Peki şimdi ne olacak ?

Erdinç Gündüz

Cumhurbaşkanı Eroğlu’nun Kıbrıs’ta nasıl bir çözüm  istediği sorusuna,  bu ülkede yaşayan hiç bir bireyin, eminim,  verebileceği kesin bir yanıt yoktur.  Ama öyle de olsa, bugün itibarıyla, ‘seçilmiş’ bir lider olması nedeniyle,  ‘çözüm  için, Kıbrıslı Türklerin  görüşmelerdeki resmi temsilcisi de odur.

Aslında,  Cumhurbaşkanı Eroğlu, bu dönemdeki çözüm görüşmelerine, ‘barış ve çözüm yanlısı bir lider’  havalarıyla  başlarken,  ‘Masa’ya  kendi öz iradesiyle mi yoksa bir başkalarının (!) iradesiyle mi gittiği de ayrı bir soru işaretidir.  ‘Masa’da şimdiye kadar alınan yol  (varsa) konusunda da çok ayrıntılı bilgi yoktur.  Açıkçası “Değirmende su mu dövülüyor ?” sorusu hep kafalarda durmaktadır.

Sayın Eroğlu,  ‘Annan Planı’ döneminin büyük ‘Barış ve Çözüm’ yanlısı Rum lideri Anastasiadis’in, gaz-petrol meselesinde Türkiye’nin tutumunu bahane ederek masadan çekilmesine de,  büyük bir olasılıkla içten içten sevinmiştir. Muhtemelen, kendisini masa’ya gönderenlere de,  “Ben size söylememiş miydim ? Bunlarla anlaşma olmaz...” bile  demiştir.

Kıbrıs’ın tarihine,  ünlü ‘Çözümsüzlük çözümdür’  ifadesiyle geçen  (ve hatta damga vuran)  Sayın Eroğlu’nun en son bombaları ise, Rumların ‘masa’da istediklerini iddia ettiği köyler, kasabalar, bölgeler konusundadır.   Cumhurbaşkanı, “Rumlar  görüşmelerde bizden çok toprak istiyorlar. Ama ben vermem....”  demiştir.  

Sami Özuslu, pek de ‘uslu’ durmayarak, insanların kafasını karıştıran bu açıklamaların doğruluğunu çok merak etmiş ve bir Rum yetkiliye sormuş :  “Görüşme Masasında böyle birşeyler konuşuldu mu ?  Mesela ‘Masa’da bir harita var mı ?”.  Aldığı cevap şaşırtıcı.  “Hayır......”  v.s. v.s. v.s.

Hangisi doğruyu söylüyor ? Cumhurbaşkanı Eroğlu mu ? Yoksa Sami Özuslu’nun konuştuğu Rum yetkili mi ? Kıbrıslı’nın kafası birz kez daha darmadağın.

Hiçbir zaman çözüm istemeyenler,  yıllardır “Bir karış toprak verilmezzzzz....”,  “Kanla aldık Masa’da vermeyüzzzz...”, “Kuzey’de Rum malı falan yok. Hepsi sizinnnnn ve de bizimmmm....”  diyenler durumdan memnun. Hem Anastasiadis’in ‘Masa’dan çekilmesinden -yani görüşmelerin kesilmiş olmasından-,  hem de, Cumhurbaşkanı’nın yaptığı açıklamalardan.

Gerçekten bir çözüm isteyenler ise yine şaşkın ve yine umutsuz. “Eroğlu’nun ekmeğine bal sürüldü...”, “Zaten niyet yoktu...” diyenler ise “Peki şimdi ne olacak ?” sorusu ile boğuşmakta şimdi bir kez daha.