Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, BRT’de yayınlanan Haber Toplantısı’na konuk oldu. Özersay, Doğu Akdeniz’de doğal gaz arama faaliyetlerini ve Türk tarafının girişimlerini değerlendirdi.
Hükümetin dış politikasının ‘KKTC’nin tüm kurumları ile görünürlüğünü artırılması, Kıbrıs Türk Halkının hak ve menfaatlerinin farklı platformlarda KKTC temsilcileri ile savunulmasına’ dayandığını belirten Özersay, bu yaklaşımla uluslararası aktörlerle temasta olduklarını anlattı.
Dünyada büyük uluslararası şirketlerin de uluslararası aktör durumuna geldiğini kaydeden Özersay, “Enerji bağlantılı konularda özellikle petrol ve doğalgaz şirketlerinin dahil olduğu süreçler yaşanıyor” dedi.
Özersay, bu çerçevede Türkiye ile işbirliği halinde ‘dünya politikasındaki değişikliklere ayak uydurularak farklı ve yeni aktörlerle temasların artırılacağını’ kaydetti. Başbakan Yardımcısı Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, doğal gaz krizinde caydırıcı bir diplomasi yürütüldüğünü söyledi.
Özersay, “Suların ısınması kavramı çok kullanılır. Herkes şunu bilsin ki hükümet, mümkün olduğu sürece ve oranda pozitif bir diplomasi yürütmektir. Biz bu sular ısınsın değil soğusun diye diplomatik girişim yaptık. Gerginlik üzerinden kazanacak çok bir şey yok” diye konuştu.
Özersay, ‘Son yaşanan süreçte de gerginlik anlamına gelmeyen tedbir amaçlı ve sonucu caydırıcılık olan kararlı bir duruş sergilendiğini’ ifade etti.
Kudret Özersay; Kıbrıs konusunda da değerlendirmede bulundu.
Hükümetin ‘müzakerelerin kaldığı yerden yeniden başlaması yönünde bir görüşü bulunmadığını’ belirten Özersay; ‘Müzakerelere kaldığı yerden aynı zihniyetle devam edilmesi Kıbrıslı Rumların adanın tek sahibi gibi yola devam etmesi ve bir nevi statükonun acayipliğine perde çekilmesine yardımcı olması demektir’ ifadelerini kullandı.
Özersay; ‘Eğer sonuç alınmayacaksa ortak payda yoksa sırf başlamış olmak için müzakere başlatmanın anlamı yoktur’ diyerek BM’nin de kendi üstüne düşen görevleri bulunduğunu belirtti.
Müzakereler başlamadan önce Türk tarafının, Güney’in yönetim ve zenginliği Türk tarafı ile paylaşıp paylaşmadığını görmek istediğini de belirten Özersay, Cumhurbaşkanın müzakereci atamamasının bu anlamda net bir mesaj olduğunu söyledi.
Hükümetin işleyişine ilişkin değerlendirmelerde de bulunan Kudret Özersay, ‘Devlet kurumlarını kamu-özel ortaklığı ile daha iyi hizmet üretir duruma çevirmek istediklerini belirtti.
Özersay, bunu yaparken tekelleşmenin değil rekabetin güvence altına alınacağı bir değişim modeli öngördüklerini belirtti. Özersay, yargıya yönelik eleştirileri de doğru bulmadığını ifade etti.