Kolej giriş sınavlarının (KGS) birincisi yapıldı. Puanlar oldukça yükseldi. Çocuklar iyi mi çalıştırıldı, yoksa sorular mı kolaydı? Tam olarak bilemeyiz. Edindiğim bilgiler soruların geçen yıla göre daha kolay olduğu yönünde...
Bu yıl uygulamaya konan bir diğer değişiklik de öğrencilerin sınav kayıt anında, öğrenim görmeyi tercih ettikleri en fazla iki koleji belirlemesi istendi. Bu uygulamayla yüksek puanlı öğrencilerin açıkta kalmasını önlemek ve bölgeler arasında öğrenci kaymalarına engel olmak hedefleniyordu.
Ne var ki iki tercih hakkı sunulması bölgeler arasında öğrenci kaymalarını da tetikledi. Örneğin Mağusa’daki veliler “Az punla kaybetmektense, İskele’deki kolej programını tercih ederim.” konumuna geldiler. Bir anda programa 250 civarında tercih yapıldı. İskele bölgesindeki öğrencinin puanı yüksek olsa dahi kolej programına girmesi mucize oldu. Bundan böyle Mağusalı bir kısım öğrenci, öğrenimlerini İskele’de sürdürecekler. Bu uygulama velilere, öğrencilere hem zaman hem de ekonomik yönden kayıplar yaratacaktır. Oysa Mağusa’daki ortaokulların birinde veya ikisinde bu program açılabilir öğrenciler kendi bölgeleri içindeki okulu veya programı tercih edebilirlerdi.
Aynı şekilde Lefkoşa’dan da belli bir miktarda öğrenci Güzelyurt ve Girne’deki kolejleri tercih etti. Tercihler belki Mağusa’daki kadar çok olmayabilir. Ancak tabana yakın sıralardaki öğrencilerin daha yoğun tercih ettikleri gözlemlenmektedir. Bu da demek oluyor ki 85 puanla Lefkoşa’da yerleşemeyen, Girne veya Güzelyut kolejlerine yerleşebilecektir. Diyelim ki Girne ve Güzelyurtlu öğrenciler de Lefkoşa’yı tercih ettiler. Örneğin bir Güzelyutlu öğrenci 88 punla Lefkoşa’ya yerleşirken, Lefkoşa’da 85 puanla dışarda kalan bir öğrenci de Güzelyut’a yerleşebilecektir. Yani sistem Lefkoşalıyı Güzelyut’a, Güzelyurtluyu da Lefkoşa’ya yerleştirebilecektir.
Oysa her iki öğrenci de kendi bölgelerindeki koleji tercih etmiş olsalardı, elde ettikleri puanlarla yerleşebileceklerdi. Hergün trafikte, yollarada gitme gelme dertleri de olmayacaktı.
Sistem bölgeler arasındaki öğrenci hareketliliğini artırıcı nitelikte.
Öte yandan Eğitim Bakanlığı geçmiş yıllardaki baskı ve uygulamalardan dili yanmışcasına bu kez yayınladığı kılavuz kitapçığında büyük ve koyu puntolarla “Aday öğrenci, yerleştiği okul dışında başka bir koleje, kayıt ya da nakil yaptıramaz.” ifadesine yer vermiştir. Yani “Lefkoşalı Girne’ye, Mağusalı da İskele’ye yerleşmişse orada kalacak.” demek istiyor. İster koyu ister büyük puntolarla yazılsın önemli olan yazılanın ya da söylenenin arkasında duracak iradeye sahip olmaktır.
Üzerinde durmak istediğim bir diğer konu da yaratılan bu sistemin lise düzeyindeki eğitime nasıl yansıyacağıdır.
Örneğin İskele’deki programa yerleşenler bir iki yıl içerisinde yolunu bulup Mağusa’ya nakil yaptıracaklar. Öğrenci sayısı özellikle yedinci ve sekizinci sınıflarda azalacak, boş kontenjanlar yaratılacaktır. Bu sistemle hem okulda boş kontenjanlar olacak, hem de bölgedeki çocuklar dışarda kalacak.
Öte yandan ortaokulu bitirip de A Level programlarına devam etmek isteyen öğrenciler de Lefkoşa Türk Maarif Koleji’ne nakil yaptırabileceklerdir. Kayıt Kabul ve Nakil Tüzüğü buna olanak vermektedir.
Mağusa’da A Level programı var mı? Yok...
Girne’de? Yok...
Güzelyurt’ta? Yok...
İskele’de? Yok...
Ne olacak A Level programında öğrenim görmek isteyen çocukların hali!? Bir eğitim bakanı “Tüm kolejlerde A Level programı açacağız!” demişti.
Bu sistemde bölgesine gelmek isteyen öğrenci okumasa bile “A Level isterim” demiyecek mi? Nakil aldıktan sonra da yarım dönem okuyup başka bir programa da geçebilir.
Yaratılan bu sistem merkez dışındaki öğrencilerin aleyhine çalışmakta, eşitsizlikleri derinleştirmekte, özellikle üç yıl içerisinde Lefkoşa ve Mağusa’daki kolejlerde yığılmalara neden olacaktır.
Eğitimin bütünlüklü bir sistem olduğu dikkate alınmakan, parça parça kararlar alınması daha büyük sorunların doğmasına neden olmaktadır.