21 Aralık 1963 kanlı noel ismiyle anılan saldırıların ve Kıbrıslı Türklerin direniş günlerinin başlangıcıdır. Gerek 21 Aralık akşamı, gerekse de sonraki günlerde Kıbrıslı Türkler yüzlerce şehit ve kayıp verdi.
Bugün aradan tam 59 yıl geçti. Sözde kendilerini milliyetçi, kendileri gibi düşünmeyenleri ise vatan haini diye niteleyenler yıllardır “vatan, bayrak, şehit kanları” üzerinden nutuklar atıyorlar.
Ama bunca yıl sonra bile kullanmaktan çekinmedikleri şehitlerimizin çocuklarına bile sahip çıkmıyorlar.
Daha bir gün önce başbakan Ünal Üstel Lefkoşa’daki şehit çocuğu arsalarını ziyaret ederek bu arsaların altyapılarının önümüzdeki yıl tamamlanacağı müjdesini verdi.
Düşünün bu ülkede 1950’li yıllarda yaşanan çatışmalarda şehitler verildi. Ardından 21 Aralık 1963 kanlı noel saldırılarıyla başlayan olaylarda şehitler verildi. Nihayet 1974 savaşında şehitler verildi.
1974 sonrası bazı istenmeyen olayları saymazsak neredeyse şehit verilmedi.
Demek istediğim 1974’den bu yana tam 48 yıl geçti. Yani 1974’de doğan şehit çocukları bile 48 yaşını doldurdu. Siz hala bu çocuklara verdiğiniz arsaların altyapılarını tamamlayamadınız. Buna rağmen hiç sıkılmadan seçime birkaç gün kala bu arsalara giderek seçim müjdesi veriyorsunuz.
Ayıptır. Yazıktır. Günahtır.
Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği başkanı Gürsel Benan’ın önceki günkü törenlerde ortaya koyduğu isyan az biledir.
Gürsel Benan törende yaptığı konuşmada “Ey siyasiler biliniz ki vatan, millet, bayrak edebiyatınız artık bu ülkede prim yapmıyor” dedi.
Benan konuşmasını “Milli günlerde, şehitleri anma günlerinde şehit ismini ağzınıza almayın, şehitlerimizin kemiklerini sızlatmayın. İnsanların gözünün içine bakarak daha fazla yalan söylemeyin. Şehitlerimize zerre saygınız yok. Tarih sizleri affetmeyecek” sözleriyle tamamladı.
Cumhurbaşkanı Tatar törende söz alarak dernek başkanı Gürsel Benan’ı böyle bir konuşma yaptığı için ayıpladı. Ardından da Benan’ın siyaset yaptığını ima ederek “Biz seçim öncesindeyiz. Pazar günü seçim var. Hepimiz seçim yasaklarına saygı duymak zorundayız. Bu ülkenin yasaları, YSK’sı vardır” dedi.
Yasaları ve Yüksek Seçim Kurulu’nu işaret eden Ersin Tatar bütün yasaları anası olan Anayasa’yı işaret etmedi.
UBP’nin seçim çalışmalarına aktif katılan ve konuşmalar yaparak seçmenleri UBP’li adaylara oy vermeye çağıran Tatar Anayasa’nın emrettiği cumhurbaşkanının tarafsızlık ilkesine aykırı hareket etmekten çekinmiyor.
UBP’nin seçim çalışmalarında boy gösteren “tarafsız cumhurbaşkanı” Tatar seçim yasaklarına aldırmıyor. Ama Gürsel Benan’a kendisini eleştirdiği için seçim yasaklarını hatırlatıyor.
***
Bu ülkede yıllardır şehit edebiyatı yapılıyor. Ama kimse şehit yakınlarının neler çektiklerini, babasız büyümenin nasıl olduğunu, babasını hiç tanımamanın, onu hep eski fotoğraflarda görmenin ne olduğunu bilemez.
Her törende bol bol nutuk atacaksınız, tören bitince de kendi işinize dönerek bu insanları unutacaksınız. Size isyan edince de törenlerde konuşmalarını yasaklayacaksınız.
Buna hakkınız yoktur. Ben Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği’ne çağrı yapıyorum bu törenler sizin toprağa verdiğiniz yakınlarınız için düzenleniyor. Bu nedenle en başta sizin konuşma hakkınız vardır. Oturdukları koltukları bile altlarına başkalarının koyduğu siyasiler sizin sesinizi kısamazlar.
Törenlerde ağzınıza siyah bant takmayın, mikrofonu alıp içinizden geldiği gibi konuşun, sizi kimse susturamaz.