Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kurulu ‘Solar sistemlere’ başvuruları durdurdu, şirketler mağduriyet belirtti. Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kurulu (YEK) üyesi Görkem Çelik, şebekede ani talepten kaynaklanan yığılma yaşanmaması için durdurma kararı aldıklarını belirtti.
Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, izinlerin onaylanmasına devam edildiği, sadece tüzük çalışması nedeniyle yeni müracaatların durdurulduğu ifade edildi.
Fehime ALASYA
Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kurulu ‘Solar sistemlere’ başvuruları durdurdu, şirketler mağduriyet belirtti. Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kurulu (YEK) üyesi Görkem Çelik, şebekede ani talepten kaynaklanan yığılma yaşanmaması için durdurma kararı aldıklarını belirtti.
Solar Sistem temsilcileri, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı ve Yenilenebilir Enerji Kurulu (YEK) tarafından 9 Nisan’da alınan kararla solar sisteme ait başvuruların durdurulmasını eleştirdi.
İlgili bakanlık sadece yeni müracaatların durdurulduğunu, önceden yapılan başvuruların incelenmesi, izinlendirilmesi ve kurulumlarının devam ettiğini belirtti. YEK ise yeni izinlerin tüzük değişikliği ardından devreye girmesi için karar aldıklarını belirterek, tüzük hakkında bilgi aktardı.
Solar sistemlere ait başvuruların durdurulduğu gerekçesiyle sektördeki bazı şirketler mağduriyet yaşadığını savundu.
Ekonomi ve Enerji Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, izinlerin onaylanmasına devam edildiği, sadece tüzük çalışması nedeniyle yeni müracaatların durdurulduğu ifade edildi.
Sektör temsilcileri öfkeli:
“İflasa sürükleniyoruz, söylediklerinin tersini yapıyorlar”
“İflasa sürükleniyoruz, söylediklerinin tersini yapıyorlar. 9 Nisan’da alınan kararla solar sisteme ait başvuruların durdurulması ‘ani ve etraflıca düşünülmemiş bir karar’”
Bazı sektör temsilcileri, Ekonomi ve Enerji Bakanlığı ve Yenilenebilir Enerji Kurulu tarafından 9 Nisan’da alınan kararla solar sisteme ait başvuruların durdurulmasını ‘ani ve etraflıca düşünülmemiş bir karar’ olarak değerlendirdi, duruma tepki gösterdi.
Yapılan yazılı açıklamada, Güneş Enerji Sistemleri sahasında faaliyet gösteren ortalama 50 şirketin ve vatandaşların çektikleri sıkıntılara değinildi.
Alınan kararla mevcut randevu taleplerinin tümünün geri çevrildiği ifade edilirken, pandemi ve döviz ile mücadele veren şirketlerin zararının çok büyük olduğu, iflasa sürüklendikleri kaydedildi.
Yöneticilerin her fırsatta, Yenilenebilir, Yeşil Enerjinin desteklenmesini anımsatan sektör temsilcileri, bunun icraata dökülmediğini savundu. “söylediklerinin tam tersini yapmaktadırlar.” denildi.
Yeni tüzük hazırlanmadan, eski tüzüğün kaldırıldığını, bu nedenle sektördeki işleyişin bir anda durma noktasına geldiği kaydedildi.
Başvuruların, yeni tüzük hayata geçene kadar, eski tüzüğe göre kabul edilmesi gerektiğini dile getiren temsilciler, bunun çok ivedi olarak yapılması gerektiğini belirtti.
Hem vatandaşın hem sektörün zorda olduğu ifade ediliyor
Söz konusu açıklamalar, Fab Ltd., Electrolyte Engineering, Asel Engineering Ltd., K. Paralik Metal İşleri Ltd., M.Sarıkaya Ticaret Ltd., E.Arnal Lightning Elektrik &Solar, Arbos Investment Ltd., Airkam Trading Ltd. ve Ekrem Güneş Solar Sistemleri şirketleri imzasıyla yapıldı.
Hem sektörün hem de vatandaşların büyük mağduriyet yaşadığı ifade edilirken, bu mağduriyetin gerekçeleri şöyle özetlendi;
- 100’lerce müşterinin, 8 haftadır başvuru yapılamadığı için elektrik parası ödemeye devam etmesi,
- Müşterilerden alınan kaporaların iadesi,
- Satışın gerçekleştiği düşünüldüğü için, tedarikçilere geçilen siparişler ve bu siparişlerin ödemeleri,
- İş olmadığı halde, çalışanların maaşlarının, sigortalarının, ihtiyat sandık ödemelerinin yapılması ve vergilerin ödenmesi,
- Elde kalan ürünlerin stok maliyetleri,
- Haftalardır bu belirsizlikten dolayı solar sistem ile ilgili ne Kıb-Tek tarafından ne de Ekonomi ve Enerji Bakanlığından hiçbir geri dönüş alınamamasından dolayı yaşanan belirsizlik.
Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Müdürü Gürcan Erdoğan:
“Artık ölçümlerde çok titiz davranıyoruz”
“Her gün onlarca insanın iznini onaylıyoruz. Daha titiz araştırma yaptığımız için gecikiyoruz. Eskiden gözümüz kapalı imzalıyorduk. Yeni müracaatlar durduruldu, önceden yapılan başvuruların incelenmesi izinlendirilmesi ve kurumları devam ediyor.”
KIB-TEK’te uzun süredir hizmet verdiğini ve yıllardır solar enerji izinlendirilme süreçlerinde bire bir görev aldığını anlatan Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Müdürü Gürcan Erdoğan, sürecin başından beridir sürekli ölçüm yapıldığını, şu anda şebekede sıkıntı olmadığını anlattı.
“İzin vermekte geciktiğimiz yönünde şikâyetler var ama doğru ölçüm için bunu yapmak zorundayız.
Hata yapmamak için geciktiğimiz doğrusu. Titiz davrandığımız için şebeke bu güne kadar ayakta durabildi.” Diyen Erdoğan, kontrollü ve yerinde çalışmaya yine devam edeceklerini anlattı.
“İzinlerin onaylanmasına devam ediyoruz, yeni müracaatlar durduruldu”
Tüzükteki yeni düzenlemeyi beklerken sektördeki bazı firmaların sıkıntı yaşadığını anlatan Erdoğan, mevcut izinlerin onaylanmasına devam edildiğini, yeni müracaatların durdurulduğunu kaydetti.
Erdoğan, konuyla ilgili şunları dile getirdi:
“Her gün onlarca insanın iznini onaylıyoruz. Daha titiz araştırma yaptığımız için gecikiyoruz. Eskiden gözümüz kapalı imzalıyorduk çünkü bir mahallede bir kurulum vardı, şimdi talep ve kurulum çok faza gecikme bu nedenle. Yeni müracaatlar durduruldu, önceden yapılan başvuruların incelenmesi izinlendirilmesi ve kurumları devam ediyor.”
“Şebekedeki sorun teknik yetersizlikte kaynaklanıyor”
Erdoğan, şebekelerdeki sıkıntıların ana sebeplerinden birisinin ise sektördeki özel firmaların teknik bilgi yetersizliğinden kaynaklandığını savundu.
Erdoğan, şebekelerde yaşanan sıkıntılara şöyle değindi:
“Kurumun voltajının trafoya yakın yerlerde daha yüksek olması sebebiyle dönüştürücülerini çok yüksek voltaj aralığına çıkararak şebekenin üzerinde bir gerilim uygulamak kaydıyla şebekeye elektrik basmaya çalışıyorlar. Bu da şebekeye ciddi şekilde zarar vermektedir. Bununla ilgili de çalışmalarımız devam etmektedir. Bunu yapan firmalara kesinlikle göz yummayacağız, yasa gereği onların bütün bu yaptıklarını sistemden çıkarma hakkına sahibiz. Bunların tespit çalışmaları devam ediyor. Bunları yapanlara gereken yaptırımlar uygulanacaktır” şeklinde konuştu.
“Sistem sorunsuz ve iyi çalışıyor”
Erdoğan, güneş enerjisi üretiminin şu anda 84 MW’a ulaştığını belirterek, yaklaşık olarak 12 bin kişinin güneş enerjisi sistemine dahil olduğunu kaydetti.
Erdoğan, 84 MW’ın 26 MW’ının büyük yatırımlara yönelik olarak orta gerilim şebekesine bağlandığını dile getirerek, geriye kalan 58 MW’ın ise konutlardan ve küçük işletmelere ait alçak gerilim seviyesindeki yatırımlardan oluştuğunu anlattı.
Kıb-Tek olarak şebeke analizlerinin yapıldığını, yatırımlarının önünü açarak şu an güneş üretiminin 84 MW’a ulaştırıldığını ve sistemin de sorunsuz ve iyi çalıştığını söyledi.
“Araştırma başlattık”
Piyasada 70’e yakın firmanın güneş enerjisi kurmakta olduğunu anlatan Erdoğan, mesleki bilgi donanımı olmadığı gerekçesiyle sıkıntı yaşandığını anlattı.
Erdoğan, “Teknik bilgi yetersizliği nedeniyle zaman zaman şebekeye enerji basabilmeleri için inventerlerin voltajlarını bilinçsiz bir şekilde yükseltiyorlar ve şebekede sorunlara yol açıyorlar” şeklinde konuştu.
Şebekeye zarar veren güneş enerjisi sistemlerini tespit etmek için çalışma başlattıklarını belirten Erdoğan, gerekli ikazları yapacaklarını ve düzeltmeyenler hakkında yasal işlem başlatacaklarını, gerek bulunursa devreden çıkarttıracaklarını dile getirdi.
“Bilinçli bir şekilde izinlendirildiği sürece bu sistemlerin şebekeye bir zararı olmaz”
Şebekenin bir miktar daha sınırlı yenilenebilir enerji kapasitesinin bulunduğu anlatan Erdoğan, “Bilinçli bir şekilde izinlendirildiği sürece bu sistemlerin şebekeye bir zararı olmaz. Biz her türlü sistemin kontrolünü yapıyoruz ve kapasite ölçümü yaparken çok hassas davranıyoruz, şebekeyi etkilemeyecek ve şebekeye zarar vermeyecek şekilde şebekenin takibini yapıyoruz” dedi.
Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kurulu (YEK) üyesi, Elektrik Mühendisler Odası (EMO) Enerji Politikaları Komitesi Başkanı Görkem Çelik:
“Tüzük değişikliği devreye girene dek yeni izin başvurularını geçici olarak durdurduk”
“Yeni tüzüğün devreye girmesini ve bundan sonra izinlerin verilmeye başlanmasını kararlaştırdık. Bu nedenle tüzük öneri ve çalışmamızı bitirip Bakanlığa verdik. Şu an tüzüğün Savcılıkta olduğu bilgisi var”
9 Nisan’da yeni izin başvurularını geçici olarak durdurduklarını kaydeden Yenilenebilir Enerji Kaynakları Kurulu (YEK) üyesi, Elektrik Mühendisler Odası (EMO) Enerji Politikaları Komitesi Başkanı Görkem Çelik, “yeni tüzüğün devreye girmesini ve bundan sonra izinlerin verilmeye başlanmasını kararlaştırdık.” dedi.
Bu karardaki etkenlere değinen Çelik, “En önemli etkenlerden bir tanesi de yeni tüzük ile izin kapasitelerinin sınırlandırılacağı söylentisinin aşırı bir talep yaratacağı ve şebekenin de bu talebi karşılayacak yapısının olmamasıdır.” yorumunda bulundu.
Çelik, şöyle devam etti:
“Yeni tüzük ile enerji verimliliği ve çevre ile uyumlu daha sürdürülebilir bir yapı hedeflemekteyiz. Bu nedenle tüzük öneri ve çalışmamızı bitirip Bakanlığa verdik. YEK Kurulu olarak Nisan ayının 20'si gibi tüzük ile ilgili teknik çalışmaları tamamlayarak Ekonomi ve Enerji Bakanlığına teslim ettik. Şu an tüzüğün Savcılıkta olduğu bilgisi vardır.
Dizel Santrallerimizin kapasitesi, toplam gücü 404 MW, verilen güneş enerjisi izin miktarı 141 MW, devrede olan kurulu güneş enerjisi miktarı ise yaklaşık 90 MW. Bu durum da giderek artacak. 2016 yılından beridir mahsuplaşmalı olarak verilen izinler 2018 yılı sonuna kadar ticariye 1500 kW, tek faz ve üç faz konutlara ise 7kW ve 15 KW mahsuplaşmalı izin veriliyordu. Bu dünyanın hiçbir yerinde olan bir uygulama değil. Örneğin Güney Kıbrıs'ta konutlara maksimum 4 kW’tır. Biz iki kez tüzük değişerek bu izinleri ticaride önce 200kW sonrasında ise 50kW'a kadar düşürdük. Konutlarda ise 5kW ve 8kW’a düşürdük. Amacımız sektörün büyümesi ve sürdürülebilir olmasıydı. Başarılı da olduk, talep daha da arttı, dağıtık sistem gelişmeye başladı. Fakat yenilenebilir enerjinin şebekeye entegrasyonunu sadece izin sınırlaması ile kontrol edemezsiniz. Çok ciddi yatırımlar gerekiyor ki güneş enerjisi kapasitesini artırabilesiniz. Ne yazık ki bu yatırımlar çok uzun zamandır yapılmadı.”
“Şebekede çok sorun yaşamaya başladık”
YEK kurulunun sadece kotayı belirleme yetkisi bulunduğuna değinen Çelik, “YEK, başvuruları alır ve KIB-TEK’e gönderir. Planlama bölümü başvuru yapılan yerde ölçüm yapar ve izin verilecek mi kaç KW izin verileceğine karar verir. Karar mekanizması aslında KIB-TEK’tir. Bu ölçümler nasıl yapıldı veya yapıldı mı bilemiyorum ama şebekede çok sorun yaşamaya başladık.” yorumunda bulundu.
“Kamu şebekesi çökerse tüm ülke elektriksiz kalır”
“KIB-TEK şebekesine güneş enerjisi aktarılırken teknik olarak sıkıntı yaşandı, şebekeye ciddi zararlar verildi. Kamu şebekeleri çok zarar gördü. Ülke genelinde bu sorun yayıldı. KIB-TEK’in sahada ölçüm ve şebekeye daha ne kadar izin verilebiliri belirlemek için çalışmaları hala devam ediyor. Henüz önümüze rapor konmadı. Kamu şebekesi çökerse tüm ülke elektriksiz kalır. Bunu yaşamadan tüm tedbirleri almamız gerekir. Yenilenebilir enerjiyi neden yasakladık diye soruyorlar, bunu her zaman savunan kişilerin en başında geliyorum fakat gelinen noktada yenilenebilir enerjiyi destekleyecek yatırımları yapmadık ve zarar vermeye başladık. Bu yenilenebilir enerjiye geçiş tüm ülkelerin sorunudur.”
“Dört önemli adıma dikkat”
Yenilenebilir enerjiyi destekleyecek çok önemli dört temel adım olduğunu anlatan Çelik, yatırımların bu doğrultuda olması gerektiğini ifade etti. Bu temel adımların; Depolama, Enterkonnekte bağlantı, Şebekenin dijitalizasyonu ve Şebeke kurulu gücünün artması olduğuna değindi.
“Bugün yaşadığımız sorunların temeli hükümetin veya hükümetlerin bu konuya gerekli önemi verip planlama yapmamasıdır”
2014’ten beridir izinler verildiğini anlatan Çelik, buna karşın hiçbir yatırım yapılmadığını kaydetti. Çelik, geçmişten günümüze yapılan uygulamalarla ilgili şu eleştirilerde bulundu: “Yenilenebilir enerji ile ilgili bugün yaşadığımız sorunların temeli hükümetin veya hükümetlerin bu konuya gerekli önemi verip planlama yapmamasıdır. Aslında yasaklayan biz değiliz, gerekli yatırımları yapamayanlardır. Bu şekilde izinlendirmeye devam edersek tüm ülke elektriksiz kalacak. Bu noktaya geldik. Defalarca uyardık. Geldiğimiz noktada bunun önünü açmak için doğru yatırım ve planlama şarttır. KIB-TEK kamu malıdır, tüm ülkenin malıdır. Atılacak adımlarda öncelik kamu yararı temelinde olmalıdır. Buna en çok da KIBTEK'in kendisi dikkat etmelidir. Özel bir şebeke olsaydı böyle kullanamazdık. Bu ülkede evlere 15 kW mahsuplaşmalı izin verdik, bunlar dünyada yoktur.”
“En büyük sorun plansızlık”
Yeni hazırlanan tüzükteki değişiklere de değinen Çelik, son olarak şunları dile getirdi:
“Başında da söylediğim gibi yeni Tüzük enerji verimliliği ve çevre ile uyumlu ve şebekeyi koruyabilecek şekilde yapılmalıydı. Bu kriterlere dikkat ettik. Örneğin çatı kurulumlarında bir kontrol yoktu, bir nevi Allaha emanetti. Çatı kurulumlarının kontrolü için belediyelerden onay belgesi alınacak ve bu hizmet ücretsiz olacaktır. Arazi kurulumlarında ise ÇED raporu istenecek, tarım arazilerine kurulum yapılamayacak şekilde düzenlemeler yapıldı. Ayrıca zero injection dediğimiz şebekeye enerji akışının olmadığı, sistemin tüketime göre üretim yaptığı yeni bir modeli uygulamaya alıyoruz. Depolamalı uygulamaların da önünü açtık. Konutlarda ihtiyaca göre izinlendirme olacak tüketim teşvik edilmeden. Umarım bu tüzük müdahale edilmeden geçirilir ki bundan sonrası için işe yarar.
Şu an başka hiç izin verilmese dahi şebekede problemler vardır. Bunların giderilmesi için KIBTEK'i yapacağı çalışmalar kritik önemde. Hata yapmaya devam edilirse bir gün şebekenin çökme riski vardır. Umarım daha planlı olabiliriz bundan sonra. En büyük sorun plansızlık. Enerji'de planlama her şeydir.”