Bakanlar Kurulu, “ithalatçı ve imalatçıların tüketiciye mümkün olan en ucuz fiyattan mal ve hizmet sunması” gayreti için piyasada denetimler başladığını açıkladı. Mal ve Hizmetler (Düzenleme ve Denetim) Yasası’nın verdiği yetkiler hatırlatılan açıklamada toplumsal seferberlik içerisinde hareket edilmesi istendi.
Bakanlar Kurulu’nun konu ile ilgili ifadeleri şöyle;
Son günlerde döviz kurlarında yaşanan dalgalanma nedeniyle ekonomimiz sıkıntılı bir dönemden geçmektedir. Bu dönemde tüketicinin ve özellikle dar gelirli kesimlerin alım gücünün mümkün olduğunca korunması hükümetimiz açısından öncelikli gündem maddesidir.
Yaşadığımız sıkıntılı dönemin en az hasarla atlatılması konusunda herkesin azami gayreti ve özveriyi göstermesi gerekliyken, bazı kesimlerin, özellikle bazı gıda ürünlerinde yapılan fiyat artışlarıyla, kişisel çıkarlar için “krizi fırsata çevirme” gayreti içinde olduklarına dair duyumlar ve iddialar vardır.
Hükümetin serbest piyasaya müdahale olanakları sınırlıdır. Ancak 21/1977 sayılı Mal ve Hizmetler (Düzenleme ve Denetim) Yasası, Ekonomi Bakanlığı’na, “gerekli gördüğü hallerde, herhangi bir imalatçı veya ithalatçıdan, imal veya ithal ettiği malların dökümünü, malı ilk defa piyasaya sürmeden önce veya herhangi bir zamanda maliyet artışı durumunun bildirilmesini” isteme ve yine aynı Yasa çerçevesinde kalite ve fiyat denetim memurları aracılığıyla denetim yapma yetkisi vermektedir.
Yasa’nın 3’üncü maddesinde ise, Bakanlar Kurulu’na, “kamu yararı için bir mal veya hizmetin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti koşullarına uygun fiyatlarda elde edilebilmesini sağlamak amacıyla, bazı mal ve hizmetlerin, bu Yasa kuralları gereğince denetime veya düzenlemeye tabi olmasını zorunlu gördüğü zaman bununla ilgili ve bu Yasada “denetim emri” diye anılan ve Resmi Gazete’de yayımlanan bir emirle, ilgili mal veya hizmeti “denetime tabi mal veya hizmet” statüsüne alma ve bu mal veya hizmetin azami fiyatını belirleme yetkisi vermektedir.
Halkın ve hükümetin haklı beklentisi, serbest piyasaya müdahale gerekmeksizin, bu dönemde ithalatçı ve imalatçıların tüketiciye mümkün olan en ucuz fiyattan mal ve hizmet sunma gayreti içerisinde olmasıdır. Ancak bugünden itibaren yoğunlaştırılacak denetimler sonucunda ters yönde girişimler içinde bulunulduğunun tespit edilmesi durumunda, hükümetin Yasa’dan kaynaklanan yetkilerini kullanmakta herhangi bir tereddüt göstermeyeceği bilinmelidir.İçinden geçtiğimiz dönem, kişisel çıkarlar için “krizi fırsata çevirme” dönemi değil, bir toplumsal seferberlik duygusu içerisinde, ekonominin daralmasını önlemek ve tüketicinin, özellikle de dar gelirli insanlarımızın alım gücünün korunması için her kesimin üzerine düşenin azamisini yapmasını gerektiren bir dönemdir ve hükümetin bunun gereğini yapacağından hiç kimse kuşku duymamalıdır.