Suçlu ararken…

Tayfun Çağra

 

Mont Pelerin sonrası yine umutsuzluk çöktü filizlenmeye çalışan heyecanın üzerine…
‘Taraflardan hangisi suçlu’ arayışına girerken, Türk tarafı mı, Rum tarafı mı suçlu diye suçlu ararken bir kez daha yanlışa giriyoruz gibi geliyor bana…
Suçlu aramamak, görüşmeler nereden koptu, niçin koptu, bu kopuşun nedeni nasıl ortadan kaldırılır onun üzerine yoğunlaşmak ve süreci devam ettirmek gerekirken, birilerini mahkûm etmeye çalışmak yanlışına düşmemek gerekiyor.
Görüşme masasının psikolojisini o masada olmayanlar bilmezler. Üzerlerinde olan baskının da muhatabı o masada oturanlardır. İster toplumlardan gelen baskılar olsun, isterse ‘anavatan’lardan gelen baskılar olsun… “Liderler cesaretli olmalılar” derken dışarıdan, içeridekiler için o kadar kolay olmayabilir o cesareti gösterebilmek.
Her şey o masada cesaret gösterip, başkalarına kulak tıkayıp “anlaştık” deyip kalkılacak kadar kolay değildir diye düşünüyorum ama şimdilik kopan sürecin yeniden başlatılabilmesi için gelen baskıları yumuşatmak gerektiğini de söylemek gerek.
Benim umudum hâlâ devam ediyor. Her biten görüşme sonunda, her kopan süreç sonunda “tamam bu iş bitti” demedim hiçbir zaman… Şimdi de bitmedi ve yeniden bu müzakerelerin başlayacağına eminim.
Bu kez baskılar, müzakerelerin yeniden başlaması ve kısa zamanda bitirilmesi için var. Siyasi partiler, sivil toplum örgütleri, vatandaşlar sürecin sonuçsuz bırakılmamasını istiyor.   
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, “Duygular önemli ama akıl ve sonuç odaklı düşünmek de en az onlar kadar önemli. Mümkün olan en kısa süre içerisinde kapsamlı çözüme ulaşılmasının halkımızın ve ülkemizin yararına olduğunu düşünüyoruz ve üzerimize düşen tarihsel sorumluluğun bilinciyle son ana kadar bunun için çalışacağız” şeklinde paylaştı görüşlerini…

*  *  *

AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu; “AKEL’in görüşü çok net. Ortaya çıkan gerilemeden dolayı, hiçbir durumda umudumuzu yitirmemeliyiz. Tam aksine, üzerinde anlaşmaya varılmış olan ilkeler temelinde, örgütlü ve kolektif olarak çabalarımızı daha da yoğunlaştırmalıyız. Var olan engellerin aşılması hedefiyle müzakerelerin mümkün olan en kısa süre içerisinde tekrar başlaması yönünde çabalamalıyız” açıklamasını yaptı.

*  *  *

TC Dışişleri Bakanlığı’ndan gelen açıklamada ise; “Garantörlerin de katılımıyla gerçekleştirilecek 5'li Konferansın tarihinin gecikmeksizin belirlenmesinde ve bu arada görüşmelerin devamında fayda görülmektedir” ifadesi yer alıyor.

*  *  *

Birleşmiş Milletler ise, Kıbrıs sorununun 2016 yılında çözümünün bütün ada halkının yararına olacağını belirterek, Kıbrıslı liderler Mustafa Akıncı ile Nikos Anastasiadis'e sorunların üstesinden gelmeleri çağrısında bulundu. Bu arada Rum basınına göre BM Genel Sekreteri’nin Özel Danışmanı Espen Barth Eide önümüzdeki hafta Kıbrıs’a gelecek ve taraflara BM’nin ‘oyun bitmedi’ mesajını iletecek.

* *  *

Görüşmelerden dönen Akıncı ise; “Kıbrıs Türk tarafının çözüm çabalarına şahit olan tarafların, Rum tarafını yönlendirmesini bekliyoruz. Çözüm hala mümkün bu konuda hayal kırıklığı yaşanmasına gerek yoktur” açıklamasını yaparken bir taraftan kapıları kapamıyor ama görüşmelerin sonuçsuz bırakılmasının suçunun da Rum tarafında olduğunu söylüyor. Ancak başta da söylediğimiz gibi şimdi suçlu aramaya kalkarsak asıl yapmamız gerekeni unutur ve ‘suçluyu yakalayacağız’ diye bir bakmışız ki bir taraf ilhak edilmiş! diğer taraf da ilhak edenle komşu olmuş!
Biz daha suçluyu aramaya devam edelim!..