Fehime ALASYA
Elektrik, akaryakıt, süt, et, hatta ‘bir top dondurma’ fiyatının dahi ateş pahası olduğuna işaret eden sokaktaki yurttaş, ‘iç çekişmeler’ yaşayan Hükümet’e “Zaten vatandaş ekonomik gücü tükendiği için gergin, yüzünüzü geçim derdine döndürün” mesajı gönderdi.
Akaryakıt ve elektrik faturalarına artık yetişemediğini anlatan bazı vatandaş, ya birikiminden harcadığını ya da mevcut bütçesinden kısıtlamaya gittiğini belirtti.
Yaşamında nelerden feragat ettiğini anlatan birçok vatandaş, siyasetçilerin de biraz özverili olmasını, hayat papalılığının durdurulması, geçim derdi, zamların geri alınması gibi konulara el atmasını istedi…
VATANDAŞ NE DEDİ?
Ali Çetin İsmihan:
“Küresel savaş bir yana bizim içimizde kendi siyasi savaş diğer yana…”
“İçteki savaş başka, dıştaki savaş başka” diyerek tebessüm eden Ali Çetin İsmihan, ülke siyasetinde yaşanan çekişmeleri eleştirdi.
İsmihan, şunları dile getirdi:
“Hiçbir şeye yetiştiremiyoruz. Aldığımız maaş da yetmez oldu, artık hep cepten yiyoruz, bu yapılan soygundur. Küresel savaş bir yana bizim içimizde kendi siyasi savaş diğer yana… Birçok etken var biliyoruz ama insanlar geçim derdinde, memleket başı boş kaldı.”
Tülin Ulutaş:
“Biz geçim derdindeyiz, siyasiler koltuk savaşında”
Mutaftaki tasarruf için en ucuza yöneldiğini, akaryakıt ve elektrik faturalarına artık yetişemediğini anlatan Tülin Ulutaş, siyasetteki gelişmeleri de sert bir dille şöyle eleştirdi:
“Akaryakıt fiyatlarına, elektrik fiyatlarına artık yetişemiyoruz. Mutaf için ise önceliğimiz temel tüketim maddelerinin en ucuzu, çocuklarımızın istekleri. Her şeyin en ucuzuna gider olduk. Hiçbir şeye yetişemiyoruz. Eskiden kilo kilo aldığımız domatesleri şimdi tane ile alıyoruz.
Biz geçim derdindeyiz, siyasiler koltuk savaşında.”
Kadriye Keskindağ:
“Kendi aralarında tartışmaları, çatışmaları bırakıp artık halkı düşünmeliler”
Market alışverişlerinde dahi artık sadece en acil ihtiyaçlarını karşıladıklarını anlatan Kadriye Keskindağ, “Yapılan zamlar hiçbir şekilde geri alınmadı, geri alınacağını söyleseler bile ben şahsen buna inanmıyorum.” dedi.
Siyasilerin vatandaşın geçim derdini öncelikli sırda tutması gerektiğini anlatan Keskindağ, ekonominin istikrarı için herkesin fedakarlık yapması gerektiğine vurgu yaptı.
Keskindağ, “Kendi aralarında tartışmaları, çatışmaları bırakıp artık halkı düşünmeliler, biraz özverili olmalılar” şeklinde konuştu.
Ahmet Buçener:
“Hükümet halkın geçim gücüne odaklanmalı, bu durma el atmalı”
Hükümetteki belirsizliği işaret eden Ahmet Buçener, “Hade alkolü boş verdik de elektrik fiyatları hala belli değil, akaryakıt sürekli hareketli fiyatlarla, bu da diğer ürünlere yansıtılıyor. Nasıl bir ekonomi belli değil” yorumunda bulundu.
Markette özellikle sebzede fiyatlarının her gün değiştiğini anlatan Ahmet Buçener, “Artık yaz aylarına girdik, yeşillik fiyatlarının düşmesini bekliyoruz.” dedi.
Başbakan Faiz Sucuoğlu’nun çarşıyı denetleyeceği söylemlerini de anımsatan Buçener, “Hükümetin halkın geçim gücüne odaklanması, bu durma el atması gerektiğine vurgu yaptı.
Muhterem Biricik:
“Eskiden çifter çifter tüp gaz doldururken şimdi biri biterse ne yapacağız diye endişe içinde kullanıyoruz”
“Siyasilerimiz artık yüzünü vatandaşın geçim derdine döndürsün” diyen Muhterem Biricik her konuda endişe ile yaşar olduklarını anlattı.
Özelde kendi, genelde ülke insanının yaşadıklarını dile getirdiğinin altını çizen Biricik, şöyle devam etti:
“Market alışverişlerimizde her şey eksildi, rahmetli eşimin emekli maaşıyla geçinmeye çalışıyorum. Hayat pahalılığına sevindik ama kaşıkla verip kepçeyle aldılar. Evlatlarımı eskisi gibi bollukla ağırlayamıyor, onlara yük olurum diye korkuyorum. Eskiden hiç lafı olmazken şimdi çocuklarımla bir yere gitsem benzin ücretlerine ortak olmak, onlara destek vermek istiyorum. Bir anda bu duruma düşürülmemiz kabul edilemez. Bir tüp dünya pahası, eskiden çifter çifter tüp gaz doldururken şimdi biri biterse ne yapacağız diye endişe içinde kullanıyoruz”
Selen Tavukçuoğlu:
“Öncelik hayatı ucuzlatmak olmalı, biz pahalılık yüzünden zaten yeteri kadar gerginiz”
Hayat pahalılığı, geçim derdi dendiği zaman ilk akla gelenin ‘çocuklarının ihtiyaçlarına yetişmek’ olduğunu anlatan Selen Tavukçuoğlu, yaşamın her alanında ekonomik çöküşü hissettiklerini anlattı. Tavukçuoğlu, bu çöküşü şöyle özetledi: “Bir top dondurma fiyatı 10 TL, yemiş fiyatları dünya pahası. Bunlar belki acil ihtiyaç değil diye düşünüyorlar ama bir annenin çocuğuyla market gitmeye korkar olmasının hiç mi önemi yok? Peki süt fiyatları? Deterjan fiyatlarından haberleri var mı? Ayda bir ev dışında restoranda yemek yeme keyfimiz vardı, artık o da kalmadı. Hafta sonu kebap yapacaktık, ay başına ertelemek durumunda kaldık.”
Siyasetteki gerilimi de değerlendiren Tavukçuoğlu, önceliğin hayatı ucuzlatmak olması gerektiğini dile getirdi.