Yavaş yavaş 'yeni' hükümetin tohumları atılıyor.
Görüşmeler, müzakereler, bakanlık pazarlıkları filan…
Bundan sonra görevde başka bir hükümet olacak.
Mayıs ayından beri ülkeyi yöneten kimilerinin “geçici” kimilerinse “teknokrat” kabine dediği Bakanlar Kurulu 'olumlu' bir intiba ile görevi bırakacak.
Kıbrıs Türk siyasi tarihinde ilk kez toplum vicdanına üst düzeyde dokunan bir ekip görev yaptı.
Her kesimden destek gördü Sibel Siber ve hükümeti.
Hiç mi kriz olmadı?
Oldu tabii, KKTC’de yaşıyoruz!
Kısa süreli bir “maaş krizi” birkaç gün gündemi meşgul etti.
Kimileri bu olayı “Türkiye para vermedi” şeklinde okudu, bazıları ise sorunun teknik olduğuna işaret etti…
Kalecik’teki petrol kazasını da bu dönemde yaşadık.
Karpaz ve Yeşilırmak yangınları da yine bu kabinenin görevde olduğu sürede meydana geldi.
Başbakan Sibel Siber ve kabinesi toplum tarafından alkışlarla görevi bırakmaya hazırlanıyor.
Peki bu “teknokrat” kabine bize ne öğretti dersiniz?
Siyasetten 'yeni' beklentileri beraberinde getirdi, azalan umutların yeniden yeşermesine neden oldu.
“Biz” olgusuna dikkat çekti, “yapabiliriz” fikrini yüceltti.
Çevrenin ne kadar önemli olduğunu iliklerimize kadar hissetmemizi sağladı bu kabine…
“Sahillerimiz bizimdir” sözleri yankılandı Başbakanlık koridorlarında…
Bu duruş hepimizi mutlu etti.
***
Çevreci bir çevre bakanımız oldu ilk kez!
Şortuyla sahillerde çöp toplayan, çevre örgütleriyle sık sık toplantılar düzenleyen bir çevre bakanımız oldu.
Kibarlığı, hanımefendi tavırları ve ciddi duruşuyla, içişleri bakanımız da göz doldurdu.
Yangın felaketinde krizi yönetti başbakanla…
Usulsüzlüklerin üzerine gitti, birçok 'iptal' kararına imza koydu.
Dalında uzman bir çalışma bakanımız oldu mesela…
Geçmiş dönemle ilgili usulsüzlükleri kısa zamanda yargıya taşıdı, çalışma alanında yasal düzenlemelere zemin hazırladı, sosyal sigortalıların hayatını kolaylaştıran uygulamaları devreye soktu bu kısa zamanda…
Çalışma bakanımız da takdir topladı.
“Maliye” uzmanı bir maliye bakanımız oldu bunlara ek olarak.
UBP’nin bıraktığı “maliye” enkazını devralan bakanımız da gece gündüz mesai yaptı.
KKTC maliyesini denkleştirmek için gecesini gündüzüne kattı.
Kısa bir süre adı “maaş kriziyle” anılsa da maliyede birçok aksaklığı yoluna koymayı başardı.
Dış politikada uzman bir dışişleri bakanımız oldu bir de…
Yıllar önce “çözüm” dediği için kovulduğu KKTC Dışişleri Bakanlığı’nı yönetti.
Bu kısa sürede ısrarla çözüme ve müzakerelerin devamına işaret etti.
Eğitimde de uzman bir bakanımız oldu bir de…
Adı medyada çok duyulmasa da mesleğindeki başarısı ile anıldı, 'Doğa' olaylarıyla ilgili yargı süreci başlattı.
***
Sibel Siber ve kabinesi bizlere yeniden “biz” olabileceğimizi, sorunlarımızı çözebileceğimizi hissettirdi.
Hepsine yürek dolusu teşekkürler…
'Küçücük' dönemde bizlere yaşattıkları 'büyük' duygular için…