Özge Özbek Eminoğlu: Hepimiz ‘Yaşam Sanatçılarıyız’. ‘Yaşamımız’ da eserimiz

İçimizdekiler/ Ülviye Akın Uysal

(Yüksek Mimar, Restoratör)

Kendimi tek kelime ile tanımlayacak olsam…  Aman ne zor dedim bunu cevaplamak, sonra farkettim ki cevap çok basitmiş.  ‘Özge’

Şu an yaptığım işi yapmasaydım… Doktor olurdum.  Pediatrik Onkoloji. Garanti!

Benim gündemimi en fazla meşgul eden… Fiziksel olarak ‘İş dünyam’ en büyük meşguliyetim. Fakat gündem bu üçü arasında değişiyor:  TaşEV, Mimarlık, İş Güvenliği...  Bazen 60ar derecelik eşkenar üçgen bazense artık azala azala açısı kalmamış  ve düz  bir çizgiye dönüşmüş  bir eğri :)

Kayıtsız kalamadığım şey… Bir sürü var.  Mesela ‘hakkın yenmesi...’  Bu  o kadar geniş ki bu hak yeme meselesi! Biraz özenle düşünün üzerinde ve durumun ciddiyetini kavrayın derim..

En büyük pişmanlığım… Çok klasik olacak ama yok vallahi :) Yaşadığım her olay bu güne kadar en yüce hayrıma oldu.. İyisi de kötüsü de...

En büyük sevincim… Cengiz’ im, Sevil Su’ m ve Selim Ateş’ imin dünyaya gelişleri. Fark ettim ki bu da 3 :) ... Ama bu kesin eşkenar üçgen.

Hayatımın dönüm noktası…  Hayatımın kırılma noktaları ve hazırlıksız yakalandığım sınavlarım oldu tabi ki. İki tane.  İkisi de de ‘talihsiz’... Cengo'mun 2012 yılında yakalandığı hastalığı bir tanesi. Diğeri bende kalsın...

Beni en çok etkileyen yazar…  Ayıp ediyorum ama yok..

Başucumdaki kitap… Rüya tabirleri :)

En keyif aldığım müzik… Tamamen ruhsal olarak değişim gösteren bir durumdur. İlk iki sırayı ‘rock ve Sezen Aksu’nun tüm şarkıları’ diyebilirim.

En son izlediğim film… ‘Altın Gol’ :)

Kendim için son aldığım şey… Sörf yaparken takılan ‘harness’. Türkçesi ne bilemedim.

Dolabımdaki en gereksiz şey… Her şey çok gerekli. Yüzyıllardır gerekli hatta...

Benim için alınabilecek en güzel hediye… Uçak bileti!!! Popüler olmayan bilmediğim bir şehir/köy olsun lütfen...

Kendimle ilgili değiştirmek istediğim şey… Bir kova burcunu sorulmayacak bir soru. Cevabı tümünde ayni diye tahmin ediyorum. ‘Niye değiştireyim ki hepsi mükemmel’ :) Hahahahaa...

Kendimde beğendiğim özellik… Kendimin bu soruya cevap vermesi garip geldi. Beni tanıyanlara sordum, her biri çok alakasız cevaplar verdi. Ne diyeyim ben şimdi! Çeşitlilik/farklı olma/ antika diyen bile var!

Olmasa da olur… Bazı insanlar!

Olmazsa olmaz… Bazı insanlar!  Yazılışları ve okunuşları aynı olduğu halde, anlamları tamamen farklı olan sözcüklere "sesteş" sözcükler denir. Örnek son iki soru :)

En iyi yaptığım yemek… Ruhsal yönden iyilik halindeysem her yemek lezzetli olur. Aksi halde pilav bile yenmez! Ama en zevkle pişirdiğim ‘Makarna Çeşitleri’...

Hayalimdeki dünya… Ne demişler hayvanlar koklaşa koklaşa, insanlar konuşa konuşa anlaşırlar. O yüzden önceliğin dil olması gerekmez mi? Dünyada tüm insanların konuşabileceği tek bir dil! Düşünün Japona kahve falı bakıyorsunuz! ‘Gavvole’ diyorsunuz! Anlıyor!

Aşk benim için… Aslında aşkın sebebi ilkel beynimize dayanıyor, yani limbik sisteme. O bizim zevklerimizi belirliyor, temel güdüleri burada barındırıyor… Demek ki sağlıklı isek, ‘Aşksız olmuyor’. Herkese ve her şeye aşık olmuyoruz! Demek ki o kadar da ‘Eşsiz’…

Onunla çok tanışmayı isterdim… Hayatımın bu döneminde çok da  tanışmak istediğim birileri yok..

Görmek istediğim yer… Kesinlikle dünyanın dışında olan herhangi bir kara parçası! Uzay!

Mutlaka yapmak istediğim… ‘Yapabilirler çünkü yapabileceklerini düşünüyorlar ‘demiş Virgilus. Mutlaka yapmak istediğim şeyleri hep yaptım ama daha yapmak istediklerim çok. Dedim ya ‘Uzay’ meselesi var daha!

Son olarak söylemek istediklerim… Kabul edin; hayat karmakarışık, ama mükemmel. Başka türlü olmasını da istemezdik zaten. Sihirli şeyler, mucizeler nasıl olabilirdi ki o zaman? Rutinlerinizi bozun. Bazen, sürekli yaptığımız şeylerden sıkıldığımızdan hayatın ne kadar müthiş olduğunu unutuyoruz. Hepimiz ‘Yaşam Sanatçılarıyız’. ‘Yaşamımız’ da eserimiz...

 

 

Dergiler Haberleri