Pandemi süresince toplumsal sağlık öncelik oldu, doğrusu bu… Yönetenlerden beklenen ise, bu önceliği koruyarak ekonomiyi en az hasarla sürdürebilmekti… UBP önderli hükümetler bununla ilgi ince ayarı tutturmayı başaramadı…
UBP önderli hükümetler CTP önderli Dörtlü Koalisyon Hükümetinin bozudurulması ile kurduruldu… Bozduran ve kurduran Türkiye; bozulmasını ve kurulmalarını sağlayan da özel sektör örgütleri… Bozdurulan ve bozulan, AKP hükümetinin mali yardımları kestiği, askerin harcamalarını bile kendi kaynakları ile ödeyen ve “Kendi ayaklarımız üzerinde durabiliriz, akıllı ekonomi yönetimiyle bu mümkün” diyen CTP önderli hükümet… Kurdurulan ‘Anavatancılık sektörü’ yönetiminin murahhası… Kurdurulmasına aracılık edenler de murahhasın müteahhitleri… Sonuç? Yıkım… Murahhas, ‘Anavatancılık sektörü’nden nema alamadı ki müteahhitlere yar olsundu… Kendi kaynaklarına güvenmeyenlerin, kendi kaynaklarını akıllı yönetemeyenelerin varacağı sonuç bu idi…
Ekonomi baddoz… Toplumsal sağlık ise, hükümet marifetiyle tehditlere salına salına ve fakat sağlık örgütlerinin önerilerini dikkate alan halkın, hükümetin de dikkate almasına baskı unsuru olması ile felaketlerin eşiğine gidip geldi… Şimdiki aşama sağlığın korunmasına devam, ekonomiyi de ayağa kaldırmada… Hükümetten bunu başaracağına dair bir umut yok… Ve bu hükümetin kurulmasına aracılık edenler de gözlemledi ki, ilgili sağlık örgütlerinin önerilerine kitlelerin itibar etmesi, uyması ve bu nedenle de hükümetin de zoraki olarak sağlık örgtlerinin önerilerini dikkati alması pandeminin toplumsal sağlık üzerindeki kötü etkilerini azaltabilmiştir. Şimdi sıra ekonominin özel sektörünün örgütlerinde… Hükümete öneriler sunmak, önerileri kendi kitleleri ile paylaşmak, onların desteğini almak ve böylece itibarlaştırılan önerilerinin hükümet tarafından kabulü ve uygulaması gerçekleşebilsin…
Ola ki önerilerini hükümet dikkate almaz; çözümü kitlelerini hareketlendirmekte görüyor özel sektör örgütleri… Hareket de “Sivil itaatsizlik” olarak ifade edildi… Hükümeti baskı altına alma gayretidir bu… Bu gayret iyi niyetle tasarlanmışsa, yani hükümet, ekonomiyi etkileyecek kararları iyi düşünsün, ayrıntıda düşünsün ve ona göre doğru karar versin amacı güdüyorsa laf olmaz… Yani, çalışmaya başlayacak ve başlamayacak sektörler ve işyerleri üzerinde ayrıntılı araştırma, değerlendirme ve ona göre karar üretme amacı güdüyorsa, laf olamaz… Ama “Saldım çayıra, mevlam gayıra” gibi bir sonuç üretmekse gayretin amacı, söylenecek çok söz var…
Hükümetin işyerleri bazında araştırma ve değerlendirme yapması gerekiyor… Beyaz eşya mağazaları, araba galerileri, tamir atöyleleri, möbilyacılar, döşemeciler gibi işyerleri müşteriden kırılıp dökülmez ki sosyal mesafe gailesi ile kapatasınız… Temizlik için dezenfektan ve kişilerin tek kullanımlık eldiven takması da diğer gaileleri çözer… Raf düzenleri nedeniyle iç mekanları daracık olan perakenteci işyerleri var, onlara izin verilmesin ama olmayanlar da kapatılmasın… Bunları belirlemek hükümet için zor olmamalı, ilgili örgütleri ve dahası belediyeler ve muhtarlar ile çalışılırsa süratle bircik-bircik bile çalışma yapılabilir. Yeter ki hükümet ‘akıllı’ olsun, kendini kurduranlara bile saçını başını yoldurmasın…
Bir diğer soru… Özel sektör sivil itaatsizlik yapar mı? Örgütleri buna biraz zor yeltenebilir ama üyeler kendi inisiyatifleri ile yola çıkabilir, örgütleri de arkadan gelebilir… İlk yola çıkacak olanlar da esnaftır ve hele ki esnaf yola çıkarsa, tüccar, sanayici evde kalmaz… Hükümet zecri tedbirlerle bunu önleyebilecek mi? Esnafınkini deneyebilir ama tüccar ve sanayiciye dişi kesmez… Dolayısıyla, hükümet iki arada bir derede kalınca, özel sektör örgütlerinin suyuna gidecek… Giderken işyerlerinin alması gereken önlemleri de belirlese bari… Ve belirlediği önlemlerin uygulanmasını da kolluk kuvvetlerine değil, sektörlerin örgütlerine verse bari… Neticede, önlemleri uygulamayanlar pandeminin yayılmasına yataklık edecek, üçüncü kapanma dönemi yola çıkmış olacak… Bu endişe sektörlerin örgütlerinin de ciddiye alacağı bir olgudur…
Hükümet ne yapabilir?! “Kısmen saldım çayıra, beni mevlam AKP gayıra” deyip, ayrıntıda düşünmeden, ekonominin gerileme hızını kesmeyen ve kendini kurduranlara diyetini ödeme gayreti ile bir karar üretecek…
UBP önderli hükümetle ikinci kapanma dönemi garabetlere gebe…