“Referans Şartlarında Anlaşma Hazır”

Kıbrıs Rum basınında bugün yer alan bir haberde, referans şartlarında anlaşmanın hazır olduğu ileri sürüldü.

Kıbrıs Rum basınında bugün yer alan bir haberde, referans şartlarında anlaşmanın hazır olduğu ileri sürüldü.

Kathimerini gazetesi; “Referans Şartlarında Prensip Anlaşması” başlığıyla ilk sayfadan yer verdiği haberinde, Kıbrıslı liderler Mustafa Akıncı ile Nikos Anastasiadis’in “müzakere alanında, el ele, birbiri ardına engelleri aştıkları eski güzel işbirliği temposuna girdiklerini” öne sürdü.

BM Güvenlik Konseyi’nin son raporu tarafından liderlere dayatılan şeyin, şu an üzerinde hem fikir olunacak referans şartları haricinde, önümüzdeki Kasım ayında her birinin BM Genel Sekreteri’ne yönelik bir rapor kaleme almaları gerektiği olduğunu anımsatan gazete, referans şartlarının hâlihazırda taraflarca şekillendirildiğini ileri sürdü.

Gazete, referans şartlarının; üç eksen temelinde hâlihazırda taraflarca şekillendirildiğini ve BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs için atadığı geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un bu ayın sona ermesiyle birlikte adaya gelişiyle, BM tarafından kâğıda geçirileceklerini yazdı.

Gazete iç sayfadan “Referans Şartlarında Anlaşma Hazır” başlığıyla detaylandırdığı haberinde ise, “liderlerin bu ayın sona ermesiyle birlikte, iki kesimli iki toplumlu federasyon çözümüne varılması hedefiyle, bir zamanlar müzakere alanında el ele birbiri ardına engelleri aştıkları, eski güzel işbirliği temposuna gireceklerini” iddia etti.

Gazete, “diplomatik bir kaynağa” dayanarak, en azından bu sonuncusunun, yani hedefin iki kesimli iki toplumlu federasyon çözümü olduğunun, iki lider arasında 9 Ağustos’ta gerçekleştirilen görüşmede açıklığa kavuşturulduğunu savundu.

Haberde, “şu an iki tarafın, BM Güvenlik Konseyi’nin, Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün (UNFICYP) görev süresinin uzatılmasına ilişkin 27 Temmuz tarihli kararında yer alan direktiflerini iyi bir şekilde okumuş olarak, olguları hesaplayıp kitaplandıklarını ve muhtemelen Ağustos ayı sonunda açıklanacak olan referans şartlarını hazırladıklarını” da ileri sürdü.

İlk etapta, referans şartları metninin sade olacağını ve üç eksene dayanacağını savunan gazete, bu üç ekseni, 2014 yılındaki ortak açıklama, Crans - Montana’ya kadar varılan görüş birlikleri ve Guterres Çerçevesi olarak sıraladı.

BM Güvenlik Konseyi’nin liderlere yanlış anlama veya yorumlama imkanı tanınmamasının vurgulanması gerektiğini de kaydeden gazete, devamla, BM Güvenlik Konseyi’nin 27 Temmuz tarihli kararında yer alan ifadelere atıfta bulundu.

Gazete bu kararda; “liderlerin, yaşayabilir ve kapsamlı bir çözüme varılması hedefiyle, mevcut kararın ilgili bölümlerinin desteklenmesi için üstlendikleri faaliyetlerle ilgili olarak iyi niyet misyonuna yazılı bir şekilde bilgilendirmelerde bulunmaları konusunda teşvik edildiklerini ve BM Genel Sekreteri’nden bu bilgilendirmelerin içeriğini iyi niyet misyonu raporuna (10.01.2020) dahil etmesinin istendiğini” anımsattı.

Haberde, BM Güvenlik Konseyi’nin BM Genel Sekreteri’nden iyi niyet misyonuyla ilgili raporunu 15 Kasım tarihine kadar sunmasını ve raporun liderlerin yazılı bilgilendirmelerini içermesini istediği de anımsatıldı.

Gazete; “Taraflar Ne Diyor” ara başlıklı haberinde ise, “bildiği üzere”, liderlerin 9 Ağustos’taki görüşmesinde, arzu edilen hedefin iki kesimli iki toplumlu federasyon olduğunun açıklığa kavuştuğunu yineledi.

Haberde; “ismi belirtilmeyen Lefkoşa’daki bir kaynağın, liderlerin referans şartlarında, bir zamanlar Jane Holl Lute’un hedeflediği kapsamlı bir metinde değil, sade bir metin üzerinde hem fikir olduklarını ima ettiği de” öne sürüldü.

“Referans şartlarının temelleri veya eksenlerinin, 2014 yılının Şubat ayındaki ortak açıklama, (Akıncı’nın haritası dâhil) Crans - Montana öncesine kadar olan görüş birlikleri ve başlıklarla Guterres Çerçevesi olduğunu” öne süren gazete, bu sonuncusunun bir ayrıntı (engel) teşkil ettiğini, çünkü Rum kesiminin, tarafların çerçeveyi farklı okuması ve bunun müzakere edilmesi gerekeceğini düşünmesinden ötürü, Guterres Çerçevesi’ne başlıklarla değinilmesinden söz ettiğini ileri sürdü.

Haberde “Kıbrıs Türk tarafının ise, 30 Haziran 2017 tarihli Guterres Çerçevesi’ne atıfta bulunduğu” belirtildi.

Öte yandan Kıbrıs’ın güneyinde, Ankara’nın vereceği tepkinin şeklinden endişeli olduğunun görüldüğünü öne süren gazete, yapılan ilgili değerlendirmeye göre; “Ankara’nın olumlu bir sonuç istemediğini, çünkü 9 Ağustos görüşmesinden önce, uluslararası düzeyde olumsuz görünenin Anastasiadis olduğunu” yazdı.

Gazete, “aynı kaynakların, referans şartlarında Ağustos sonunda anlaşma olacağı değerlendirmesinde bulunduklarını” da iddia etti.

Akıncı’nın, 9 Ağustos görüşmesinden sonra, Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak iki kesimli iki toplumlu bir federasyon çözümüne giden bir yol haritası ortaya çıktığını düşünmesine rağmen, Ankara’nın bununla hem fikir olduğunun görülmediği iddiasında da bulunan gazete, liderlerin 9 Ağustos’taki görüşmesinin ardından Akıncı’nın çevresi tarafından da beklenen şeyin, referans şartları meselesinde önümüzdeki iki hafta içerisinde hızlı bir ilerleme olması olduğunu öne sürdü.

Kendi kaynağına dayanarak, “referans şartları meselesi iskeletinin Akıncı açısından bir süreden bu yana hazır olduğunu” ileri süren gazete, geriye kalan şeyin ise, muhtemelen kamuoyuna açıklanacak olan sade metin olduğuna işaret etti.

Edindiği bilgilere göre, Kıbrıs Türk siyasi liderliği açısından referans şartlarının 3 temele dayandığını da savunan gazete, bunların 2014 ortak açıklaması, bir önceki dönemde müzakerelerde varılan görüş birlikleri ve 30 Haziran tarihli Guterres Çerçevesi olduğunu iddialarına ekledi.

Gazete; “Üçlü Görüşme, Gayri Resmi Toplantı ve Yol Haritası” ara başlıklı haberinde ise, liderler arasında referans şartları üzerinde hem fikir olunduğu andan itibaren, ortaya mantıklı bir soru çıkmakta olduğunu da yazdı ve bunun; “Neden o halde Crans - Montana tipinde gayri resmi bir konferans gerekmektedir?” şeklinde olduğunu iletti.

Buna verilen yanıtın; “Kıbrıs sorununa doğrudan müdahil olan herkesin taahhüt altına alınması olduğunu” yazan gazete, gayri resmi toplantı öncesinde Guterres, Anastasiadis ve Akıncı’nın beklenmedik bir şey olmaması durumunda 28 Eylül’de New York’ta bir araya geleceklerini, ancak bu tarihin Lute’un adaya yapacağı ziyaretin ardından kesinleşeceğini ekledi.

 

Güney Haberleri