Crans-Montana’daki Kıbrıs Konferansı’nın başarısızlıkla sonuçlanmasının ardından Kıbrıs Rum basını, Kıbrıslı Türk Lider Mustafa Akıncı, TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Kıbrıslı Rum Sözcü Nikos Hristodulidis, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias ve siyasi partilerin sonuçla ilgili açıklamalarını aktardı, prosedürün geleceğine ilişkin belirsizliğe vurgu yapan haberler yayımladı.
Politis haberi “İki Bölgeli İki Toplumlu Federasyon Perdesi Kapandı… Antonio Guterres de Bitiş Düdüğünü Çaldı… Kuzey’deki ve Güney’deki Kıbrıslılara İyi Dilekler… Türk Tarafı BM Parametreleri Dışında Düzenleme Arıyor” başlığıyla manşete çekti.
Kıbrıs Rum ve Yunan taraflarının, prosedürün bir şekilde devam etmesi ümidini koruduğunu ancak Türk ve Kıbrıs Türk tarafından, artık önüne B planını koyduğunu, iki bölgeli iki toplumlu federasyon hedefini terk ettiğini gösteren” açıklamalar yapıldığından, buna çok da olanak kalmadığını savundu.
TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Kıbrıs sorununa çözümün artık BM parametreleri dışında aranması gerektiği ve Akıncı’nın federasyon çözümünün mümkün olmadığı ve Kıbrıs Türk toplumunun, Türkiye’nin de yardımıyla, uluslararası ilişkilerini iyileştirmeye devam edeceği açıklamalarını öne çıkardı.
Prosedürün sonlandığını “Kuzey’deki ve Güney’deki Kıbrıslılar için her şeyin iyi olmasını dileyen BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in de ilan ettiğine vurgu yapan gazete, “Bu ifade, artık daimi görülmeye başlayan bir ayrıma gönderme yapıyor” ifadesini kullandı.
Alithia “Senin Suçun – Senin Suçun!.. İki Taraf Arasında Crans-Montana Çöküşü Konusunda Karşılıklı Suçlamalar Başladı” başlıklı manşet haberinde Crans-Montana’daki “dramatik çöküşün ardından, Türk ve Yunan yetkililerin birbirlerini suçlayan açıklamalar yapmaya başladığını yazdı.
“Kıbrıs sorunu seçimler nedeniyle buzdolabına girdi”
Kıbrıs Rum tarafının, çöküşün nedenini Türk tarafını Garanti Antlaşması’nın, Türkiye’nin müdahale hakkının ve Ada’da asker kalmasındaki ısrarına bağlarken, Türk tarafının da Rum tarafının sıfır garanti ve sıfır asker ısrarı olduğunu söylediğine işaret eden gazete, “resmi olarak yeni inisiyatifler için çaba harcanacağı söylense de genel kanaat Kıbrıs sorununun, başkanlık seçimleri nedeniyle buzdolabına girdiğidir” ifadesini kullandı.Gazete, Akıncı’nın önceki gün düzenlediği basın toplantısında söylediklerinin ana hatlarını “Mustafa Akıncı: Benim Jenerasyonun Son Çabası… Kıbrıslı Türk Lider Konferansın Türk Askeri Sayısında ve Güvenlik Konusundaki Anlaşmazlık Yüzünden Başarısızlığa Uğradığı Gerçek Değil” başlık ve spotları altında aktardı.
TC Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun açıklamasını ise “Mevlüt Çavuşoğlu Yeni Parametrelerden Söz Etti” başlığı altında özetleyen gazete, “Hükümet Sözcüsü: Yolun Sonu Değil… Başkan Anastasiadis İşgale Son Verme ve Vatanımızı Yeniden Birleştirme Konusunda İyimser Olmamıza Olanak Tanıyacak Şartları Yaratmak İçin Çabalarını Güçlendirecek” başlığı altında Kıbrıslı Rum Sözcü Nikos Hristodulidis’in açıklamasına yer verdi.
“Başarısızlığa, Türk tarafının Garanti Antlaşması’nın, müdahale hakkının ve Türk askeri varlığının devamında ısrar etmesi neden oldu”
Habere göre” Crans-Montana’dan çıkan sonucun olumlu bir gelişme olmadığını ancak yolun sonu da olmadığını” söyleyen Hristodulidis, “kabul edilemez” diye nitelediği mevcut durumun “Kıbrıs’ın geleceği olamayacağını ve Anastasiadis’in “işgale son verme ve vatanı yeniden birleştirme” iyimserliğine olanak tanıyacak şartları yaratmak için çalışacağını” savundu.
Süreçteki başarısızlığa, “Türk tarafının Garanti Antlaşması’nın, müdahale hakkının ve Türk askeri varlığının devamında ısrar etmesinin neden olduğunu” iddia eden Hristodulidis, “Türklerin, Güvenlik ve Garantiler başlığındaki tezlerinin ötesinde, geriye kalan konularda ortaya koydukları tezlerin de BM Genel Sekreteri’nin çerçevesi dışında olduğunu ve hiçbir şekilde kabul edilemeyeceğini” öne sürdü.
Hristodulidis, Anastasiadis’in “Crans-Montana sürecinin ilk gününden itibaren, kabul edilmesi halinde Kıbrıs sorununa kapsamlı çözüm yolunu açacak öneriler sunduğunu” iddia etti. Rum Sözcü, Anastasiadis’in gerek Crans-Montana’da bulunan Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kocias gerek sürekli telefon irtibatı içerisinde olduğu Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile aralarındaki “mükemmel iş birliğinden memnuniyet duyduğunu” da söyledi.
Nikos Kocias: “Türkiye’nin Kıbrıs’ın tamamına müdahale hakkı kabul edilemez”
Gazete “Nikos Kocias: Müdahale Haklarının Kabulü Mümkün Değildi” başlıklı haberinde Yunanistan Dışişleri Bakanı Kocias’ın cuma sabahı sosyal medya hesabında paylaştığı “Türkiye’nin Büyükada’nın (Kıbrıs) tamamına müdahale hakkının kabul edilmesi mümkün değildi. Kıbrıs sorununun çözüm rüyası ve planı açıktır” mesajını aktardı.
Haberde Kocias’in daha sonra Kıbrıs Rum ve Yunan gazetecilere yaptığı bilgilendirmede “Yunanistan Kıbrıs’ın garantiler ve vesayetler olmayan, normal bir devlet olması için adil ve sürdürülebilir çözüm bulunması için bütün gücüyle çalışmaya devam edecek” diyerek Anastasiadis’le aralarında mükemmel bir iş birliği olduğuna dikkat çektiği belirtildi.
Haravgi ise Kıbrıslı Rum siyasi partilerin, ortak noktasını başarısızlıktan Türkiye’yi sorumlu tutmalarının oluşturduğu tepkilerini “AKEL: Çıkmaz Fiili İşgal Durumunu İdame Ettirir… ‘Merkez’: Strateji Değişsin, Eide Kovulsun, BM’nin Rolü Değişsin” başlığı altında toparladı.
AKEL: “Hayal kırıcı ve olumsuz”
Habere göre AKEL Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu, Crans Montana’dan çıkan sonucu “hayal kırıcı ve olumsuz” diye niteledi ve Kıbrıs sorununun çözüm çabalarının başarısızlığının “fiili işgal durumunu idame ettirdiği” görüşünü ortaya koydu. Stefanu, “Konferansın sonuçlarıyla ilgili üçüncü tarafların, özellikle de BM’nin ne yazacağı çok önemi ve kritiktir” vurgusunu yaptı. Stefanu “Olumsuz gelişmelerin bertaraf edilmesi için ilerici Kıbrıslı Türklerle işbirliği kurulması şarttır” dedi.
DİSİ: “Anastasiadis İsviçre’de büyük bir milli çaba harcadı”
DİSİ Basın Sözcüsü Prodromos Prodromu “Anastasiadis İsviçre’de büyük bir milli çaba harcadı. Bu çabanın zirve noktasını da istenenin, Kıbrıs’ın üçüncü tarafların işgal, garanti ve müdahale hakkı olmayan normal bir devlet yapmak olduğunu BM Genel Sekreteri’nin kabul etmesidir” diye konuştu.
DİKO: “Kıbrıs sorununda yeni bir strateji uygulanmalı”
DİKO Basın Sözcüsü Athos Andoniadis Kıbrıs sorununda yeni bir strateji uygulanması gerektiği görüşünü tekrarladı. Andoniadis, kapsamlı durum değerlendirmesi yapmak, kuzeyin yükseltilmesi veya tanınması yönündeki eylemlerini göğüslemek ve bertaraf etmek için Kıbrıs Rum Ulusal Konseyi’nin toplanmasını istedi.
EDEK: “Eide’nin uzaklaştırılmasını resmen talep etmeli”
Kıbrıslı Rum Lider Anastasiadis’in ve hükümetinin “Güvenlik Konseyi’ne başvurarak BM’den, hakemlik ve sunulan öneriler arasında köprü kuruculuk rolünü terk etmesini Uluslararası Hukuk ve BM kararları temelinde Kıbrıs sorununun çözüm hükümlerini ileri götürmesini talep etmesi gerektiği” görüşünü ortaya koyan EDEK, Anastasiadis’in, Genel Sekreter’in Kıbrıs Özel Danışmanı Espen Barth Eide’nin uzaklaştırılmasını resmen talep etmesi gerektiğini öne sürdü.
Çöküş…
Vatandaşlar İttifakı, Türkiye’yi “Kıbrıs sorununun çözüm çabalarını daha konferans başlamadan çöküşe sürüklemekle” suçladı.
Dayanışma Hareketi de Anastasiadis’ten “her yöntemi kullanarak uluslararası unsurun, yazılı sunduğu önerinin artık hiçbir geçerliliği kalmadığını açıkça anlamasını sağlamasını” istedi.
Fileleftheros haberini “Ankara Kapıyı Kapattı… Türk Dışişleri Bakanı’nın İfadeleri B Planının Uygulamaya Konulduğuna Gönderme Yapıyor”, Türkiye’ye Çaktılar Gürlediler… Crans-Montana’daki Konferansın Çöküşüne Partilerin Sert Tepkisi” başlıklarıyla okurlarına akardı.