Bu bir ‘paket’ midir, bilmem.
Ama bir dizi ‘tedbir’ içeriyor.
İsmini Ticaret Odası Başkanı Fikri Toros’un söylediklerinden ürettim.
‘Statükoyu Erozyona Uğratmak’ ifadesinin yanına bir de ‘paket’i ekleyince, alın size Kıbrıs sorununda yeni bir kavram…
‘Güven Yaratıcı Önlemler’ gibi…
‘Bütünlüklü Çözüm’ gibi…
‘İsviçe modeli’ gibi…
Yaşı benden büyük Kıbrıs sorununda kavram çok…
‘Statükoyu Erozyona Uğratma Paketi’…
Biz kısaca ‘SEUP’ diyelim mi?
Diyelim.
* * *
TV programında Fikri Toros’la Maronitler açılımı sonrası beklenen olası adımları konuşurken çıktı SEUP…
Maraş’ın bir şekilde açılmasının gündeme geldiğini, bu konunun Crans Montana sonrası Mevlüt Çavuşoğlu’nun Kıbrıs’a yaptığı günübirlik ziyarette konuşulduğunu ve düğmeye de o gün basıldığını biliyorduk.
Bu konuda Serdar Denktaş’ın ‘niyet’ belirten açıklamaları dışında bir karar, bir çalışma olduğundan ise resmen haberdar değildik.
Toros’un pazartesi sabahı söyledikleri, böyle bir çalışmanın varlığını ilk kez teyit ediyordu.
Sonrasında, aynı gün Müzakereci Özdil Nami de Maraş’la ilgili yaklaşımlarını dile getiren bir açıklama yaptı.
Maraş’ın nasıl ve hangi statüde açılacağı sorusuna yanıt arandığı gibi, pratikte hayalet kentin nasıl yaşama döndürüleceği ve de Kıbrıs sorununa nasıl bir etki yapacağı bir yığın bilinmezlerle dolu.
Ancak şu kesin ki Maraş’la ilgili bir adım atılacak.
* * *
‘Bütünlüklü çözüm’ müzakereleri resme çöktü. Çözüm umudu bir başka bahara kaldı. 2004 sonrası Alvaro De Soto’nun yaptığı gibi şimdiki Özel Danışman Espen Barth Eide de büyük bir moral bozukluğuyla Kıbrıs’taki ofislerini kapatıp adayı terk ediyor.
Bunun anlamı Kıbrıs müzakereleri uzunca bir süre askıda olacak.
İşte bu ‘askı’ döneminde Kıbrıs Türk tarafı ve Türkiye ‘yeni açılımlar’ ile hem psikolojik üstünlüğü ele geçirmek, hem de dünyaya pozitif mesajlar vermek için düğmeye bastı.
Maronitler meselesi ile başlayan sürecin bir ‘paket’ şeklinde devam edeceğine dair ipuçlarını Toros’la konuşurken not ettim.
Adına ‘SEUP’ dediğim ‘paket’te anladığım kadarıyla şu başlıklar var:
- Maronitler’in eski köylerine dönmesine olanak sağlamak.
- Maraş’ın (bir şekilde) açılması
- Taşınmaz Mal Komisyonu’nun (maddi açıdan) güçlendirilmesi ve Rumların daha fazla başvuru yapmasının teşviki
- Başta Aplıç ve Derinya olmak üzere yeni geçiş noktalarının açılması
- KKTC plakalı ticari araçların güneye geçebilmesi yönünde girişim yapılması
- Türkiye’den gelen suyun güneye de verilmesi yönünde girişim başlatılması
* * *
Başkan Fikri Toros bunları kendi Ticaret Odası’nın önerileri olarak dile getirdi gerçi ama öyle anlıyoruz ki tümü de Akıncı’nın ajandasında yer alıyor.
Nitekim dün Taşınmaz Mal Komisyonu ile görüşen Cumhurbaşkanı’nın verdiği mesajlar ‘paket’le ilgili hareketliliğin sürdüğünün kanıtı gibiydi.
Belki de SEUP’un içinde başka maddeler de var.
Ancak yukarıda sıralananlar arasında bazılarının ‘tek yanlı’ adım atmaya müsait, diğerlerinin ise mutlaka Kıbrıs Rum liderliğiyle uzlaşı gerektirdiği görülüyor.
Hatta Maronitler ya da Maraş dahil, ‘tek yanlı’ yapılabilecekmiş gibi görünse de çoğu açılımların hayata geçebilmesi için yine bir ‘uzlaşı’ya gereksinim var.
Yine de ‘Statükoyu Erozyona Uğratma’nın düşüncesi bile güzel!..