Fehime ALASYA
Şeker hamurundan figürlü pastalar yapan ve bunu en büyük hobisi haline getiren Çidem Çağlar Taşlı, kızının doğum günü pastasını yapmakla başladığı mutfak serüvenini adres Kıbrıs okuyucuları için anlattı. “Kızımın ilk doğum gününde pasta siparişi verdim, iki gün kala iptal ettiler, malzemeleri alıp kendim yaptım.”
Şeker hamurundan pastalar yapan, bu pastaların da üzerini şeker hamuru figürleri ile süsleyen Çidem Çağlar Taşlı, son yıllarda edindiği bu hobisini ileriye yönelik planlarla geliştirme hedefinde…
İç mimar olan ve el hünerinin buradan geldiğini düşünen Taşlı, kızının doğum günü pastasını yapmakla başladığı mutfak serüvenini ADRES okuyucuları için anlattı.
Çocukluğundan gelen ‘pasta yapma’ hevesini süreç içinde geliştiren Taşlı, aile bireylerinin pastalarını kendi elleriyle hazırlıyor, arkadaşlarına pastadan sürprizler yapıyor.
Taşlı’nın bu uğurda en büyük destekçisi eşi olurken, mutfaktaki sağ kolu ve yardımcısı 8 yaşındaki kızı Işılay…
Pasta yapımına başlama serüvenini anlatan Taşlı: “Daha çocukluğumdan çok ilgiliydim ve uğraşıyordum. Kızımın ilk doğum gününde pasta siparişi verdim, iki gün kala iptal ettiler, malzemeleri alıp kendim yaptım.
Bu ilk pastam oldu. Daha ilk yapışımda üç boyutlu ayıcık yapmıştım. Anne ve babamın doğum günü derken, ailenin geneline bu heves yayıldı.
El yatkınlığım da iç mimarlığımdan geliyor sanırım.
Online figür kursları aldım. Online açık görüşüp ders aldım. Çok etkili oldu. Çok fazla kurs aldım, kendi başıma ve internetten de tarifler öğrendim.
Bu merakımı da geliştirmek için Açık Öğretim'de aşçılık eğitimine başladım.
Bu tür pastalar gerçekten pahalı, malzemeleri de pahalı, bunun için arkadaşlarım ve çevreme de yardım maksatlı pastalar yapıyorum. Beğenildiğini görmek de beni ayrıca çok mutu ediyor.”
Kızım Işılay, babasının doğum günü pastasını kendi yaptı…
Kızının ona yardım etmekten büyük zevk aldığını anlatan Taşlı, anılarını şöyle anlatıyor:
“Eşim de destek, bu yüzden pasta yapımına, figür çalışmalarına vakit ayırabiliyorum, 8 yaşındaki kızım Işılay, babasının doğum günü pastasını kendi yaptı. Eve gitmem çoğu zaman altı oluyor, kızım da çok meraklı, bana yardım ediyor. Birlikte yapıyoruz. Küçük merdanesi ve önlüğüyle benimle mutfağa giriyor, arkadaşlarını da bu etkinliğimize davet ediyor. Kızım uyuduktan sonra gece mutfağa giriyorum.”
“…çünkü katkı maddesi içermiyor”
“İçeriği konusunda ise kesinlikle katkı maddesi kullanmıyorum. Her şeyimi kendim yapıyorum. Şekerli veya şekersiz de diyabetik veya glutensiz pastalar da yaptım. Bu yılbaşı da SOS Çocuk Köyü ile iletişime geçtim. Onlara özel figürlü pastalar yapıp götüreceğim.”
Şeker kullanımı ve sağlık konusundaki düşüncelerini de paylaşan Taşlı, “İçeriği konusunda ise kesinlikle katkı maddesi kullanmıyorum. Her şeyimi kendim yapıyorum. Şekerli veya şekersiz de diyabetik veya gulutensiz pastalar da yaptım. Bu yılbaşı da SOS Çocuk Köyü ile iletişime geçtim. Onlara özel figürlü pastalar yapıp götüreceğim.
Hazır pastalarda çok aşırı şeker oluyor, ben bundan kaçınıyorum. Hem yerken kakmasın hem de sağlıklı olsun diye düşünüyorum. Dışarıdan alınan ürünler çok uzun süreli dayanıklı oluyor, evde yapılanlar ise çok dayanıklı olmuyor çünkü katkı maddesi içermiyor” dedi.
“Bilinç arttı…”
Son yıllarda pasta yapımının yaygınlaştığına dikkat çeken Taşlı, nedenlerine şöyle değiniyor: “Bir anda ülkede bunun popülaritesi yükseldi. Bu, yurt dışında zaten çok yaygın olan bir durumdur. Ülkede artık çok fazla üreten insan var. Gerek evde hobi olarak, gerekse satış olarak çok arttı. Bu tarz siparişlerde bireysel istekler çok önem taşıyor, insanlar artık bilinçlendi, sağlık açısından da daha duyarlı olunduğu için bu tarz özel siparişlere bu yüzden yönelme oldu.
Bir de bireysel çalışmalarda kişi kendi istediğine yönelik tasarımlar yaptırabiliyor, güzel olan da budur.”
“Hedeflerim için ikinci kez üniversite okuyorum”
“Araştırmayı çok seviyorum, farklı lezzetleri de kendimi geliştirmeyi de çok seviyorum. İnsan istedikten sonra her şeyi yapar diye düşünüyorum. İkinci kez üniversite okuyorum, bunu da hem eğitim alıp belgeye sahip olmak için hem de kendime ayrı bir mutfak edinmek için istiyorum.”
Bu alandaki uzun vadeli hedeflerinden de söz eden Taşlı, “Araştırmayı çok seviyorum, farklı lezzetleri de kendimi geliştirmeyi de çok seviyorum. İnsan istedikten sonra her şeyi yapar diye düşünüyorum.
İkinci kez üniversite okuyorum, bunu da hem eğitim alıp belgeye sahip olmak için hem de kendime ayrı bir mutfak edinmek için istiyorum. Pastane tarzı değil de küçük bir atölye tarzında, insanlarla birlikte pasta yapmak, hediyeler hazırlamak için ayrı evimin dışında bir mutfağımın olmasını istiyorum. Bunlar da ilerleyen zamanlar için kendime koyduğum hedefler arasında” şeklinde konuştu.