İnsanın aklına gelmeyen başına gelirmiş.
Patates kıtlığı tam o misal...
Kim derdi ki Kıbrıslı Türkler'in temel gıda ürünlerinden patates gün gelecek de altın gibi kıymete binecek ve piyasada bulunmaz duruma gelecek.
Kıbrıs patatesiyle övünürken, şimdi yiyemez hale gelmek gerçekten de 'şaka gibi'...
Yurt dışında yaşayanlar dalga geçiyorlar 'Gelirken çikolata yerine hediye niyetine birkaç kilo patates getirelim ' diyerek...
Hem komik ama hem de trajik bir durumdayız.
Bu yaşıma kadar patates kıtlığı olduğunu hatırlamıyorum.
Peki ama ne oldu da patates bizi terk etti?
* * *
Kızarmışı, haşlanmışı, püresi, fırınlaması, küllemesiyle bin bir çeşidini neredeyse her gün pişirip yediğimiz patatesin ortadan kaybolmasının nedeni yaşadığımız ekonomik krizdir.
Daha açık şekilde söylemek gerekirse bu işin müsebbibi Türk Lirası'dır.
TL o kadar değer kaybetti ki, Kıbrıs'ın kuzeyi ile güneyinde yeni bir durum ortaya çıktı.
Üreticiler, tüccarlar bu yeni duruma göre pozisyon alıyorlar.
Tüketici de öyle yapıyor.
Patates hokus pokusla kaybolacak değil ya...
Üretici patatesini güneye veriyor.
Karşılığında değersiz TL yerine değeri artan Euro alıyor.
Haksız mıdır?
* * *
TL bugünlerde biraz değer kazandı ama son bir yılda kaybettirdikleri felaket düzeydedir.
Emeğiyle geçinen ve geliri TL olan insanlar perişandır.
Krizin asıl darbesi yeni yılda kendini hissettirecek.
Elinde imkan olan tedbir alacak.
Tasarruf bir tedbirdir ama yeter mi bilinmez.
Gelirini TL yerine değerli bir para cinsine çevirmek birçok insan için imkansız.
Bir kısım insan güneyde iş buldu, arayanlar artıyor.
Amaçları Euro cinsinden bir maaş almak ve krizin yaralarını biraz da olsa sarabilmek.
Üretici de öyle yapacak.
Eğer satabiliyorsa, ürününü TL yerine Euro ile satıp kendisini güvenceye alacak.
Ekonomik akıl bunu gerektiriyor.
* * *
TL cinsi gelirle döviz cinsi harcamanın hüküm sürdüğü 'TL-zone'daki KKTC'de baş gösteren patates kıtlığı uygulanan ekonomik modelin 'akıl seviyesi'ni de açık ediyor.
Ve bu 'akıl' değişmedikçe, yarınlarda bu toplum çok daha vahim kıtlıklar görecekmiş gibi duruyor.