Dila ŞİMŞEK
Lefkoşa’nın tarihi ve kültürel anlamda simgelerinden biri olan Surların büyük bir bölümü yıkıldı. Surların içler acısı görüntüsü, halkın tepki ve eleştirilerine neden oldu.
Tahminen 1211 yılında Luzinyanlar tarafından inşa edilmeye başlanan, 16. yy’da ise Venedikliler tarafından tekrar inşa edilen Kıbrıs’ın tarihi ve kültürel mirası surlar, ilgisizlik ve sorumsuzluktan dolayı yıkılmaya başladı.
YENİDÜZEN’e konuşan Eski Başbakan ve Mimar Hakkı Atun, “Kıbrıs tarihinin belki de en önemli mimari eserlerinin getirildiği nokta büyük bir ayıp” dedi. Atun, devletin, Eski Eserler ve Müzeler Dairesine bütçe ayırmadığına ve eserlere gereken önemi vermediğine vurgu yaptı.
Eski Eserler ve Müzeler Dairesinin eski Genel Müdür Yardımcısı ve Arkeolog Tuncer Bağışkan, Lefkoşa’nın özü olan Surların kaderine terk edildiğini ve restorasyonun yapılmadığını ifade etti. Bağışkan, “Eski eserleri restore etmek için önceden bir fon oluşturulmuştu, sonrasında kaldırıldı. Tarihi açıdan böylesine önemli bir yapıtın yıkılışı izleniyor” şeklinde konuştu.
Şehir Plancıları Odası Başkanı Merter Refikoğlu, “Devlet, ekonomik anlamda eski eserlerin restore edilmesi için gereken katkıyı sağlamadı, önem vermedi” diyerek gereken önlem alınmazsa bu gibi sorunların sıklıkla karşılanacağına işaret etti.
İki Toplumlu Kültürel Miras Teknik Komitesi Kıbrıslı Türk Başkanı Ali Tuncay konu ile ilgili sosyal medya üzerinden açıklama yaparak, surların yıkılan kısmı ile ilgili 26 Temmuz Cuma akşamı bilgi sahibi olduklarını ve uzmanların hemen bölgeyi incelemeye gittiğini kaydetti.
Tuncay yaptığı açıklamada, uzmanların görüşü sonrası gereken çalışmayı yapmak üzere strateji belirleyeceklerini söyledi.
Çetinkaya/Arabahmet bölgesinde surların yıkılan bölümler için ise, Kültürel Miras Teknik Komitesi tarafından proje hazırlanıldığını ve ihale açıldığını ekledi. Tuncay, “İhaleye tekliflerin yapılması ve değerlendirme sürecinden sonra ihaleyi kazanacak firma tarafından tamir çalışması gerçekleştirilecektir” dedi.
Hatırlanacağı üzere Nisan ayında, Tuncay, Lefkoşa Surlarına restorasyon çalışmalarının başladığını belirtmişti.
Tuncay, Yiğitler Burcu tarafında yıkılmış ve hasar görmüş surların tamir edileceğini söylemişti.
Bir süre önce, yapılacak restorasyon ve rehabilitasyon çalışmaları arasında Lefkoşa Surlarının da olduğunu dile getiren Tuncay, UNDP işbirliği ile proje çalışmalarına başlandığını kaydetmişti.
Görüş almak için aradığımız Eski Eserler ve Müzeler Dairesi Müdürü Fuat Azimli’ye ulaşılamadı.
Eski Eserler ve Müzeler Dairesinin Eski Genel Müdür Yardımcısı ve Arkeolog Tuncer Bağışkan:
“Lefkoşa’nın özü, kaderine terk edilmiş durumda”
“Lefkoşa Surları, dünyada nadir görülen, eşsiz bir yapıt, tarihi ve kültürel anlamda çok önemlidir. Yıllardır restore edilmediği için, kışta yağmurda, yazda sıcakta taşların dokusu bozulmuştur. Eğer hemen önlem alınmazsa, kalan kısımları da yıkılmaya devam edecektir ve kışta daha kötü hale gelecektir. Önceden, eski eserler yasasındaki bir kararla, eski eserler için bir fon oluşturmuştuk. Bu fonu restorasyon için kullanmak amaçlanmıştı. Fon, müzelere giriş ücreti ve eski eserlerin kiralanmasından toplanan para ile biriktirilmişti. Hükümet de bu fona karışmaz, %50 katkıda bulunması gerekirdi. Ancak sonrasında bu fon iptal edildi ve bu para genel bütçeye aktarıldı. Devlet de katkı koymayı kesti. Bu sebeple, restorasyon için ‘paramız yok’ dendi. Lefkoşa’nın özü, böylelikle kaderine terk edilmiş oldu. Tarihimiz korunmadığı gibi, turizm açısından da bu denli önemli bir yapının yıkılmasını izler olduk”
Eski Başbakan ve Mimar Hakkı Atun:
“Daire her sene bütçe talep ediyor, devlet ise görmezden geliyor”
“Lefkoşa ve Mağusa’nın surları, Kıbrıs’ın tarihi açıdan hayati önem taşıyan, adanın sembolü haline gelmiş, çok değerli mimari eserlerdir. Tarihte bu kadar önemi olan ve adanın simgesi olarak büyük rol oynayan Surların, bugün getirildiği nokta büyük bir utanç kaynağıdır. Biz, turizm en büyük gelir kaynağımız diyoruz, ama turizm için bu kadar önemli bir eseri ise tamamen görmezden geliyoruz. Bir kültürü yok ediyoruz. Hiç unutmam, KKTC kurulmadan önce, Surlar Kıbrıslı Rum yönetimi idaresindeyken, bir hasar oluşmuştu, yetkililer derhal müdahale etmiş, çok hızlı bir şekilde tadilatı bitirmişti. Şimdi ise hisarın üzerindeki otlar ise ağaç boyuna gelmiş durumda. Bu bitkiler de erozyona sebep oluyor, duvarların yıkılmasına yol açıyor. Bu affedilecek bir durum değildir. Eski Eserler ve Müzeler Dairesi’nin de bir suçu yok aslında, çünkü Daire her sene bütçe talep ediyor, devlet ise görmezden geliyor. Eski eserlerimize gereken önem verilmiyor, bakımı ve restoresi yapılması için gereken fon oluşturulmuyor. Bu çok büyük bir ayıptır.”
Şehir Plancıları Odası Başkanı Merter Refikoğlu:
“Devlet, ekonomik anlamda eski eserlerin restore edilmesi için gereken katkıyı sağlamadı, önem vermedi”
“Bunun olması bizim açımızdan sürpriz değil. Şimdiye kadar tarihi eserlerimizin korunması için ne yaptık diye sormamız lazım… Bu olay aslında biraz da önem sırasından kaynaklanıyor. Devlet, ekonomik anlamda eski eserlerin restore edilmesi için gereken katkıyı sağlamadı, önem vermedi. Gerekli çalışmaların yapılıp ona göre müdahale edilmesi gerekiyor. Daha önce de bunu yaşamıştık ve eğer önlem almazsak yaşanmaya devam edecek. Hem vatandaşlar hem de devletin, eserlerimizi önceliğe koyması lazım. Surlar uzun zaman kendi haline, oluruna bırakıldı. Zamanla yerin oynaması ve bakımsızlıkla bu hale geldi… Biz nasıl tarih görmek için dünyanın başka yerlerine gidiyorsak, oradaki insanların da buraya gelmesi ve kültürümüzü tanıması için eserlerimizi korumamız gerekir. Umarım bundan sonra gereken önlemler alınır, yoksa bunu yaşamaya devam edeceğiz”
İki Toplumlu Kültürel Miras Teknik Komitesi Kıbrıslı Türk Başkanı Ali Tuncay:
“Kurumlarımızla işbirliği içerisinde hepimizi üzen bu durumu ortadan kaldırmak için elimizden geleni yapacağımızı bildiririm”
“Bugün gerek basın gerek sosyal medya üzerinden gündeme getirilen Lefkoşa Surlarının Cephane (Quirini) Tabyasındaki yıkılan bölümüne ilişkin şu bilgiyi vermek isterim. Cuma akşamı (26 Temmuz) surların yıkıldığını haber almamızın hemen akabinde Kültürel Miras Teknik Komitesi olarak devreye girdik. UNDP ve teknik komiteden uzmanlarımız surların yıkılan bölümlerinde incelemeler yaptı. Uzmanların bulguları ışığında önümüzdeki dönemde yapılması gereken çalışmalara ilişkin bir hareket stratejisi belirlenecektir. Kurumlarımızla işbirliği içerisinde hepimizi üzen bu durumu ortadan kaldırmak için elimizden geleni yapacağımızı bildiririm. Daha önce açıklandığı şekilde yıkılan bölümlerin tamiri amacıyla çalışmalara devam edilmektedir. Çetinkaya/Arabahmet bölgesinde surların yıkılan bölümler için Kültürel Miras Teknik Komitesi tarafından proje hazırlanmış ve ihale açılmıştır. İhaleye tekliflerin yapılması ve değerlendirme sürecinden sonra ihaleyi kazanacak firma tarafından tamir çalışması gerçekleştirilecektir. Her şey yolunda giderse önümüzdeki 1-2 ay içerisinde çalışmaları başlatacağız.”