yollar araba dolu, yol boyunca işyerlerinin çoğu açık çünkü hayvancılık, tarım, inşaat, gıda ve bu sektörlerin tedarikçileri açık kalacak deyince açık olan yerler neredeyse kapalı yerlerden fazla görünüyor…
Dünyanın her yerinde sokağa çıkma yasağı dendiğinde, temel ihtiyaçlar dahilinde market, eczane gibi yerler anlaşılır.
İnşaat sektörünün temel ihtiyaç anlamında nereye yerleştirildiğini anlamak zor. İnşaat sektörü ve tedarikçileri açık kalacak denince sokağa çıkma yasağından dolayı da evde kalan genelde kamu kesimi, evin bazı tamirat işlerini yapabilmek için de tedarikçilere hücum eder. Bunu engelleyen bir durum yok gibi…
Tedarikçiler açıksa, yani arz varsa talebi de var demektir.
İnşaat malzemesi dükkânları açıksa o işlerle uğraşan diğer yan işlerin ustaları, çırakları, ekipleri de yollardadır demektir.
Sonuçta sokağa çıkma yasağı günlerinde yollar curcuna gibi… Trafik tıkanıyor… İnşaat gürültüleriyle uyanıyoruz yine bu günlerde… Örneğin Girne bölgesinde Karşıyaka’dan yola çıkan bir kişi yolda denetim olmadığı için Esentepe’ye kadar rahatlıkla gidip gelebiliyor. Yani Girne’den çıkışta, Lefkoşa’ya girişte kontrol var (Bu arada örneğin Mağusa’dan Lefkoşa’ya girişte kontrol yok) ama bölge içinde hareketlilik, sokağa çıkma yasağı konmasının nedenlerine aykırı bir biçimde eskisi gibi devam ediyor.
Yasak var mı yok mu?
Vatandaşın aklı karıştı.
Ne açıklanan maddelerde açıklık var ne de dün ortaya çıkan görünüm, böyle bir yasağı doğruluyor.
Öte yandan açıklanan maddeler Türkçe konuşan kişilerce anlaşılamazken bu ülkede yaşayan yabancıların nasıl anlamasını bekleriz ki!
Yabancı bir dilde açıklama yapılması gerekmez mi?
En yaygın dil olan İngilizce çeviri yapacak bir çalışan yok mu devlette! Yabancılar bizim anlayamadığımız ve görüntüde de zaten olmayan yasağı nasıl anlayacak, eğer varsa! yasağa nasıl uyacak?
Zaten anlaşılmamış olacak ki, dolaşanlar, köpek gezdirenler çok.
Bir sokağa çıkma yasağını bile beceremeyen üçlü atanmış hükümet ‘erken erken seçim’ demişti ama o da unutuldu.
Umarım, başımız gözümüz sağ olarak ulaşabiliriz (daha önce olmayacaksa) Ekim’deki seçimlere kadar…