Kıbrıslı Türk Lider Mustafa Akıncı 3'lü görüşme sonrası basın açıklaması yaptı. Akıncı, görüşmede olumlu bir adım atıldığını belirterek, rayından çıkmış görülen treni doğru rayına yeniden yerleştirdiklerini ifade etti.
Akıncı'nın açıklaması şöyle:
Genel sekterle önce ayrı ayrı sonra 3’lü bir araya geliş oldu. Uzun süre konular enine boyuna değerlendirildi. Sonrasında da sayın genel sekreterin açıklamasıyla kamuoyuna içinde bulundğumuz nokta duyuruldu. Buraya gelirken yaptığım açıklamalarda buradan Kıbrıs’a iyi haberlerin ulaştırılmasını temenni etmiştim. Olumlu bir adım atıldı bugün. Rayından çıkmış görülen treni doğru rayına yeniden yerleştirdik. Sadece rayına yerleştirilmiş olması yeterli değil. Çözüm istasyonuna varması için el birliği ile çalışılması gerekir.
Sayın genel sekreterin sürece karılması son derece önemlidir. Crans Montana’dan sonra genel sekreter sürece doğrudan dahil olmakta isteksiz davranmıştı. Kendisi için de bulunulan koşullarda doğrudan devreye girmeyi de gerekli gördü. Bunun önemli nedenleri vardır. Biri de Doğu Akdeniz’de yaşananlardır.
Bilindiği gibi doğal gaz kaynakları nedeniyle ve Rum tarafının tek yanlı girimleri nedeniyle bir gerginlik yaşanıyor. Bu gerginliğin aşılması için Kıbrıs sorunun çözümünün ne kadar önemli olduğunu Genel Sekreter de görüyor.
Biz onun bu sürece katılımından son derece mutluyuz. Tümüyle tamamlanmamış referans kavramlarının oluşturulmasında gerekse de Kıbrıslı liderler ve garantör ülkelerle müzakere ederek 5’li konferansının da toplana bilmesi için hazırlık sürecini sürdürecek. Bunun çok önemli olduğunu düşünüyorum. Genel Sekreterin süreçteki devamlılığı son derece önemlidir.
Sürece ilişkin söylenenler anlamlıdır. Artık uzayıp giden bir süreç söz konusu olmayacak aşamalandırılmış anlamlı ve sonuç odaklı bir müzakere sürecinden söz ediyoruz. Stratejik bir anlaşmayı hedefleyecek bir süreçten söz ediliyor.
Herhangi bir çözümün siyasi eşitliği içermesi ve etkin katılımı içermesi de bu açıklamada yer alıyor.
Olumlu bir nokta vardığımız nokta. Ancak geleceğe yönelik olarak çalışılması gereken bir aşamadayız. Bunun zamanlamasını da çok dikkatli şekilde yaparak, koşulları iyi ölçerek, genel sekreterin çalışmaları çerçevesinde de iyi planlanmış bir süreci yaşamamız gerekiyor.
Bu süreçten ben şuna da inanıyorum ki Kıbrıs’ta toplumlar, sivil toplum mutlaka devrede olmalıdır. Sorunlarına sahip çıkmalıdır. Kıbrıs adasında her iki toplumunda çözümcü toplumlar olarak barış ve huzur içerisinde yaşayabilecekleri, birbirlerine tahakküm etmeden yaşayabilecekleri ve Türk Yunan dostluğuna da katkı yapabilecekleri Türkiye’nin AB ilişkilerine de katkı yapabileceği bir çözüm mümkündür. Bu olumlu adımın hayırlı olmasını temenni ediyorum.
5’li ile inisiyatifi yürütecek olan genel sekteridir. Herhangi bir tarih telaffuzu olmadı.
BM zemininde yürütülen bir çalışma söz konusudur. Güvenlik konseyinin kararları söz konusudur.
Gelecek yılın sonuna kadar 5’li konferans noktasında hiçbir tereddüdüm yok. Genel sekreterden bu konuda yoğun çaba harcayacağı intibakın edindim. Eğer bir çözüm olmazsa Doğu Akdeniz’de yaşananlar gerginlikler istenmeyen noktalara kadar gidebilir. Benim tereddüdüm yok. Mutlaka bu konferans toplanır."