Tam da ismi gibi düşünebilirdi:
"Benden sonrası Tufan!"
* * *
Hükümetten şikayetçi birkaç dostum aynı örneği verdi:
- "Özgürgün'ü arardık, tek telefonla işimizi çözerdi."
Ne işi?
- Kredi.
Ne işi?
- Arazi.
Ne işi?
- Yurttaşlık.
Ne işi?
- Örtülü!
* * *
“İyi de nasıl çözerdi” dedim...
“Boş ver” dediler, “Bak sen çözerdi...”
* * *
Başbakan şunu düşünebilir:
"20 sene bu koltukta oturacak halim yok ya!"
"İyisi mi günü kurtaralım..."
"Dağıtalım elde, avuçta ne kalmışsa..."
"Gerisini, sonraki düşünsün...”
* * *
Şimdi genç kuşaklar bağırıyor:
Battık!
Ama kimse hatırlamıyor dahi...
"10 senede emeklilik hakkını kim, hangi kaynakla, nasıl vermişti."
Gerçekten de bilmiyor kimse.
“Dün” öyle kurtulmuştu.
Güya!
Bugün böyle...
* * *
Bir ülke 1.5 milyon dönüm mal bulmuşsa...
Bağ, bahçe...
Otel, fabrika...
Hem de ağzına kadar hammadde...
Atölye, sanayi bulmuşsa...
Hem de ne ganimet ne ganimet!
Okulu, stadı, kuyuyu, direği, plajı, gümrüğü hazır bulmuşsa...
Bir o kadar da denizin ötesinden gelmişse, kasa kasa!
Ve bu haldeyse yine...
“Benden sonrası tufan” diyenlerdir sebebi!
Tam da “sonrasıdır” şimdi!