Birbuçuk-iki metre derinliğinde kazılan çukura Mehmet Çatallo, Ahmet Beyaz ve Ayşe Ramadan’ı defnetmişler. “Mezarın içinde yarım bir da iskelet bulacaksınız, onu yerinden çıkarmadıydık, kolu, başı, vücudunun yarısı vardı – bu eski mezarlıktan kalma bir iskeletti – onlarla birlikte bu iskelet da çıkabilir” diye anlatıyor Şevket Rado.
Bu eski mezarlıktan bazı mezarlar aileleri tarafından yeni mezarlığa taşınmış – eski mezarlık dümdüz, herhangi bir mezar yok burada. Yeni yaptırılmış tek bir mezar var, o da Poli’de 1974’te savaşta öldürülen dört “kayıp”tan biri olan Mehmet Abdurrahman Çatallo’nun mezarı bu – aslında mezar herhalde sembolik olarak yaptırılmış çünkü mezarda herhangi bir naaş yok, içi boş…
Bu eski mezarlığın yok edilmesini engelleyen de Kayıplar Komitesi yetkilisi Kallis olmuş çünkü aslında Poli’nin anayolu genişletilerek buradan geçirilecekmiş – fakat şimdi bu alan kurtulmuş görünüyor, etrafı tellenmiş… Kallis’in bu insani jesti için Polili Kıbrıslıtürkler, ona teşekkür etmeli…
Tepeye tırmanıp Poli’yi seyrederek ayaküstü sandöviçlerimizi atıştırıyoruz, sonra da yeni mezarlığa gidiyoruz…
Yeni mezarlığa giden toprak yolu otlar ve dikenler bürümüş, marahalar sarı çiçekleriyle boy atmışlar, bu yola ulaşmamız da problem oluyor çünkü bir araç toprak yolun girişini tıkamış. Bu yüzden başka bir giriş bulup bir tarlaya giriyoruz, ohtoları atlayıp mezarlığa giden toprak yolu buluyoruz… Tarlaya böğrülce eken Kıbrıslırum bizi selamlıyor… Az sonra otlar ve dikenler bürümüş toprak yolda tepeye doğru tırmanışa geçiyoruz… Şevket Rado, bastonuyla önden gidiyor ve yolu gösteriyor… En sonunda yeni mezarlığa varıyoruz – tepenin üstünde pek az mezarın bulunduğu küçük bir mezarlık bu… Burasının da tellenmesi gerekiyor… Bir mezarın kapağı kaldırılmış – bazı mezarların mezar taşları yitip gitmiş…
Bu mezarlığa da, 1974’te mevzide intihar eden ve vefat eden Kemal İsmail’in defnedildiği söyleniyor. Mezarlığı Kayıplar Komitesi arkeologlarından Ali Çulluoğlu ve Yannis birlikte temizlemişler – Yannis ve Ali’nin bu insani jesti için Polili Kıbrıslıtürkler onlara teşekkür etmeli…
Kemal İsmail’i buraya defneden, diğer üç “kayıp” Kıbrıslıtürk’ü defnedenler değilmiş.
Kemal İsmail’in intihar etmek istediğini çevresindekilere söylemiş olduğunu Hasan Paşa da anlatmıştı röportajımızda… Şevket Rado, adını bilmediği Yalyalı bir Kıbrıslıtürk’ün, Kemal İsmail’i intihardan vazgeçirmek üzere mevziye onunla konuşmaya gitmiş olduğunu öğrenmiş, “Belki bu Yalyalı Kıbrıslıtürk’ü bulursanız, o tam gömü yerini bilebilir. Kemal İsmail’i gömen şahıs şöför Ganaga idi, Ganaga bir Kıbrıslıtürk’tü ama vefat etti…” diyor. “Kemal İsmail’in intihar etmiş olduğu mevzi, bu yeni mezarlığa çok yakındı” diye anlatıyor.
Kayıplar Komitesi yetkilileri mezarlığı enine boyuna inceliyor, nereye gömü yapılmış olabileceğini araştırıyor…
Kemal İsmail, “Yero” olarak da bilinirmiş ve geçmişteki röportajımızda Hasan Paşa’nın anlattığına göre, çevresindekilere “Rumlar’ın geldiğini görürsam kendi kendimi vuracam” dermiş. Hasan Paşa da Kemal İsmail’in akrabalarını uyarmış ve onu mevzide yalnız bırakmamalarını, intihara eğilimli olduğunu söylemiş… Ama Kemal İsmail yine de intihar etmiş… Hasan Paşa bu intihar haberini ancak esir düştükten sonra öğrenmiş…
Ünay Paşa, “Kendini vurmuş olduğu mevziye gömüldüğünü da duyduyduk” diyor… Ancak Şevket Rado, onun bu yeni mezarlığa gömülmüş olduğunu söylüyor.
Poli’de işimiz biter bitmez, son sürat Lefkoşa’ya dönüyoruz. Gerek Şevket Rado’ya bizimle birlikte Poli’ye geldiği, bize üç “kayıp” Kıbrıslıtürk’ü nereye defnetmiş olduğunu gösterdiği ve bildiklerini paylaştığı için, gerekse Kayıplar Komitesi yetkililerine bu ziyaretimizi olanaklı kıldıkları için sonsuz teşekkürler diyoruz…
----------------------------------------------------------------------------
Kısa bir ara: 28-31 Ekim 2013 tarihlerinde sendikamız DEV-İŞ’i temsilen Brüksel’de bir toplantıya katılacağım için birkaç gün yazı dizimize ara veriyoruz… 2 Kasım 2013 Cumartesi günü, yazı dizimize devam edeceğiz…