Serdarlı’yı satanlar kadar ayartanlar da suçludur

Zeki Kayalp


Düşünebilirmisiniz! Bir takım, play out serisine 5 puanlık dez-avantajla başlayıp 1 galibiyet alıp ligde kalacak. Diğer takım play out serisine 5 puanlık avantajla başlayıp, 1 galibiyet (üç puan) ve rakibiyle bire bir oynadığı maçta da 6 puan kaybedip küme düşecek. 

Böylesi dramatik, düşündürücü, ürkütücü ve tarihe 7 Mayıs Futbol Şikesi olarak geçen bir “alış-veriş” için KTFF’nun günlerdir sessizliğini bozmaması futbol adına UTANÇ VERİCİ ve REZALETİN ötesinde bir yaklaşımdır. KTFF şunu asla unutmasın. “Bu ülke, çok kahraman yarattı. Ama daha sonra yarattığı kahramanların üstünü  bir çırpıda çizdi”. Tabi gerçekci olursak, kendi yazdığı talimatları bile doğru dürüst yorumlayamayan bir federasyonun ÇANAKKALE-BÜY maçında olduğu gibi, SERDARLI-ÇETİNKAYA maçını çözmesini beklemek saflık olurdu. Onlar şu anda farklı noktaya konsantre olmuşlar!

Altını kalın çizgilerle çizerek söylüyorum. KTFF kurulduğu tarihten bugüne kadar böylesi iyi planlanıp organize edilen “YÜZ YILIN ŞİKE” operasyonu görmemiştir. Federasyon-Serdarlı ve Çetinkaya’daki bazı bireyler bu işin baş mimarıdır. Bu olayda Serdarlı ne kadar suçlu ise Çetinkaya ve Federasyonun içerisindeki KÖSTEBEKLER de suçludur. Dikkat edilirse bizlere altın tepside hep “talimatlar”, “kurallar”, “haberimiz yoktur”  ve “mahsumiyetler”servis edilmektedir. Peki ya vicdanlar ve gerçekler?

“Herhangi bir spor dalı, ya da futbolda bir sporcunun, antrenörün, kulüp yöneticisinin, sporcu sorumlusunun bir spor müsabakasının sonucunu etkileyecek girişimlerde bulunması “ŞİKE” olarak nitelenen eylemlerdir”.

Şunu lütfen unutmayın! Bir kulüp, bir maçta bir hata yapar. Tüm uyarılara rağmen iki hata yapıp bile bile “ladez” olmaz. İster kulübünü, ister köyünü, isterse arkadaşlarını sattı deyiniz. Ama bu işin bir karşılığı olmuştur.

Federasyon, Serdarlı ve Çetinkaya üçgenindeki KÖSTEBEKLER ŞİKEYİ mükemmel organize etmişler. Tahkim Kurulu’nun 3 kişiyle apar topar toplanıp, kimseyi sorgulamadan karar üretmesi, “medazori alınan karardır”, senaryonun bir parçasıdır.  KTFF bu olayı gerçek anlamda çözmek isteseydi, Play out serisini o gün durdur ve dün aldığı kararı o gün yürürlüğe kordu. İş-işten geçtikten sonra KTFF’nun atacağı adım YALAN RÜZGARIDIR, GÖZ BOYAMADIR, KENDİ İRADESİ DEĞİL DE KAMU OYU BASKISIDIR.

Pazar akşamı Hüseyin Kral’ın hazırladığı Hasan Ecer’in yorumcu olduğu programa zorla katılan ve kendini ele veren Serdarlı kulüp başkanı “maç öncesi oturduk ve kart cezalılarını tartıştık” dedi. (Programı bir kez daha izlemenizi tavsiye ederim) Yani oyuncularının 4 sarı kartlı olduğu biliniyordu. Serdarlı’nın şu andaki çırpınışı, tıpkı  federasyonun ve Tahkim Kurulu’nun Çetinkaya lehine aldığı hızlı ve haksız karar gibi kitabına uydurulmuş, duygu yüklü ve şike sonrası yazılan senaryonun diğer parçasıdır.  Eğer bir kulüp başkanı, ŞİKE yapılmış bir maçta teknik heyetyini görevden alıp, sporcu sorumlusunu görevde tutarsa, kimse kusura bakmasın ama bu hareket spor kamuoyunu “APTAL” yerine koymakla eş anlamlıdır. Sorry, ama ben “APTAL” değilim.