Suriye’den Kormacit’e…

“Korura’dan geldim ama toprağım gelmedi”

Hasan SADIKOĞLU/Derman PAÇA

Köyün ismi, ‘Koura-Macisi’ Korura’dan geldim ama toprağım gelmedi, anlamına geliyor ve birleşerek Kormacit kelimesi oluşuyor…
1974’ten önce Kormacit en büyük Maronit köyü idi.
Köy muhtarı Andonis Skoulou, Koruçam yani eski ve bilinen adı Kormacit Köyü’nün ismi “Koura” kelimesinden geliyormuş diyor.
Koura, Suriye’de bulunan bir köyün adı ve Kormacit’e ilk gelenler bu köyden göç ettikleri söyleniyor. ‘Koura-Macisi’ Korura’dan geldim ama toprağım gelmedi, anlamına geliyormuş. Ve bu iki kelime birleşerek Kormacit kelimesini oluşturmuş köye bu isim verilmiş.
1960’ta yapılan nüfus sayımında Maronit sayısı 2.750 olup Kormacit (Koruçam), Asomatos (Özhan), Karpasha (Karpaşa) ve Ayia Marina Skillouras (Gürpınar) köylerinde oturuyorlardı. 1960 yılından sonra ise birçok Maronit Güney’de yaşamaya başladı. Bizler ise “Kormacit Köyünde kaldık.” diyor Andonis Skoullou.

Köy’de iki kilise…

Köyde iki tane kilise bulunuyor. Köyün batısında Sadrazamköy’e giden asfalt yolun üzerinde bulunan ve küçük bir şapel olan Kutsal Bakire Meryem Şapeli, Kormacit Köyü’nün ilk kilisesi olma özelliği taşıyor. Anlatılan bir rivayete göre köy halkı çok kurak bir yıl geçiriyormuş ve ilk yerleşen insanlardan birisinin de o yıl ineği kaybolmuş. Daha sonra ise ineğini aramaya başlayan adam kaybolan ineğini köyün yukarısında su içerken bulmuş. İnek bulduğu su ile köyü kuraklıktan kurtarmış. Ve Suyun bulunması ile de yavaş yavaş insanlar gelip Kormacit Köy’üne yerleşmeye başlamışlar. Şu anda ise köyde 148 Maronit yaşamakta.

89 yaşındaki Muhtar Andonis Skoullou…

“Seksen dokuz yaşındayım. Emekli olana kadar hayvancılıkla uğraştım. Ailemin maddi durumu olmadığından dolayı ilkokuldan sonra okuyamadım ve çalışmaya başladım. Kormacit Köyü’nde doğup, büyüdüm. Atalarımda burada yaşıyorlardı. Sekiz çocuğum var”
diyen köyün Muhtarı Skoullu yaşam öyküsünü şöyle anlatıyor:
“Çocuklarım evlendikten sonra Güney’de yaşamaya başladılar. Bir oğlum ise Romanya’ya tasındı ve pazarlamacılık yapıyor. Kormacit Köyü’nde yıllardır muhtarlık yapmaktayım. 1974’ten önce Kormacit en büyük Maronit köyü idi. Maronitlerin birçoğu hafta sonları ve yaz aylarında tatile gidiyorlar. Kormacit Köyü’nün ortasında bulunan St. George Kilisesi’nde her Pazar tüm Maronitler toplanıp ayin yapıyoruz. Kilisenin hemen yanında Yorgo Kasap Restoran var. Ünü o kadar duyuldu ki birçok insan burada kebap yemek için Kormacit’e gelmektedir.”

En büyük problem Güney’den işçi getirilmesi…

“Maronit Köyü’nün en büyük problemİ Güney kesiminden işçi getirilmesidir. Marangoz, boyacı ve vs gibi ustaları dışarıdan getiriliyor. Kormacit köyünde Vietnamlı işçiler de bulunmakta. Çocuklarımın uzakta olduğundan dolayı eşimde yaşlandığımız için bizde bir tane Vietnamlı işçi aldık. Paraları olmadığından dolayı buraya çalışmaya geliyorlar.”

Röportaj Haberleri