Devlet Planlama Örgütü’nün (DPÖ) Hanehalkı İşgücü Anketi sonuçlarına göre, ülkede kayıtlara geçen toplam işsiz sayısı 9 bin 873, ancak özel sektör çalışan bulamamaktan şikayetçi…
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faiz Sucuoğlu: “Özel sektörden kamuya büyük bir akım var.”
İşverenler: “Yerli halk, kamuda çalışmayı yeğliyor. Çoğu zaman ara eleman bulmakta zorlanıyoruz”
Eğitim Bilimci Salih Sarpten: “Diplomalı genç işsizler ordusu her geçen gün büyüyor. İyi eğitim almış nitelikli birçok genç, eğitim almadıkları alanlarda çalışmak zorunda kalıyor.”
“2018 verilerine göre ülkemizde yaklaşık 45 bin yabancı işgücü varken, 11 bin civarında diplomalı genç işsizimiz var”
İşsizlikle ilgili bilinen son veri olan, Devlet Planlama Örgütü’nün (DPÖ) Hane halkı İşgücü Anketi sonuçlarına göre, KKTC’de toplam işsiz sayısı 9,873 kişi olarak tespit edilirken, işsizlik oranı KKTC genelinde yüzde 6.9, erkeklerde yüzde 5.7, kadınlarda ise yüzde 9.0
Dila ŞİMŞEK
Devlet Planlama Örgütü’nün (DPÖ) Hanehalkı İşgücü Anketi sonuçlarına göre, ülkede kayıtlara geçen toplam işsiz sayısı 9 bin 873, ancak özel sektör çalışan bulamamaktan şikayetçi…
İşverenler, üniversite mezunu gençlerin sıklıkla münhallere başvurduğunu ifade ederek, çoğu gencin bölümlerinden daha alt düzey işlere talep gösterdiğine dikkat çekti.
Eğitim Bilimci Salih Sarpten “Diplomalı genç işsizler ordusu her geçen gün büyüdüğü gibi, iyi eğitim almış nitelikli birçok gencimizin de eğitim almadıkları alanlarda çalışmak zorunda bırakılmaktadır” şeklinde görüş belirtti.
İşsizlikle ilgili bilinen son veriler olan Devlet Planlama Örgütü’nün (DPÖ) Hanehalkı İşgücü Anketi sonuçlarına göre, ülkede toplam işsiz sayısı 9,873 kişi olarak tespit edilirken, işsizlik oranı ülke genelinde yüzde 6.9, erkeklerde yüzde 5.7, kadınlarda ise yüzde 9.0 olarak açıklanmıştı.
Çalışma Bakanı Sucuoğlu, iş insanlarının söylediği gibi, yerli halkın kamu sektörüne rağbet gösterdiğini doğrulayarak, bunun sebebi olarak ‘devletin daha rahat çalışma olanağı sağlamasını’ gösterdi. “Özel sektörden kamuya büyük bir akım var. Bu durumda özel sektör işverenlerinin istedikleri nitelikte veya pozisyonda çalışan bulması zorlaşıyor” dedi.
İş insanları, yerli istihdamı desteklediklerini ifade ederek, yabancıların iş başvurularında ön plana çıktığına işaret etti, yerli halkın genelde üst düzey pozisyonda çalıştıklarını, alt düzey pozisyonlarda bulunmadıklarını dile getirdi.
Hanehalkı İşgücü Anket sonuçlarına göre toplam istihdam 132 bin 411 kişi olarak açıklanırken, istihdamdaki gelişmeyi açıklayan önemli bir gösterge olan istihdam oranı, KKTC genelinde yüzde 47.3 olarak hesaplanmıştı. Toplam istihdam içinde kamu istihdamının payı yüzde 26.8 iken özel sektör istihdamının payı ise yüzde 73.2 olarak tespit edilmişti.
Çalışma Bakanı Sucuoğlu: “Özel sektörden kamuya büyük bir akım var”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faiz Sucuoğlu, iş insanlarının belirttiği gibi, yerli halkın kamu sektörüne rağbet gösterdiğini doğrulayarak, bunun sebebi olarak ‘devletin daha rahat çalışma olanağı sağlamasını’ gösterdi. Sucuoğlu, yerli halkın, özel sektörde kazanabileceğinden az maaşa devlette çalışmayı tercih ettiğini belirtti. “Özel sektörden kamuya büyük bir akım var. Bu durumda özel sektör işverenlerinin istedikleri nitelikte veya pozisyonda çalışan bulması zorlaşıyor” dedi.
“2019’un sonuna kadar gerçekleşmesini hedeflediğimiz bir projemiz var”
Sucuoğlu, iş arayan kişilerle işverenleri ortak bir paydada buluşturacak, çevrimiçi bir sistem yaratmak için çalışmaların başlatıldığını, 2019’un sonuna kadar tamamlanmasını hedeflediklerini kaydetti. Münhallerle iş arayan kişileri, özellikle gençleri bir araya getireceklerini dile getiren Sucuoğlu, “Ülkemizde işsizlik belli bir oranda var. Bu türlü sebeplerden kaynaklanıyor. Ancak Çalışma Bakanlığı olarak, bunu minimum seviyeye düşürmek için çalışmalarda bulunuyoruz. Bu sebeple işçi ile işvereni buluşturabilecek bir sistem yaratmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.
Sucuoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Bakanlık olarak, Türkiye’den gelen protokol üzerinde çalıştık ve benim Ankara’ya yapacağım bir yolculukta bu protokolü imzalamamla yürürlüğe girecek. Genel sağlık sigortası, iş sağlığı ve güvenliği, af yasası ile ilgili özel çalışmalarımız var. Gözlemlediğimiz tüm sorunları hızla değerlendiriyoruz”
İş insanları ne düşünüyor?
Hacı Ali İşletmeleri Direktörü Mustafa Hacı Ali: “Açtığımız münhallerde yerli başvuru pek fazla alamıyoruz”
“İşletmelerimizde binden fazla çalışanımız var. Yerli halk genelde yönetici ve üst düzey pozisyonlarda çalışıyor. Ancak şunu söyleyebilirim ki, açtığımız münhallerde yerli başvuru pek fazla alamıyoruz. Halk olarak temelimiz devlete dayalı. Çoğu kişi, özel sektörde işe başlasa bile, devlette münhal açıldığında gidiyor. Tavukçuluk ve inşaat sektöründe işletmelerimiz var, yerli halk bu gibi yerlerde çalışmayı yeğlemiyor. Yabancılardan ise oldukça fazla talep alıyoruz. Örneğin makine mühendisi arıyoruz ama bulamıyoruz. Sorumlu arıyoruz, o niteliğe uygun birisi başvurmuyor...”
Kaner Şirketler Grubunun Direktörü Kaan Kaner: “KKTC vatandaşları, iş seçmede genelde devleti tercih ediyor”
“Maalesef, yerli istihdam pek fazla sağlayamıyoruz. Çalışanlarımızın çoğunluğu yabancılardan oluşuyor. Yerli halktan kişiler genelde mağazacılık, sorumlu, sekreter olarak çalışıyor. Ancak münhallerde pek fazla yerli halka rastlamıyoruz. KKTC vatandaşları, iş seçmede genelde devleti tercih ediyor. Şirket olarak, onlara daha iyi bir pozisyon ve maaş önersek de, çoğu zaman sadece ‘rahatlığından’ dolayı kamu sektörünü seçiyorlar. Kilit noktadaki bir personelim yakın zaman önce devlete gitti. Bunun yanı sıra, yeni üniversite mezunu olarak birçok genç münhallerimize başvurdu. 632 personelimiz var, ancak ara eleman bulamıyoruz. İnsanlar hep ‘daha rahat olabilecekleri’ işleri arıyorlar ama bu şekilde yürüyeceğini düşünmüyorum”
İş insanı Tolga Ahmet Raşit: “Çok iyi bölümlerden mezun gençlerimiz, ‘sekreterlik, muhasebe, pazarlama’ gibi bölümlere başvuruyor”
“Prensip olarak yerli istihdam sağlamaya çalışsak da, münhal açtığımızda %90 yabancılar başvuruda bulunuyor. Bizim un fabrikamız olduğu için, çalışma koşulları biraz daha ‘zahmetli’… Bu sebeple yerli halk genellikle kamu sektörünü tercih ediyor. Haftasonu tatilleri, gün içinde daha rahat çalışma şansı derken, maaşa bakmaksızın devlete rağbet var. Üniversite mezunu gençlerimiz oldukça fazla başvuruda bulunuyor, hem yerli hem yabancı. Ancak beni üzen bir gözlemde bulundum, çok iyi bölümlerden mezun gençlerimiz, ‘sekreterlik, muhasebe, pazarlama’ gibi, hem kendi alanlarının dışında, hem de bu pozisyonlardan daha iyi yerlerde çalışabileceklerine rağmen başvuruda bulunuyor. Onların hak ettiği pozisyonlarda bulunmaması çok üzücü... Kendi eğitimi çok iyi, ama başvurduğu iş eğitimine göre hafif kalan birçok gencimizi görüyorum”
Ramadan Cemil İşletmeleri Genel Koordinatörü Ramadan Cemil Debbağ: “Üniversite mezunu gençler münhallerimize başvuruda bulunuyorlar”
“Devlet, istihdam konusunda bir alternatif ve bazen de rakip olabiliyor. Açtığımız münhallere genelde yerel halktan başvuru alıyoruz. Üniversite mezunu gençler münhallerimize başvuruda bulunuyorlar. Bazen, gençlerin tatmin olamayacağı pozisyonlara başvurduklarını gördüğümüzde kendilerine açıklama yaparak, başvurularının kendilerine uygun olacak farklı fırsatlarda değerlendirileceğini belirtiyoruz. Diğer yandan, bizim Psikoloji okuyup Satış Yöneticisi olarak görev yapan veya Ekonomi mezunu olup da İK Yöneticisi olarak çalışan personelimiz de vardır ve bu sebeple kişilerin illaki mezun oldukları bölümle ilgili bir iş yapması gerektiğini düşünmüyorum. Önemli olan kişilerin görev ve sorumluluklarından keyif almaları ve gelişime açık olmalarıdır. Şirketimiz bir akademi vizyonuyla eğitime yatırım yapmaktadır. Çalışanlara bu şekilde destekleyici yaklaşıldığında, kişiler eğitim alanları fark etmeksizin ilgili pozisyonlarında uzmanlaşıp başarılı olabiliyorlar ve kendilerini tatmin edecek bir kariyer yolculuğu gerçekleştirebiliyorlar”
Eğitim Bilimci Salih Sarpten: “2018 verilerine göre ülkemizde yaklaşık 45 bin yabancı işgücü varken, 11 bin civarında diplomalı genç işsizimiz var”
“Bir ülkenin ekonomik kalkınması o ülke halkının, kişisel ve toplumsal gelişmesine bağlıdır. 2020 yılına yaklaştığımız günümüzde, eğitimin önemi katlanarak artmıştır. Eğitim sisteminin ülke kaynaklarının büyük bir kısmını tükettiği göz önüne alınırsa, bu önemin büyüklüğü ve ne kadar bilimsel bir plânlamanın yapılması gerektiği açıkça kendini göstermektedir. Ancak ne var ki, ne böyle bir planlamadan ne de böyle bir anlayıştan bahsetmemiz pek mümkün değil. Eğitim sistemimiz birçok açıdan eleştiri almaktadır. Kanımca bu eleştirilerden bağımsız olarak odaklanmamız gereken en önemli eğitim sorunumuz sistemde bütünlüklü bir “yönlendirme” mekanizmasının olmamasıdır. 2018 verilerine göre ülkemizde yaklaşık 45 bin yabancı işgücü varken, 11 bin civarında diplomalı genç işsizimiz olması bu durumun ispatı niteliğindedir. Benzer bir durumu öğretmenlik münhallerinde de görebiliyoruz. Bu yıl kamu okulları için açılan 40 civarındaki öğretmenlik münhali için 1000’i aşan sayıda adayın başvuru yapmış olması, dahası mezun olduğu alan mühendislik, mimarlık, uluslararası ilişkiler gibi öğretmenlik alanları olmayan yüzlerce adayın da öğretmen olabilmek için başvuruda bulunması diplomalı genç işsizler ordumuzun ne derece büyük olduğunu göstermektedir. Öte yandan gerek eğitimde nitelikli bir yönlendirme sistemi kuramamamız gerekse toplumsal kültürel davranışlarımız çağ nüfusunun %75’nin üniversitede, %25’nin de mesleki öğretimde eğitim almasına neden oluyor. Bu durum diplomalı genç işsizler ordusunu her geçen gün büyüttüğü gibi, iyi eğitim almış nitelikli birçok gencimizin de eğitim almadıkları alanlarda çalışmak zorunda bırakmaktadır. Bunun literatürdeki adı gizli işsizliktir. Gizli işsizlik; çalışır göründüğü, hatta yararlı şeyler üretimine yardımcı olduğu halde, üretkenliği çok düşük ve mutsuz bir çalışma yaşamını anlatmaktadır. Ne yazık ki her geçen gün ülkemizdeki gizli işsizlik artmaktadır. Bunun karşısında yapılabilecek en önemli şey eğitim sisteminde nitelikli bir yönlendirme mekanizması kurmak ve tüm meslek alanlarını sertifikasyona dayalı bir yapıya kavuşturmaktır.”