1980’li yıllarda özellikle Atatürk’ün doğumu için organize edilen “100. Yıl Atatürk Kupası”nı havaya kaldırdıktan sonra başlayan Gençlik Gücü takımı için söylenmeye başlanan ‘Oyna GG’ sözü ile özdeşleşen Gençlik Gücü dün Türk Ocağı karşısında ‘OYNAMAZ GG’ dedirtti.
Oynamaz GG derken, Türk Ocağı oynar anlamı çıkarılmasın.
Sadece Serdar Dural’ın vurduğu iki şut iyi yere gitti ve Türk Ocağı üç puanı alan taraf oldu.
Sahipsiz gibi görünen Türk Ocağı’nda, geleceğin başkanı olan Fahri Altınör yönetiminde kurulan idari heyet, şimdilik durumu idare etmeye çalışıyor. Takım için de ayni şeyi söyleyebiliriz!..
Gençlik Gücü karşısında alınan bu galibiyetle de Hakan Sermaye hoca durumu şimdilik idare etmiş bulunuyor.
Yok, eğer Gençlik Gücü karşısında alınacak her hangi kötü bir sonuç, hele hele geçtiğimiz hafta Çetinkaya karşısında alınan 7-1’lik farklı mağlubiyetten sonra hiç de idare edilmezdi diye düşünüyorum.
Türk Ocağı yukarıda da belirttiğim gibi, maça daha istekli başladı ve daha ilk yarıdan goller bulmalı idi.
Ancak bu iş ikinci yarıya kaldı ve ikinci yarıda da istekli olan taraf Türk Ocağı olunca maçtan da Serdar Dural’ın attığı iki şık golle üç puanı alan taraf oldu.
Gençlik Gücü’nde ilk yarı itibarı ile saha içerisinde az biraz Boris ve Ragıp kıpırdamaya çalışırken, ikinci yarının başlaması ile birlikte teknik heyet kırk beş dakika sahada yürüyen Hakan’ın yerine Niyazi Göksun’u, Volkan Ortakcı’nın yerine de Borga Cambaz alarak takımı ateşlemeye çalışsa da, giren çıkanı arattı ve değişen bir şey olmadı.
Hal böyle olunca da mağlubiyet kaçınılmaz oldu.
Türk Ocağı öyle veya böyle bu sezonu başkansız götürecek. Kurulan idari heyet bu işi sonuna kadar götürür, ancak sahada takımın oynadığı futbol sonuna kadar götürür mü?
Bilmem!..
Yatıp kalkıp şimdilik dua etsinler Gençlik Gücü’ne!..
Gençlik Gücü’nde durum daha farklı değil.
Devre arasında Hüseyin Reis’ten boşalan başkanlık görevine gelen Mehmet Yenice, şimdiden gelecek yılların hesaplarını yapmaya başlasın.
Bu oyunla bu takım bu ligde tutunamaz.
Çünkü OYNA(MAZ) GG