Kitaplarının ve yatağının olduğu bir evi olmalı insanın mutlaka, diye yorumluyor anlattıklarımı, yeni tanıştığım, hızla dost mertebesine tırmanan bir yürek. Hayata aynı gözlüklerle bakıyoruz, yol çağırdıkça gidiyoruz. Dönüyoruz bazen gerisin geri, bazen arkamıza bile bakmıyoruz bir şehri kalbinden vurup giderken. Hayat yorduğu zaman kaçıp saklanacağımız, anılarımızı depoladığımız, kendimizi yenilediğimiz, sadece bize ait bir mekan ihtiyacımız var.
Ben kitaplara, ayakkabı ve çantalarımı da ekliyorum. Bir kadının asla yeterince ayakkabısı ve çantası yoktur diyen bar filozofu ile aynı görüşteyim. Kitaplarımı ve ayakkabılarımı birlikte her gittiğim yere götüremediğim için efkârlıyım, çok.
Bir taşınma arifesindeyim yine. Kitaplar evin her yerine dağılmış. Toparlayıp gruplara ayırıyorum. Okuduklarım, henüz vakti gelmemiş olanlar, okuma sırasına girmişler, ayrılınamıyacaklar ve bağışlanacaklar şeklinde sıraya durmuşlar.
Bir süredir kendimi kitap alımı konusunda frenlemeye çalışıyorum. Yaşadığım şehirde kitaba ulaşım o kadar kolay ki, evde kitap biriktirmek anlamsızlaşıyor. Doktor’a muayeneye gidiyorsunuz örneğin. Sıra beklemeniz gerekiyor, karşınızda davetkâr kocaman bir kütüphane, keşfedilme arzusunda. Üzerine not düşülmüş. ‘İstediğiniz kitabı alabilirsiniz, bir dahaki ziyaretinizde geri getirin veya yerine başka bir kitap bırakın’. Ne güzel bir fikir!
Bu şekilde hem muhtemelen en endişeli olduğunuz dakikaları daha kolay atlatmış oluyorsunuz, hem de belki sizin hiç ilgilenmediğiniz bir konuda yazılmış, büyük olasılıkla başka türlü elinize asla geçmeyecek bir kitap okuma şansına erişiyorsunuz.
Adını daha önce hiç duymadığım yeni bir yazar keşfetme ihtimali benim en sevdiğim.
Haftanın iki günü misafiri olduğum yoga stüdyosunun kütüphanesinde kişisel gelişim, meditasyon, dengeli yaşam, spiritüalite kitapları çoğunlukla. Bu kütüphane stüdyo öğrencilerinin bu konularda kendilerini geliştirmesi amacı ile düzenlenmiş. İstediğiniz kitabı seçip, isminizi yazdırıyorsunuz, bitirince geri götürüp yenisini alıyorsunuz. Stüdyo bunu ek hizmet olarak dahi görmüyor.
Plajda kitap okumak ayrı bir keyif. Belediye plajları var Marsilya’nın, şehir içinde, sehir dışında, ÜCRETSİZ halkın kullanımına açılmış plajlar bunlar. Belediye, can kurtarma, vestiyer ve kitap hizmeti veriyor vatandaşına, ÜCRETSİZ. Plajın girişine kurulmuş kitaplıktan kitabınızı alıp şemsiyenizin altına uzanıyorsunuz. Kitap çok mu ilginizi çekti, giderken yanınızda götürüp bir dahaki sefere geri getirebiliyorsunuz veya yerine başka bir kitap bırakıyorsunuz, sistem aynı.
Eski Marsilya diye tanımlanan Panier bölgesi sakinleri bir sokağa kendi kitaplıklarını kurmuşlar bu model benzeri. Mahalleli bu kitaplık aracılığı ile ellerindeki kitapları yenileri ile değiştiriyor. Dışarıya hizmet vermeye başlamamışlar henüz, başka bölgelerde yaşayanları; ‘Bunlar bizim için, siz de kendi kitaplığınızı kursanıza’ diye cesaretlendiriyorlar.
Zarafa ve Marius’umuz var bir de bizim. Marsilya’nın en işlek caddelerinden biri üzerine açılmış kitap değişim noktası. 2010 yılında bu caddede düzenlenen Kitap Festivali vesilesiyle inşaa edilmiş ana, oğul zürafa. Son beş yıldır, düzenli çalışıyor. Sürekli bir kitap dönüşümü var Marius’un ve sıkı takipçileri. Okuduğunuz kitapları getirip buraya bırakıyorsunuz, yerine yenilerini alıyorsunuz. Çok ilginç kitaplar oluyor minik Zürafa’da, bir kaç kez Türkçe kitaba dahi rastladım.
Ayrılabildiğim kitapları Marius’a bırakma niyetindeyim, şimdilik yığın oldukça minik. Herşeyden vazgeçmeyi öğrendim de, kitaptan ayrılmak öyle zoruma gidiyor ki! Biraz daha yoga stüdyosundan ‘vazgeçebilmeyi’ öğreten kitaplar mı okumalı, nefes egzersizlerini mi artırmalı, ne yapmalı?
Siz vazgeçebiliyorsanız eğer okuduğunuz kitaplardan, Girne Belediyesi, kitabınıza ikinci bir yaşam şansı tanıma fırsatı yaratmış. Eylül ayına kadar, her Çarşamba ve Cumartesi 11:00-14:00 saatleri arasında Belediye önündeki stantlara kitap bağışında bulunabilirsiniz. Hem evinizde ve ruhunuzda yer açmış olur, hem geri dönüşüme destek olup, herkese kitaba ulaşma şansı sağlamaya katkı koyarsınız.
Ayrılmayı öğrenemediyseniz eğer, nefes egzersizleri ile başlayabilirsiniz. İşe yarıyor, garanti veririm.
10 Temmuz 2015
Marsilya