Sevgi ve Sadakatin Yılmaz Bekleçilerinden Biri: HACHIKO

Aslında her şey Japonya’dan gönderilen bir yavru köpeğin taşıma sırasında tren istasyonunda kaybolması ile başlar.

 

 

 

  - Daha önce hiç Hachiko adında bir film izlediniz mi ?

- Hachiko ile daha yakından tanışmaya ne dersiniz?

            2009 yılında seyirciyle buluşan bu filmde Richard Gere, Sarah Roemer, Joan Allen, Jason Alexander, Robert Capri gibi ünlü isimler yer alıyor. Senaristliğini Stephen P.Lindsey ve Kaneta Shindo’nun üstlendiği bu yapıt ‘gerçek’ olaylardan esinlenerek beyaz perdeye aktarılmış. 1987 yılında Monogatari adında bir Japon filmine  konu olmuştu Hachiko. Hachiko belgesel  tadında bir dram film. Bu nedenle Hachiko’yu izlerken belkide göz yaşlarınızı tutamayacaksınız.


            Aslında her şey Japonya’dan gönderilen bir yavru köpeğin taşıma sırasında tren istasyonunda kaybolması ile başlar. Tokyo Üniversitesi’nde çalışan bir profesörün Akita cinsindeki bu yavru köpeği bulup evine götürmesiyle filmimiz dallanıp budaklanır. Profesör ve ailesi ilk olarak köpeğin sahibinin bulunmasını bekler. Köpeğe iyice bağlanan profesör ve ailesi yavru köpeğin onlarla birlikte yaşamasına karar verirler. İnsanlar, Hachiko’ya gizemli köpek diye sesleniyordu. Bunun sebebi ise Hachiko’nun nereden geldiğininin bilinmemesidir. Yavru köpeğin üzerindeki tasmada Japonca’da şanslı anlamına gelen bir yazı vardı. (Not:Tasmanın üzerindeki yazı şuydu: " Hachi ")

            Profesör ve ailesi artık Hachi’ye alışmıştı. Bay Parker Hachi ile oynamaktan keyif alırdı. Hachikom çok sadık bir köpekti. Hachiko gibi köpekler genellikle insanlar tarafından hükmedilmeye alışık değildi. Bu yüzden Bay Profesört  Hachi’ye top attığı zaman hiçbir karşılık alamaz. İnsanlar ile köpekler arasındaki ilk dostluk Hachi’nin ırkı ile başlar.

***

            Bay Parker ile Hachi arasındaki dostluk iyice güçlenmişti.Hachiko ile sahibi her gün Tokyo’da bulunan Shibuya İstasyonuna kadar gider,onu işe uğurlar, eve döner ve her akşam aynı saatte istasyona dönerek sahibini aynı yerde bekler. (Bir köpeğin sahibi hergün işe giderken yanında gidip onu uğurması ve dönüşte karşılaması ilginç bir olaydı aslında.) Bir gün Hachi Bay Parker’in işe gitmesini istemez... İşte o gün Bay Parker üniversitede ders anlatırken kalp krizi geçirir ve hayatını kaybeder.

***

            Hachi’nin hüzün dolu hikayesi 1925 yılının Mart ayında başlar... Bay Parker’ın kızı Hachi’yi kendi evine götürmeye karar verir; fakat Hachi yeni sahiplerinden de kurtulmayı başarır. Bunun üzerine Hachi yeniden istasyona  döner ve her akşam aynı saatte, aynı yerde istasyonda hiç gelmeyecek olan sahibini  beklemeye devam eder.

***

            Hachi’yi istayonun yakınlarında bulunan sosisçi besliyordu artık. Hachi istasyondaki herkesin sevgisini kazanmıştı. Hachi her gün saat  17:05’de istasyona gider ve aynı yerde sahibinin gelmesini beklemeye devam eder. Ünlü bir gazeteci Hachi’nin hüzün dolu hikayesini öğrenir öğrenmez istasyona gelip oradaki işçilerle konuşur. O yıllarda Tokya’da önde gelen gazetelerden birinde Hachi hakkında haber yayınlanınca Hachi Tokyo’da yaşayanlar tarafından sevgi yağmuruna tutulur. Tokyo’da yaşayan öğrencilerin bir kısmı istayondaki görevliye Hachi’yi iyi bir şekilde beslemesi için para gönderir. Hachi yaşamını trenin altında geçirmeye başlamıştı artık. Sürekli hazır yiyeceklerle beslenmekten şişmişti. Yine de sahibini beklemekten hiç vazgeçmedi. 8 Mart 1935 tarihinde 11 yaşında hayata gözlerini yumduğu ana kadar Hachi sahibini beklemeye devam eder.

-SON-

            Hachiko Japonya’da ulusal bir kahraman haline gelir. Hachi’nin sadakatından ötürü Japonya’daki Shibuya İstasyonu’nun önüne  heykeli dikilir ve sahibi orada beklemeye devam eder. Her yıl Mart ayının sekizinde Hachiko bu istasyonda anılmaktadır.

"Hachiko sadakatin en büyük temsilcisiydi.Sevgi ve sadakatin yılmaz bekleçilerinden biriydi o."

            *** Onun umutla dolu sonsuzluğa doğru uzanan bir dostluğu vardı.

        

 Şimdiye kadar izlemiş olduğum filmler arasında en iyiler listeme girmeyi başaran Hachiko’yu dostluğun o denli güzel olduğunu bilen herkese tavsiye ederim.

Gülücüklerle....  :)

           

 

      

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Arşiv Haberleri