Pile | İhtiyaç insani, çözüm dayatma!

Cenk Mutluyakalı

Pile’de yaşanan gerilimin ardından hafta sonu köye gittim, neler olduğunu anlamaya çalıştım, muhtarla konuştum, tartışmalı yol yapımının olduğu bölgeyi gezdim.

Diplomasi ve hukuk dışı siyasete kaba kuvvet eşlik edince ortaya tam bir gerilim çıktı, haklı bir ihtiyaç gölgede kaldı, dünyaya rezil olduk.

Pile’yi gezelerken anlatıyorlar, “Burası Birleşmiş Milletler toprağı, bu tepe Türk’ün, bu tarla İngiliz üsler bölgesi, bu karşı taraf Rum’un, bu ara yer tartışmalı…”
Böylesi bir yapı…
Kıbrıs’ta birlikte yaşam ve barış inşasının laboratuvarı olabilecekken Pile, milliyetçi güç gösterilerine hizmet ediyor; daha acısı “ortak çöplüğe” dönüşüyor giderek, kaçakçılık, uyuşturucu, kumarla birlikte…

Pileli Kıbrıslı Türklerin ihtiyaçları, son derece insani ve anlaşılır.
Güneye olduğu gibi kuzeye de özgür, konforlu ve sorunsuz ulaşmak istiyorlar.
Pergama barikatından köye giriş çıkışlar tam bir eziyet…
Bunu kendim de yaşadım.
40 dakika bekledim, Pile’den kuzeye çıkış yapabilmek için!
Bu geçişi her gün, her gece yapmak zorunda olan insanlar var; hastane gibi acil ihtiyaçları da düşünmek gerekiyor, sosyal buluşmaları da…
Orada yaşayan insanlar, her gün bu zorlukla yüzleşmek zorunda kalıyor ve aslında talepleri son derece basit: Pileli Kıbrıslı Türkler için alternatif bir geçiş!


Son kontrol: İngiliz Üs Polisi

Pile’ye adanın kuzeyinden geçiş için Pergama (Beyarmudu) barikatında işlem yapılıyor.
Burada ilk kontrolü Kıbrıslı Türk görevliler üstleniyor.
Sonrasında bir de SBA kontrolü var!
İngiliz Egemen Üs Bölgeleri polisi sadece İngiltere ve Avrupa Birliği yurttaşlarının Pile’ye geçişine izin veriyor.
Daha açık yazalım.
“KKTC yurttaşları” eğer Kıbrıs Cumhuriyeti yurttaşlığına da sahip değilse Pile köyüne giriş yapamıyor.
Türkiye Cumhuriyeti yurttaşları örneğin Pile’ye giremiyor.
Ruslar da giremiyor kuzeyden, İranlılar da…
Bir önemli sorun da bu…
Çünkü özellikle işçi ya da zanaatkâr ihtiyacı karşılanamıyor.
Bir de sosyal hayat var tabii.

Benim çocuğumun yaş günü partisine sınıf arkadaşları gelemiyor, o nedenle evimizde kutlama yapamıyoruz” diyor Pile muhtarı Veysal Güden…
Nişanımız oluyor, yakınlarımız katılamıyor, yıllardır bu sorunu aşmak için uğraşıyoruz, muhataplarımız bir çözüm üretmiyor; futbol takımımız var, kendi köyümüzde maç yapamıyoruz, bu koşullarda nasıl normal bir hayat sürebiliriz.

Meselenin daha iyi anlaşılması için şu bilgiyi de verelim.
Adanın güneyinden Pile’ye giriş çıkış için herhangi bir barikat, kontrol noktası ya da geçiş kapısı yok, güneyden serbestçe Pile’ye giriliyor ya da Pile’den serbestçe güneye çıkılıyor.


Pile’de ne oldu?

Pile’de ne oldu, gerilim neden yaşandı?
Adanın kuzeyinden Pile’ye giriş için alternatif bir yol yapılmak isteniyor.
3-4 kilometrelik bu yol Yiğitler (Arçoz)’dan doğrudan Pile’ye ulaşacak.
Ancak…
Yolun Pile’ye bağlanması için 250 metre kadar İngiliz Üsler toprağından geçmesi gerekiyor!
Buna izin verilmiyor.

Bir de bu yolun kuzeyindeki “Çayhan Düzlüğü” denen arazinin kimin kontrolünde olduğu yönünde uzlaşmazlık var.
Kıbrıs Türk tarafı “burası bizim” diyor ancak ilgili bölge BM Barış Gücü tarafından kontrol ediliyor.

Son durum: “Türk yetkililer yol inşaatına yeniden başlayacak, kendi kontrolündeki alanda ilerleyecek, İngiliz Üsler Sınırı’nda duracak” deniyor.
Daha sonra iş ya “diplomasiye” kalacak ya da yine “kaba kuvvet” sergilenecek.

O utanç görüntülerinin yaşandığı araziye gittim.
Her iki taraf, kendi kontrolündeki noktaya çadırlarını kurdu, sükûnetle bekliyordu.
Bir yanda mavi bereli BM askerleri, bir yanda “KKTC polisi” ve “sivil” görevliler…


Ne isteniyor?

Pile’ye yapılacak alternatif yol ile adanın kuzeyinden köye girişlerin, sadece Türk askeri ya da polisi kontrolünde olması isteniyor, İngiliz üs denetiminin devreden çıkarılması hedefleniyor.

“Pile’ye girişler kontrolsüz ya da tek yanlı kontrol ile olursa kaçakçılık gibi başka sorunlar ya da farklı gerilimler olmayacak mı?” diye soruyorum, Pile muhtarına…

“Bizim temel talebimiz kuzeye insanca ulaşabilmektir, her geçişte 40-45 dakika beklemek istemiyoruz” diyor muhtar…
“İllaki böylesi bir kaygı varsa, Pile’den adanın güneyine geçiş için de kontrol noktası yapılabilir, 2005’e kadar bu vardı” diye ekliyor.


Yol yapımına bir diğer alternatif ise “Batı Barikatı”nın devreye girmesi…
Beyarmudu içerisindeki bir diğer gayrıresmi geçiş noktası burası…
Pileli Kıbrıslı Türkler, “batı barikatı”ndan kendilerine özel geçiş izni istemiş, İngiliz Üs yönetimi bunu reddetmiş. Bu geçişi halen kullananlar var, üsler bölgesinde ikamet edenler örneğin… “Batı Barikatı” formülü de devre dışı kalmış görünüyor, yol yapımıyla birlikte…


 

Pileli Kıbrıslı Türklerin ihtiyaçları, son derece insani ve anlaşılır. Güneye olduğu gibi kuzeye de özgür, konforlu ve sorunsuz ulaşmak istiyorlar. Pergama barikatından köye giriş çıkışlar tam bir eziyet… Bunu kendim de yaşadım. 40 dakika bekledim, Pile’den kuzeye çıkış yapabilmek için!


520 Kıbrıslı Türk, 1700 Kıbrıslı Rum

Pile’de 520 Kıbrıslı Türk yaşıyor, 1700 Kıbrıslı Rum…
Şu notu da düşelim…
Kıbrıslı Türklerin su, elektrik, yol, kaldırım gibi ihtiyaçlarının tümü Kıbrıs Cumhuriyeti tarafından karşılanıyor.
Kıbrıslı Türkler elektrik ve su dahil bu hizmetler için hiçbir ödeme yapmıyor, oysa, köydeki Kıbrıslı Rumlar bu hizmetlerin bedelini ödüyor.

“Yaşanan gerilim sonrasında sizden de elektrik ya da su parası istenirse ne yapacaksınız” diyorum muhtara…
“Öderiz, bunun ayıbı yok, kaçtığımız da yok” diyor Muhtar…
Kuzeye ulaşım sorunu çözülmezse, köyde hiçbir genç kalmayacağını anlatıyor.

Asıl korku daha da büyük…
“Geçişler tümüyle durursa…”
Kıbrıs’ın kuzeyinde ekonomi son dönemde sırtını güneyden gelen ekonomi üzerine yasladı…
Hele de turizm, Larnaka ve Baf’tan direkt uçuşlarla ayakta duruyor.
“İş bu noktaya kadar gelmez, diplomasi devreye girer, çözüm üretir” diye umut ediyoruz.


“Bu iş KKTC’nin işi değil”

Pile’deki operasyonu kim yönetiyor?
Gün boyunca yaptığım temaslardan çıkardığım kesin sonuç: “KKTC değil.

Gerilim “hudut” bölgesinde zaten!
Tüm kontrol askerde…

Doğrudan Türkiye’nin yönettiği bir süreç gibi görülüyor.
“KKTC Dışişleri Bakanlığı” ya da “KKTC Cumhurbaşkanlığı” sadece açıklamalar yapıyor ya da yapılması istenen açıklamaları yayınlıyor.

Bir yabancı diplomata soruyorum, “sizde ne gibi bilgiler var” diye…
Özetliyorum…
“Kıbrıslı Türk liderliği ve Birleşmiş Milletler (BM) Barış Gücü bu konuyu yakın zamanda görüştü. BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Temsilcisi ve Kıbrıs’taki BM Barış Gücü (UNFICYP) Başkanı Colin Stewart, Pile'deki Kıbrıslı Türk sakinlerinin zorluklarını ve rahatsızlıklarını anladı, alternatif çözüm yolları aradı, yeniden müzakere istedi. Diplomatik süreç beklenmeden birileri harekete geçti, Kıbrıs Türk tarafı haklıyken, haksız noktaya sürüklendi.”


Son durum: “Türk yetkililer yol inşaatına yeniden başlayacak, kendi kontrolündeki alanda ilerleyecek, İngiliz Üsler Sınırı’nda duracak” deniyor.