Özgürgün’ün çapkınlığı

Hüseyin Özgürgün’ü Türkiye kamuoyu Dışişleri Bakanı olmasından çok ‘çapkınlığı’ ile tanıyor olmalı. Eh, Türkiye medyasının diline düşmek, dipsiz kuyuya düşmek gibi bir vaziyet… Geçen sene Seray Sever’le yakınlığı süslemişti

 

 

Hüseyin Özgürgün’ü Türkiye kamuoyu Dışişleri Bakanı olmasından çok ‘çapkınlığı’ ile tanıyor olmalı.

Eh, Türkiye medyasının diline düşmek, dipsiz kuyuya düşmek gibi bir vaziyet…

Geçen sene Seray Sever’le yakınlığı süslemişti gazete sayfalarını ve TV ekranlarını…

Şimdi de bizden bir ‘manken-öğretmen’le ilişki yaşadığı iddialarıyla yine revaçta Özgürgün…

Bizim basının aksine, Türkiye basını ‘özel hayatın gizliliği’ konusunu çoğunlukla es geçiyor.

Hele ‘tanınmış’ bir isimse söz konusu, incir ipi gibi uzar gider haberler…

Kim bilir, belki de Özgürgün’ü yakın takibe almak için paparazziler bile yollanmıştır İstanbul medyası tarafından Kıbrıs’a…

“Hüseyin Özgürgün ‘manken-öğretmen’ sevgilisiyle kameralara yakalandı” haberi çok iş yapar bugünlerde!..

**

“Özgürgün’ün aşk yaşayıp yaşamadığı” kimi ilgilendirir ki?

Bakan olsa da, sonuçta o da bir insan…

Özel hayatı ancak ve ancak kendisini ve yakınlarını ilgilendirir.

İster aşk yaşar, isterse meşk…

İster kadınla yaşar, ister erkekle…

Gerçi eşcinsellik hala ‘suç’ sayıldığından Sarris’in başına gelenler gelebilir onun da başına, ama yaşamak isterse yaşar.

Bir mankenle aşk yaşadı mı yaşamadı mı?

Kime ne?

**

Haberin öne çıkan kısmı ‘çapkınlık’ olsa da, aslında tam bir ‘skandal’ yaşanıyor.

Üstelik de ‘eğitim’ gibi üstüne titrenilmesi gereken bir alanda…

İddialara göre Özgürgün sevgilisi ‘manken’i torpille işe aldırmış.

‘Geçici öğretmen’ olarak!..

Başka bir işe de değil…

Öğretmenliğe!..

**

Kıbrıs Türk basınında isim verilmeden haber yapılmıştı. Türkiye medyası ise doğrudan Hüseyin Özgürgün’ün adını verdi ‘sevgilisine torpil yapan bakan’ olarak…

O mudur, yoksa bir başka ‘bakan’ mı, henüz açıklanmış değil.

Hoş, zaten neyi nasıl açıklayacaklar ki?

Düşünün siz: Başbakan İrsen Küçük basın toplantısı yapıyor ve bu konuda yazılıp söylenenler hakkında bilgi veriyor.

Ne diyecek?

Eğer “Kesinlikle böyle bir torpil yapılmamıştır” demeyecekse, diyemeyecekse, söyleyecek başka bir lafı olabilir mi?

İrsen Bey kameralara gülümseyerek “Bir bakan arkadaşımızın hanım arkadaşının Lapta’da bir okulda öğretmen olarak görevlendirildiğini öğrenmiş bulunuyoruz. Eğitim bakanlığımız nezdinde yapılan inceleme sonucu söz konusu bakan arkadaşımızın hanım arkadaşının işine son verilmiştir” mi diyecek?

Bence Başbakan da, Özgürgün de, Eğitim Bakanı Dürüst de bu konuda bir şey demeyecekler.

Susacaklar.

Neler unutulmadı ki ‘çapkınlık torpili’ unutulmasın?

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri