• “Başbakanlık’ta oturup kalacağım diye bir derdim yok. Günü geldiğinde ne karar verilmesi gerekiyorsa, cesurca veririm”
• “Partinin yeniden birlik, beraberliği için her türlü fedakarlığı yaparım ama her ne pahasına olursa olsun koltukta oturmak için taviz vermem”
• “Siyasette kırgınlık yoktur. Hele devletin zirvesinde asla olmaz”
Başbakan Hüseyin Özgürgün, kabinede şu aşamada değişikliğin söz konusu olmadığını, ancak siyasette 24 saatin bile uzun olduğunu belirterek, kabine değişikliği için koşullar ve şartlar oluşmuşsa, değişiklik yapmaktan çekinmeyeceğini bildirdi. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile aralarında hiçbir kırgınlık olmadığını belirten Başbakan Özgürgün, “Biz sadece, Kıbrıs konusundaki hassasiyetimizi, endişelerimizi ortaya koyarız. Hatta bu, Cumhurbaşkanına güç ve destek de verir. Elini güçlendirir” dedi.
Kabine değişikliği konusunda şu an bir ihtiyaç doğmadığını belirten Başbakan Özgürgün,“Bunun, önümüzdeki günlerde doğabilecek bir şey olduğunu da herkes biliyor. Şimdi hayır desem bile, yarın bu sözüm havada kalabilir” dedi. Kurultaydan sonra Ulusal Birlik Partisi (UBP) içinde huzurun yakalandığını, yeni bir dönem başladığını, birlik beraberlik için her fedakarlığı yapacağını ama sırf koltukta oturmak için taviz vermeyeceğinin altını çizen Başbakan Özgürgün, “Başbakanlıkta oturup kalacağım diye bir derdim yok. Hele de ezilip büzülüp bir şekilde sandalyede çökük bir şekilde asla kalmam. Gereğini yaparım, Günü geldiğinde ne karar verilmesi gerekiyorsa, cesurca veririm” diye konuştu. Başbakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Başbakan Hüseyin Özgürgün, Kıbrıs Genç TV’de yayımlanan Kıbrıs Manşet Programı’nda soruları yanıtlayarak, değerlendirmelerde bulundu.
“Siyasette 24 saat uzun bir süre”
Olası kabine değişikliğiyle ilgili bir soru üzerine, siyasette 24 saatin dahi uzun bir süre olduğunu, 4 aydır görevde olan hükümette şu aşamada bir sıkıntı olmadığını belirten Başbakan Özgürgün, “Yeni bir hükümet, zaman içerisinde bazı sıkıntılar, eksiklikler olur. Yolda bazı ufak tefek kazalar da yaşanabilir, ancak şu anda bu saydıklarım herhangi bir şekilde radikal değişikliğe gitmek için yeterli değil” diye konuştu.Başbakan Özgürgün, “(Kabinede) Değişiklik konusunda şu an için böyle bir ihtiyaç doğmadı, bunun, önümüzdeki günlerde doğabilecek bir şey olduğunu da herkes biliyor. Şimdi hayır desem bile, yarın bu sözüm havada kalabilir” dedi.
“Kabine değişikliğinden çekinmem”
Kabine değiştirmekten çekinmeyeceğinin altını çizen Başbakan Özgürgün, “Kabine değişikliği gerçekten gerekliyse ve değişiklik için koşullar ve şartlar oluşmuşsa, bunun partiye zarar vereceğine bakmam. Ülkeye faydalı olması ve hizmet önemlidir. Partide gücümü düşüneyim, taban kaybetmemeyim diye bir derdim olmaz. Hükümet işi farklı bir iştir, ülkeye hizmettir. Orada ülkeye hizmet kısmına bakarım. Partideki işleri ayrı tutarım” dedi.
“Günü geldiğinde ne karar verilmesi gerekiyorsa, cesurca veririm”
Bir soru üzerine, UBP’nin hangi partiyle rekabet halinde olduğunun bilindiğini, ama UBP’nin kendi kendini zayıflattığını kaydeden Başbakan Özgürgün, “Biat bitmedi mi?” sorusuna karşılık şöyle devam etti: “Bu yeni bir dönem. Bu eski dönemlere benzemiyor. Ben öyle bir görevi yapmam zaten. Beni tanıyanlar bilir. Bildiğim yolda yürürüm, belli hizmetleri yapabileceğime inanırsam devam ederim, o hizmetleri yapamayacağıma inandığım gün, 2006’da Genel Başkanlık’tan da, ana muhalefet Genel Başkanlığından da vazgeçtim. Başbakanlıkta oturup kalacağım diye bir derdim yok. Hele de ezilip büzülüp bir şekilde sandalyede çökük bir şekilde asla kalmam. Gereğini yaparım, doğrusunu yaparım. Günü geldiğinde ne karar verilmesi gerekiyorsa, cesurca veririm. Bu da, başbakanlık görevindeysem, partiden önce ülke için verilir. Sonra parti için verilir. UBP bu sıkıntıları çok yaşadı. Kaç defa ikiye bölündü.”
“Koltukta oturmak için taviz vermem”
Kurultaydan sonra UBP içinde huzurun yakalandığını, kurultayda “şuradaydı, buradaydı” demeden, hepsiyle beraber hareket ettiğini anlatan Başbakan Özgürgün, “Hiç birine bir önyargım ve kırgınlığım yoktur. Hepsine günü geldiğinde görev vardır. Net, onu söyleyeyim. Bu benim bakış açımdır. Kurultayda olanın kurultayda kaldığını söylüyorum” dedi.Partinin yeniden birlik, beraberliği için her türlü fedakarlığı yapacağını ama her ne pahasına olursa olsun koltukta oturmak için taviz vermeyeceğini vurgulayan Başbakan Özgürgün, “Kucaklamayı, birlik beraberliği sağlamak için sonuna kadar çalışacağım, olmazsa da gereğini yaparım” diye konuştu.
“Kıbrıs konusundaki hassasiyetimizi, endişelerimizi ortaya koyduk”
Başbakan Özgürgün, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile arasında bir kırgınlık olmadığını ifade ederek, “Siyasette kırgınlık yoktur. Hele devletin zirvesinde asla olmaz. Çünkü işbirliği ve birliktelik olmazsa devlette sıkıntı yaşarız. Bu olgunluğa hem Sayın Akıncı hem biz ulaşmış durumdayız. Böyle bir sıkıntımız olmaz” dedi. Son açıklamasının aceleyle değerlendirildiğini düşündüğünü belirten Başbakan Özgürgün, şöyle konuştu:
“Bir taraf ‘öldüm, bittim’ diye isterse, diğer taraf da naza çekerse, anlaşma olmaz”
“Net olarak şunu söyledim: Biz anlaşma dilencisi değiliz. Rum tarafı bizi anlaşma dilencisi gibi görüp hareket ederse o zaman bir anlaşmaya varamayız. Anlaşmanın olabilmesi için iki tarafın da istekli olması lazım. Bir taraf anlaşmayı " öldüm, bittim" diye isterse, diğer taraf da naza çekerse, bu anlaşma olmaz. Anlatmak istediğim buydu. Son zamanlarda Rum tarafında da böyle bir hava görüyorum. Nitekim bu endişelerimizi doğrular şekilde hem Anastasiadis’in hem DİSİ lideri Neofitu’un açıklamaları var; ‘garantiler konusu kalkacak’ diyor. Böyle bir şey mümkün değil. Bunu Sayın Cumhurbaşkanı düşünmez bile, bunu biliyorum. Buna dikkat çekmek istedim. Açıklamam, hiçbir şekilde Cumhurbaşkanın şahsına ya da halk tarafından cumhurbaşkanı olarak seçildikten sonra o makamda yıpratılmasına değildir. Biz sadece, Kıbrıs konusundaki hassasiyetimizi, endişelerimizi ortaya koyarız. Hatta bu, Cumhurbaşkanı güç ve destek de verir. Çünkü Cumhurbaşkanı da şunu diyebilir; "bizim hükümetimiz bu konuda endişe duyuyorsa. O zaman sizde bu açıklamalarına biraz dikkat ediniz. Ben de zorda kalıyorum" diyebilir. Elini güçlendirir.” Cumhurbaşkanın müzakere heyetinde, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı’nın da yer almasını istediklerini ve bunu Cumhurbaşkanı’na aktardıklarını belirten Başbakan Özgürgün, “O konularda çok daha rahat ve masadaki konulara hakim ve bilgi sahibi oluruz. Hükümetin bu anlamda belki de endişeleri giderilmiş olur diye Sayın Cumhurbaşkanına aktardım. O olursa ikimizde çok daha rahat oluruz” dedi.
FETÖ-PDY soruşturması
Başbakan Özgürgün, FETÖ-PDY soruşturması kapsamında en küçük ihbarların dahi değerlendirildiğini, bugüne kadar yapılan ihbarların asılsız çıktığını, herhangi bir sonuç olmadığını, ancak bundan sonra da olmayacağı anlamına gelmediğini söyledi.
Hükümetin elinde bir liste olmadığını, hukukun dışına çıkılamayacağını, Türkiye’den, kendi vatandaşlarıyla ilgili bir iade talebinin de gelmediğini kaydeden Başbakan Özgürgün, “Şuana kadar bir şey yok. Güvenlik güçleri en küçük ihbarı değerlendiriyor” dedi.