Çiçeği burnunda Başbakanımız ve Başbakan Yardımcımızın “Müzakerelerde hükümet temsilcisi de yer alsın” söylemi masum görünse de aslında kendi içinde kötü niyet barındırıyor.
Elbette normal bir ülkede olsak ve normal bir hükümetimiz olsa bu talep de normal karşılanabilirdi.
Ancak durum hiç normal değil!..
Anormal!..
Bir kere 20 milletvekili ile en fazla oy alan parti (CTP) Türkiye ve onun buradaki bürokratik uzantılarının marifetiyle muhalefete düşürüldü.
14 milletvekili olan parti iktidara getirildi. Yanına da siyasetten silinmeye yüz tutmuş sözüm ona bir “ortak” ve eklektik bağımsız milletvekilleri eklendi.
Üstelik bu değişimde ne sandık kuruldu, ne de seçim yapıldı.
‘Post modern’ bir darbeyle iktidardan uzaklaştırılan bir parti var anlayacağınız.
Üstelik bu parti, hem 20 milletvekiline sahip, hem de federal çözümü savunuyor.
Bunlara ek olarak daha bir sene evvel % 60 gibi bir oyla seçilen yine Federal Kıbrıs’ı savunan bir de Cumhurbaşkanı var.
20 vekilli çözüm yanlısı parti, Cumhurbaşkanı’na destek veren en büyük parti konumunda…
E şimdi nasıl olur da, bizim 14 vekile sahip olan TC destekli darbe hükümetinin “başbakanı” çıkıp “müzakerelere” temsilcisini göndermek ister?
Bu normal bir şey mi?
Asla!..
O zaman sevgili “darbeci başbakan” susmalı, ve yerine oturmalıdır.
Keza yardımcısı da öyle!
Zira ne kendi, ne hükümeti normal değildir.
Ne 20 milletvekiline sahip CTP iradesi, ne de Cumhurbaşkanı Akıncı “darbeci başbakan” oyuncağı değildir.
Hüseyin Özgürgün TC destekli post modern darbe ile hükümete gelen ve halkı temsil etmeyen bir siyasetçi olduğunu bilerek konuşmalıdır, gerisi fasa fisodur.
Yani müzakereler berhava etme gailesi taşıyan “temsilci gönderelim” talebi geçersizidir.
Bilmem anlatabildim mi?
(Grafik: facebook.com/A.Depresan)
------------------------------------------------------------------
• BİR KARAR…
Bu kez yasadışı yurttaş!
Yeni vatandaşlık dağıtma konusunda adeta kendinden geçen UBP-DP Azınlık Hükümeti yasadışı bir karara daha imza attı.
4 Ağustos 2016 tarihli Bakanlar Kurulu toplantısında yeni yurttaşlıkları onaylayan hükümetin onay verdiği yurttaşlık kararları arasında 12 yaşında bir de çocuk var.
Yasalarımıza göre Bakanlar Kurulu kararıyla vatandaş yapılabiliyor ancak vatandaşlık verilecek kişinin “reşit” olması şart…
Yani 18 yaşından büyük olması…
Ancak son kararda kurulun 12 yaşındaki bir çocuğu yurttaş yaptığı açıkça görülüyor, zira kararda yurttaş yapılan kişinin 2004 doğumlu olduğu yazıyor.
Kısacası bu karar yasadışıdır, hukuken geçerli değildir.
------------------------------------------------------------------
• BİR YORUM…
Ben kediyim Sayın Başbakan (!)
Laden Yalman güzel yazdı sosyal medyada… “Başbakan Koordinasyon ofisine karşı çıkan gençlerin sporla ne alakası olduğunu bilmiyormuş. Yani ofise karşı çıkmak için sporcu olman gerekiyor, hayvanlara yapılan kötü muameleye karşı çıkmak için kedi, lgbt bireylere karşı işlenen nefret suçlarına karşı çıkmak için homoseksüel, üveyik avına karşı çıkmak için üveyik olman gerektiği gibi. Mantıklı”
Kısacası Hüseyin Özgürgün’e göre “hayvan sever” olmak için “kedi” olmam lazım!..
Bu durumda ben kediyim (!)
---------------------------------------------------------------
• BİR POLEMİK…
Ertuğruloğlu: Akıncı bana ‘pek konuşma’ dedi
Tahsin Ertuğruloğlu: "Bakanlık görevine yeni başladığım dönemde Cumhurbaşkanı Akıncı ile görüşme talep ettim. Görüşmede Sn. Akıncı'ya zaman zaman açıklamalar yapacağımı, bu açıklamaları kendi üstüne almamasını, çözüm sürecini baltalama olarak değil, masada elini güçlendirecek yönde açıklamalar olarak değerlendirmesini istedim. Sn. Akıncı'nın bana cevabı ne oldu biliyor musunuz? ‘Sen fazla demeç verme’
Akıncı’ya katılıyorum, hiç demeç verme Sayın Ertuğruloğlu, hatta sus…
En güzeli…
------------------------------------------------------------
N E O L D U ?
• ‘Turizm Ofisi’ni kiralayan Müsteşar yargılanacak mı? Bunu da çok merak ediyorum. Zira mesele sanılanın aksine büyük bir meseleydi ve yasadışı olduğu kanıtlanmıştı… Perde gerisinde neler döndü kim bilir?
• Sağlıktaki sorunlara ve doktor maaşlarının yükseltilmesine “Türkiye’den isteyeceğim, daha fazla verin diyeceğim” diyerek son yılların en derin ekonomik önerisini getiren Sağlık Bakanı Sucuoğlu’nun Ankara temasları sonuç aldı mı? Bunu da çok merak ediyorum.
• Koopbank’tan çalınan kayıp milyonlar davası ne oldu? Haberi olan var mı?Kayıp paranın akıbeti konusunda net bilgi var mı?
• Piyangolar’daki geçmiş yıllara ilişkin yolsuzluktan bir sonuç çıkacak mı? Birileri ceza alacak mı? Çok merak ediyorum.
----------------------------------------------------------------
Dün canlı yayında izledik… Statükonun liderleri panik halinde… Sanki “kim daha çözüm karşıtı” diye yarış halindeydiler… Acınası… Bu aşamada çözüm güçlerine düşen Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı etrafında kenetlenmektir. Açık ve net!
Tüm farklılıkları bir yana bırakarak, Kıbrıs sorunu dışındaki tüm eleştirileri birkaç aylığına erteleyerek bu tarihi sorumluluğu göstermek gerekiyor…